Erzincan'ın İliç ilçesinde meydana gelen Çöpler Altın Madeni'ndeki yığın liç alanı çökmesiyle ilgili soruşturma derinleşiyor. Faciada ortaya çıkan ihmaller, faciaya yol açan önleyici adımların alınmamış olduğunu gösteriyor.
ÇÖKMEDEN ÖNCE PATLAMA İŞLEMİ YAPILDI
İlk dikkatsizlik, çökmeden altı saat önce liç alanındaki çatlakların tespit edilmesine rağmen, solüsyon akışının durdurulmamasıydı. İkinci olarak, çökme riskine rağmen maden ocağının çok yakınında devam eden faaliyetler, faciaya davetiye çıkardı. Tutuklanan bir şüphelinin ifadesine göre, çökmeden yaklaşık 2,5 saat önce bölgede patlatma işlemi yapılmış olabilir.
PANİK VE KARGAŞA YÜZÜNDEN NE YAPACAKLARINI BİLEMEMİŞLER
Yaşanan panik ve kargaşa, alınabilecek önlemlerin yetersiz olduğunu ve kriz yönetiminde açıklar olduğunu gösteriyor. Anagold şirketinde kıdemli iş güvenliği uzmanı olan bir ifadeye göre, çatlakların tespit edilmesinden facianın gerçekleştiği ana kadar geçen sürede gerekli önlemler alınmamıştı.
Gizem G.'nin ifadeleri, çatlakların tespit edildiği andan itibaren acil önlemlerin eksik olduğunu ve alanın güvenli olmadığını ortaya koyuyor. Ayrıca, solüsyon akışının kesilmemesi ve alanın risk analizlerine rağmen güvenli olarak değerlendirilmesi, faciaya yol açan faktörler arasında yer alıyor.
Maden mühendisi Mehmet T.'nin ifadeleri ve Çiftay A.Ş.'nin faaliyetlerine devam etmesi, maden sahasındaki çalışmaların çökme riskine rağmen sürdürülmesinin altını çiziyor. Olay günü gerçekleştirildiği iddia edilen patlatma işlemleri ise, çökmenin tetikleyicilerinden biri olabilir.
Bu facia, madencilik sektöründe iş güvenliği ve kriz yönetimi konularında ciddi eksiklikler olduğunu ve bu tür felaketlerin önlenebilmesi için daha etkin önlemlerin alınması gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. İliç'teki bu trajedi, alınması gereken derslerle birlikte, madencilik faaliyetlerinin insan hayatı üzerindeki potansiyel etkilerini de yeniden tartışmaya açıyor.