Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kalkıp da hükümete saldırmanın değişik yollarını, versiyonlarını aramayın, bizimle mücadele edemezsiniz. Sizin cinsinizi de, cibilliyetinizi de gayet iyi biliyorum. Sizin derdiniz başka ama bizim derdimiz bambaşka" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İlim Yayma Ödülleri törenine katıldı.
Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen ödül törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanvekili ve Eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, İlim Yayma Cemiyeti Genel Başkanı Yusuf Tülün, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay, Demirören Holding Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Oktay, İlim Yayma Vakfı Akademik Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. İdris Sarısoy, Demirören Medya Grubu TV Grup Başkanı Murat Yancı, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, İTO Başkanı Şekip Avdagiç, katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ödül töreninde yaptığı konuşmasında, "İlim Yayma Cemiyeti'nde özellikle hizmetini almış ve o hizmetle beraber yetişmiş bir kardeşinizim" dedi.
Erdoğan, "Mutluyum özelliklede büyük ödüllü, herhangi bir torpil söz konusu değil, Prof. Dr. Zekai Şen Hocamızın almış olmasından. İBB Başkanlığı dönemimde kendilerinde İSKİ konusunda istifade ettik, susuz İstanbul'u suya kavuşturduk" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İki gün önce yine bu kubbenin altında Türkiye-Afrika liderleri zirvesinin kapanışını yaptık. İstiyorduk ki, bu buluşma bu birliktelik bu dayanışma, buradan farklı bir şekilde ayağa kaldırıldı. İnsanlığın nesiller boyu karşısında çıkan zulümle, riyakarlıkla yüzleştiği bu dönemde bu ağır bir yüktür. Mazlum ve mağdurların gözlerinde beliren umut ışığı bizi ne kadar ferahlatıyorsa zalimlerin pervasız saldırıları da o kadar canımızı yakıyor" ifadelerini kullandı.
"DÜNYANIN DEVAMININ DÖNÜŞÜMÜNDEKİ BU SÜRECİ MAZLUMLAR VE MAĞDURLAR LEHİNE DÖNDÜREBİLMEKTİR"
Erdoğan, tarihte zalimler olduğuna dikkat çekerek, "Bugün o kifayetsiz muhterislerin isimleri kimse hatırlamıyor. Sizlerin de takip ettiği küresel yönetim ve sancılar salgınla birlikte hızlanmıştır. Bizim de tek gayemiz işte bu süreci, yani dünyanın devamının dönüşümündeki bu süreci mazlumlar ve mağdurlar lehine döndürebilmektir" diye konuştu.
"NEYMİŞ EFENDİM FAİZLERİ DÜŞÜRÜYORMUŞUZ"
Erdoğan, "Aslında son 8 yılda yaşadığımız her hadisenin bir tarafında ekonomi hep vardı. Gezi olayları sırasında ağaç bahanesiyle hedef alınan projelerimizi tüketmeyi, ekonomiyi çökertin kampanyalarını hatırlayın. O gün yine ekonomi demiyorlar mıydı? FETÖ ihanet çetesinin 17-25 Aralık'tan15 Temmuz'a kadar başlattığı tüm darbe girişimlerinde ekonomimizi sinsice kıskaca alma çabalarını hatırlayın. Terör örgütlerine karşı yürüttüğümüz sınır ötesi harekatları engellemek için uluslararası alanda ekonomimize kur ve faiz üzerinden kurulan kumpasları hatırlayın. Ülkemizin diplomatik ve güvenlik hassasiyetlerini savunduğumuz için ekonomimizi mahvetmek amacıyla alenen savrulan tehditleri hatırlayın. Büyüme rakamlarımızla, üretimimizle, istihdamımızla, ihracatımızla bütçe dengelerimizle tüm göstergeler ülkemiz bakımından küresel çapta bir başarıyı işaret ederken kurda yaşanan dalgalanmaları da bu çerçevede değerlendirmemiz gerekiyor. Neymiş efendim faizleri düşürüyormuşuz. Benden başka bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Hüküm bu. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin faiz rakamları ile enflasyon rakamları arasındaki fark 10 katı bulmuşken, yaptıkları sınırlı faiz indirimleri bu tablonun gerekçesi olamaz. Amerika'ya bakın, Avrupa'ya bakın. Hepsinde durum bir felaket. Coğrafyamızdaki iki asırlık kavganın gerisinde ne varsa, bugünkü gelişmelerin gerisinde de o vardır. Cumhuriyetimizin bir asra yaklaşan tarihindeki kalkınma hamlelerimizin önünün kesilmesinin sebebi neyse, bu gelişmelerin sebebi de aynıdır" şeklinde konuştu.
