ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirim kararının ardından verdiği mesajlar piyasalarda düşüşe yol açtı. Bu gelişmeler, hisse senedi piyasalarında satış baskısının artmasına neden olurken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,54 seviyesine yükseldi. Dolar endeksi, son iki yılın zirvesine çıkarken, altının ons fiyatı ise 2.600 doların altına geriledi.
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Uzmanı Şant Manukyan, Başkan Donald Trump'ın göreve başlamasına kadar piyasalarda yüksek oynaklık olabileceğini belirtti. Manukyan, Fed'in faiz indirimine yanlış bir başlangıç yaptığını ve özellikle enflasyonun bu hatayı ortaya koyduğunu söyledi. Dünkü fiyatlamaların, son birkaç aydır piyasada biriken fazla iyimserliğin normale dönmesi olarak yorumlanabilir.
Manukyan, piyasalarda daha önce birikmiş iyimserliğin sert bir şekilde satışa dönüştüğünü ve hacimsiz bir piyasa ile karşılaşıldığını ifade etti. Ayrıca, vergi kaynaklı satışlar ve borç tavanı gibi konuların da etkili olabileceğini söyledi. Trump'ın vergi indirimi planlarının ise faiz indirimlerinin olumsuz etkilerini telafi edebileceğini ekledi.
Rabobank Kıdemli ABD Stratejisti Philip Marey, Fed'in 2025 yılında 25 baz puanlık bir faiz indirimi yapabileceğini öngördü. Ocak ayında yapılacak toplantıda faiz indiriminin olası olmadığını belirten Marey, Trump'ın planladığı gümrük vergilerinin erken uygulanması durumunda faiz indirimi tartışmalarının gündeme gelebileceğini söyledi.
FWD Bonds Başekonomisti Chris Rupkey ise, üç faiz indiriminden sonra 2025'teki sekiz toplantıda faiz indirimlerinin daha seyrek olabileceğini belirtti. Rupkey, Trump'ın büyüme odaklı politikalarının, enflasyonu hedefe yaklaştırmayı engelleyebileceğini ve Fed'in para politikasında temkinli bir yaklaşım izleyeceğini söyledi.