Duruşmada Nurcan Seçer'in babası Mustafa K., "Hala tehdit alıyorum. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" dedi.
Olay, 8 Nisan günü saat 21.00 sıralarında, Atatürk Caddesi'nde Seçer çiftinin işlettiği restoranda meydana geldi. Serhan Seçer, av tüfeğini yanına alıp, yaklaşık 6 aydır ayrı yaşadığı eşi Nurcan Seçer ile işlettiği restorana gitti. Hakkında uzaklaştırma kararı bulunan Seçer, iş yerinin kapısında eşine av tüfeğiyle ateş etti. Yüzüne isabet eden saçmalarla yaralanan Nurcan Seçer, yere yığıldı. Olay yerinden kaçan Serhan Seçer, bu kez yaklaşık 300 metre mesafede, Gazi Caddesi'nde kayınbiraderi Ömer K.'ye ait iş yerine gitti. Kayınbiraderine ateş etmek isteyen Serhan Seçer'in tüfeği tutukluk yaptı. Aynı caddede işletmesi olan babası Şeref Seçer, oğlunu görünce müdahale edip, tüfeği elinden aldı. Çağrılan ambulansla Burdur Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Nurcan Seçer, doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamadı. Kaçan Serhan Seçer, polis tarafından yakalanıp gözaltına alındı. Soruşturma sonunda Serhan Seçer hakkında, "eşe karşı kasten öldürme ve kayınpederi ile kayınbiraderini kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı.
Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ikinci duruşmada Nurcan Seçer'in ailesi, taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı hazır bulundu. Mahkemede, Nurcan Seçer'in kardeşi Ömer K., "Sanığın yıllardır kardeşime çektirdiklerinden dolayı en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" dedi.
Nurcan Seçer'in babası Mustafa K. de "Hala tehdit alıyorum. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu.
Mahkeme heyeti, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesi ve adli tıptan beklenen raporun gelmemesi nedeniyle duruşmayı erteledi.
'AİLE OLUMSUZ ETKİLENİYOR'
Mahkeme çıkışı açıklama yapan Nurcan Seçer'in ailesinin avukatı Süleyman Kesici, "Beklenen raporlar var. Bu raporların sonuçlanmasını bekliyoruz. Raporlar geldikten sonra bir karar verilecek. Öncelikle şunu söyleyeyim; Türk Ceza Kanunu'nda eşini öldüren bir kişinin alacağı ceza en ağır ceza olarak öngörülen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıdır. Biz de sanığın suçunu kabul ettiği ve tüm delillerin aleyhinde olduğunu gözeterek en ağır cezayı alması için çabalıyoruz ve Türk adalet teşkilatının en ağır cezayı sanığa vereceğinden kesinlikle eminiz. Şunu da belirtmek isteriz; sanığın, Nurcan Seçer'in ağabeyi, teyzesi ve dosyadaki bir tanığı öldürmekle tehdit ettiği yönünde duyumlar aldık. Böyle bir kişinin halen daha bir cinayet işledikten sonra öldürdüğü kişinin yakınlarını ve dosyadaki bir tanığı öldürmekle tehdit ettiği düşünülürse bu kişinin serbest bırakılması, ceza almaması ya da cezasında herhangi bir indirim yapılması kesinlikle vicdanları sızlatır. Yerinde bir karar olmaz. Biz de en ağır cezayı alacağını düşünüyoruz. Aile olumsuz etkileniyor bu durumdan. Zor bir durum kendileri için. Hiç kimse böyle bir şey yaşamak istemez. Umarım bundan sonra kadın cinayetleri devam etmez" dedi.