"ANIRSALAR DA ANIRMASALAR DA ELHAMDÜLİLLAH BİZ, DOĞRU YOLDAYIZ"
Erdoğan, "19 yıl önce göreve geldiğimizde faiz, enflasyon bu durumda değil miydi? Buydu. Biz, aldığımız kararlarla, attığımız adımlarla faizi de enflasyonu da ve hatırlayın 6 sıfırı attığımız zaman bana karşı çıkanlar "Taksim Meydanı'nda anırırım" diyen köşe yazarları şimdi yine aynı şeyleri söylüyorlar. Anırdılar mı? Hayır. Ama bunlar şu anda hala köşe yazarı. Aynı şeyleri bunlar yine yazıyorlar. Anırsalar da anırmasalar da elhamdülillah biz, doğru yoldayız. Çünkü faiz, zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar hükmü bize öyle sıradan gelen bir hüküm değil. Diğer ülkeler hayata geçirdiğinde alkışlanan her adım, Türkiye teşebbüs ettiğinde akıl dışı bir saldırıyla karşılaşıyor. Ülkemizin yatırımla, istihdamla, üretimle, ihracatla büyümesi yerine, sanayisiyle, teknolojisiyle, finansıyla, alt yapısıyla dışarıya bağımlı kalmasını isteyenler, var güçleriyle direniyor" ifadelerini kullandı.
TÜSİAD
Erdoğan, "Ey TÜSAİD ve yavruları size sesleniyorum; siz tek göreviniz var; yatırım, üretim, istihdam, büyüme. Siz bunda ne yapıyorsunuz önce onu ortaya koyun. Kalkıp da hükümete saldırmanın değişik yollarını, versiyonlarını aramayın, bizimle mücadele edemezsiniz. Sizin cinsinizi de, cibilliyetinizi de gayet iyi biliyorum. Sizin derdiniz başka ama bizim derdimiz bambaşka. Biz vatan sevgisi ile, millet sevgisi ile yürüyoruz, siz ise acaba biz bu hükümeti nasıl çökertir de isteyeceğimiz, sömüreceğiz bir yönetimi iş başına getirtiriz, bunun için gayret ediyorsunuz. Bu millet size bu fırsatı vermeyecek. Dün millet olarak kendi canımız ve kanımız pahasına, ülkemizin istiklalini ve istikbalini korumuştuk. Bugün de malımızla, paramızla aynı fedakarlığı yapacağız. Koronavirüs salgını esnasında bu söylediğim kurum, kuruluşlar acaba ne kadar milletin yanında yer aldılar. Acaba kaç tane hastane kurup da devlete yardım ettiler. Biz, en zor anda bile şehir hastanelerimizi kurduk. Anadolu'nun en ücra köşelerine kadar bunları yaygınlaştırdık, acaba bunlar ne yaptı? Hiç" dedi.
"BU ÜLKEYİ 1 DOLAR KARŞILIĞINDA VATANLARINI SATANLARIN ELLERİNE DE BIRAKMADIK BIRAKMAYACAĞIZ"
Erdoğan, "Türkiye'nin ekonomide olağanüstü hale ihtiyacı olabilecek değerlendirmesi akıl karışıklığının ötesinde bir durum. Bu ülkeyi, emperyalistlerin çizdiği haritaların cazibesine kapılıp bölmeye çalışanların silahlarından çıkan kurşunlara terk etmedik ve terk etmeyeceğiz. Bu ülkeyi 1 dolar karşılığında vatanlarını satanların ellerine de bırakmadık bırakmayacağız. İnşallah bu ülkeyi döviz kuru üzerinden yeniden şekillendirmek isteyenlere de teslim etmeyeceğiz. Bu vesileyle, sorunsuz açıklamalarla, milletimizi karamsarlığa sürüklemek, yalan yanlış haberler yayarak piyasaları korkutmak isteyenlere itibar edilmemesi gerektiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum" diye konuştu.
