Cumhur İttifakı partileri yarın (28 Ekim 2023 Cumartesi) İstanbul’da kitlelerini ortak bir mitingde buluşturacaklar…
AK Partililer… MHPliler… BBPliler… Yeniden Refahlılar… Hüda-Parlılar… DSPliler…
Millet İttifakı’nın, altı partiden oluşmasından hareketle ‘6’lı masa’ diye adlandırılmasına nazire olarak, sonunda Cumhur İttifakı da altı partili bir yapı halinde kamuoyu karşısına ‘Büyük Filistin Mitingi’ adı verilen bu toplantıyla çıkmış olacak…
Mitingin amacı ‘Filistin davası’na sahip çıkarak, İsrail’in Gazze’de yaptıklarına tepki vermek…
İktidar partisi ile onun iktidarda devamını destekleyen partilerin bir aradalığı bu toplantıya ‘devlet mitingi’ görüntüsü veriyor ister istemez…
Toplantı tarihi 28 Ekim…
Cumhuriyet’in kuruluşunun tamı tamına 100 yaşını dolduracağı günden yalnız 24 saat önce…
Öyle bir günde, kalabalık destekçisi bulunan partilerin, üstelik de ortak adları ‘Cumhur İttifakı’ olduğu düşünülürse, bir başka amaçla kalabalıkları toplaması, sanki daha doğru olurmuş gibime geliyor…
Cumhuriyet’in 100. yılını kutlama amacıyla…
Onu kutlamak için bir araya gelmişken, Gazze’de yaşananlara karşı tepkilerini de pek ala gündeme getirebilirlerdi…
Bilinen, Cumhuriyet’in 100. yıl kutlamalarından Gazze’de yaşanan vahşet yüzünden vazgeçildiği…
Hem Cumhuriyet kutlaması yapılabilirdi oysa, hem de o amaçla toplanmışken Gazze’de Filistinlilere yaşattıkları için İsrail de tel’in edilebilirdi.
Cumhuriyet’in 50. yılını kutlamak için aylar öncesinden bir yasa çıkartıldığını ve kutlamaların geniş kapsamlı tutulduğunu hatırlıyorum, 1973 yılında…
Yanlış hatırlamıyorsam, sivil toplumun coşkuya katılmasının fazla istenmediği hissi doğurduğu için, kutlamaların o yıl devlet öncülüğünde yapılması tepkilere yol açmıştı da, paralel kutlamalar devreye girmişti.
Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü‘nün çıkardığı derginin 50. yıl için o senenin Ekim ayında çıkardığı özel sayısı hala kitaplığımda durur.
Bu defa görüntü biraz farklı: Devlet kutlamalardan çekilmiş görüntüsü veriyor, buna karşılık 50 yıl öncesinde pek sıska olan sivil toplum, bu defa bu yüzden kendi kutlamasını yapıyor…
Dün bir ara bazı gereksinim maddelerini almak için girdiğim markette, her taraf, Cumhuriyet’in 100. senesinde bulunduğumuzu hatırlatan posterlerle süslenmişti.
Yol süresince çeşitli firmaların ürün tanıtımlarında Cumhuriyet vurgusu yapıldığını fark ettim.
Bir dost grubuyla sohbet ederken, AK Parti yönetim kademelerini iyi tanıyan biri, Gazze mitinginin son anda iptal edilmesi ihtimalinden söz etti.
Dostum, AK Parti namına, mitingin zamanlamasının yanlışlığını düşünerek değil, Gazze mevzusunun hassasiyeti yüzünden işin içine karıştırıcılar girebileceği endişesi duyuyordu.
Güvenlik işlerinden sorumlu olan devlet yetkililerinin, alınabilecek tüm tedbirlerin alınmasına rağmen, provokasyon ihtimalinin gene de söz konusu olabileceğini, miting kararı verenlere iletmiş olabileceğini düşünüyordu dostum.
Olur mu? Bilemem. Bildiğim, dün akşam saatlerine kadar o ihtimalin geçerli olduğunu düşündürecek bir gelişme yaşanmadığı…
İleri saatlerde kendisine bunu hatırlattığımda, bana, “Belki Gazze için topladıkları kitlelere Cumhuriyet’i de kutlatabilirler” yanıtını verdi aynı dost.
Sanmasam bile dostumun bu iyi niyetli yaklaşımı beni memnun etti.
Dünün beni mesut ve bahtiyar eden bir başka gelişmesi, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte, iki ayrı kaynaktan bana gönderilen bir başkasına ait bir yazı oldu.
Ertuğrul Özkök’ün yazısı…
Özkök, geçmişte de ara sıra yaptığı gibi, bir ‘Fehmi abi’ yazısı kaleme almış ve kendi blogunda onu yayımlamış…
Yazıyı gönderenler rahatsız olacağımı mı düşündüler? Sanmam. Tam tersine, Hürriyet’in uzun seneler yayın yönetmenliğini yapmış olan Ertuğrul’un, sabun köpüğü türünden konular yerine, adımı başlığında geçirdiği yazısı gibi ciddi bir konuya el atması ve okurlarını düşünmeye davet etmesi beni mutlu etti.
Başlığında adımı geçirdiği için herhalde yazısı daha da fazla okunmuştur.
Okumamışsanız okuyun, okuyunca benim burada yer almak üzere yazdığım dünkü yazımla paralellikler taşıdığını göreceksiniz.
Günün bir vakti, gene bir dostum, -yazıyı gönderenlerden biri değil- ikimizin aynı konuyu öncesinden konuşup sözleşerek yazmış olabileceğimiz ihtimalini sorguladı. Güldüm.
Bugün o da yarın yapılacak mitingle ilgili bir yazı yazmışsa bir kez daha pişti oluruz. Olalım, gönül koymam, tersine sevinirim.
Hatta Gazze mitingi Cumhuriyet mitingine çevrilmiş kadar sevinirim…