Fatih Altaylı; belediyenin kaynaklarının bir aile üyesinden geldiğini ve belediye imkanlarının da aile tarafından miras alındığını belirterek, "Bu durumda, belediyenin kaynakları isteyenin istediği gibi kullanabileceği bir miras gibi düşünülebilir" dedi. Ayrıca, gazetecilerin kimin tarafından belirlendiğine Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nın karar verdiğini ve bu konuda ayrıcalık tanınanların genellikle yabancılar olmadığını ifade etti.
Altaylı, kendisinin gazeteci kimliği için Basın Kartı almadığını ve bunun nedeninin, bazı kişilerin gazetecilere sağlanan ayrıcalıkları kötüye kullanabileceğine olan inancı olduğunu dile getirdi. 42 yıldır Basın Kartı almadığını vurgulayan Altaylı, "Murat Kurum gibi kişiler belki bunu bilmez, ancak ben sadece bu nedenle, yani gazetecilere bu tür ayrıcalıklar tanındığı için Basın Kartı sahibi değilim" dedi.
Gazetecilere yönelik ayrıcalıklar konusuna da değinen Altaylı, bir siyasi figürün seçilmesi halinde gazetecilere otobüs, vapur, tren ve Marmaray gibi ulaşım imkanlarını ücretsiz sağlama sözünü eleştirdi. Altaylı, "Eğer ücretsiz taşıma yapacaksanız, bunu gazetecilere değil, öğrencilere yapın. Her şeyin ve herkesin parayla alındığı bir dünyada, iktidar olarak gazetecilere bir şeyler vermek istiyorsanız, onlara özgürlük verin" şeklinde konuştu.