Erdoğan, Türk ekonomisinin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da serbest piyasa ekonomisi kurallarına uygun şekilde yoluna devam edeceğini belirtti.
KAMBİYO
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aynı şekilde kontrollü "Kambiyo rejimi" gibi zırvalıkları gündeme getirenleri de asla masum görmüyoruz. Döviz kurundaki istikrarı, bu tür zırva yöntemlerle değil, piyasanın kendi işleyişi içinde sağlayacağız. Ekonomide bir kural vardır, dere yatağında akar ve bizim de şu anda takip ettiğimiz yol budur. Buradan tüm vatandaşlarıma, ekonomide verdiğimiz mücadelede devletlerinin ve hükümetlerinin yanında daha güçlü şekilde yer almaları çağrısında bulunuyorum. Geldiğimiz noktada sırf daha çok kazanç hırsıyla, fiyatları şişirmekle, stokçuluk yapmakla, dün ülkemizi darbe ile esir almaya çalışanlara destek çıkmak arasında bir fark kalmamıştır. Cuma gününden beri bir dedikodudur almış başını gidiyor. Pazartesi gününden itibaren, ciddi manada finans dünyasında sıkıntılar yaşanacakmış. Ya bunu ancak ihanet içinde olanlar söyler. Biz nasıl ayakta dimdik duracağız demiyor, pazartesiden itibaren bu tür sıkıntıların olacağından bahsediyor. Bunlar aynı zamanda keramet ehli galiba. Merak etmeyin, böyle bir durum söz konusu değil, biz dimdik ayaktayız" diye konuştu.
DÖVİZ REZERVİ
Erdoğan, "Şimdi yeniden 100 milyar doların üzerine döviz rezervimiz çıkmış vaziyette. Toparlayacağız, daha yukarılara bu rakam çıkacak. Herhalde George, Hans bunlar gelip de bizim Merkez Bankamızın döviz rezervini yükseltmeyecek. Biz yükselteceğiz, bundan hiç endişeniz olmasın. Nasıl 27 buçuk milyar dolardan döviz rezervini alıp buralara getirdiysek şimdi yine aynı şekilde daha yukarılara bunu çıkaracağız ve çıkarıyoruz. Bizim kasamız boş değil, kasa mevcudumuz gayet iyi. Türkiye'ye karşı oynanan oyunun en etkili silahı haline gelen döviz kurunu dengeye oturtmak da, fiyatları makul seviyede tutmak da bizim elimizdedir. Şayet bugün, her birimiz üzerimize düşeni yaparsak emin olun birkaç ay içerisinde çok daha güçlü, büyük, müreffeh Türkiye'nin kapılarının önümüze açıldığını göreceğiz. Biz buna yürekten inanıyoruz. Bize inanan, bize güvenen her vatandaşımızı da seferberlik ruhuyla ülkemizin gelecek yarım asrının, bir asrının belirleyicisi bu vizyona sahip çıkmaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.
ÖDÜLLER
Bilal Erdoğan törende bir konuşma yaparak, "Bu ödüllerin itibarı ancak bu ödüller verildikçe ortaya çıkacaktır. Bir ödül, iki ödül, 5 ödül, 10 ödül derken, İlim Yayma Ödülleri akademik dünyada inşallah hak ettiği yeri alacaktır" dedi.
Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri ödülünün sahibi Prof. Dr. Mustafa Soylak, Sosyal Bilimler ödülünün sahibi Doç. Dr. Hümeyra Özturan olurken, Büyük ödülün sahibi ise Prof. Dr. Zekai Şen oldu. Şen ödülünü Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elinde aldı.
Törenin ardından bir kadın katılımcı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a kitabını imzalattı.