Yapılan son anketlerden birinde, deneklere, ‘‘Şayet Kemal Kılıçdaroğlu genel başkanlıktan ayrılır/istifa ederse kimi CHP Genel Başkanı olarak görmek istersiniz?’’ sorusu yöneltilmiş…
Soru pek çok yönden beni düşündürdü.
Bildiğim kadarıyla CHP bir süre sonra seçimli kurultaya gidecek. Orada şimdilerde esen ‘değişim’ rüzgarı eşliğinde partinin kimliğinin tartışılması ve yeni bir parti programı ile kamuoyu karşısına çıkılması bekleniyor.
Daha da önemlisi, kurultayda partinin başına kimin gelmesi konusuna da yanıt aranacak.
Seçimli kurultay bu demek.
Muhalifleri, kurultay öncesinde, Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olmayacağını açıklamasını bekliyor ve bunu sağlamak amacıyla keskin bir propaganda kampanyası yürütüyorlar. Ancak görünen, Kılıçdaroğlu’nun her şeye rağmen görevini bırakmaya yanaşmayacağı…
Genel başkanlıktan ayrılması veya istifa etmesi şu sıralarda gündemde değil Kılıçdaroğlu’nun…
Oysa anketi hazırlayanlar soru yönelttikleri kişilere yalnız bu iki seçeneği sunarak yanıt aramışlar.
Kılıçdaroğlu genel başkanlıktan ayrılmaz veya istifa etmez ise, işte o durumda kurultayda kimin genel başkan seçilebileceğini daha çok merak ederim.
Sanıyorum soruyu hazırlayanlar bu probleminin yanıtını biliyorlar ve o yüzden de Kılıçdaroğlu dışındaki ihtimaller arası yarışta kimin ipi göğüsleyebileceğini öğrenmek için soruyu böyle sormuşlar…
Anladığım kadarıyla, soru CHP’li olsun/olmasın ayırt edilmeksizin anketçiler tarafınca karşılarına çıkan herkese yöneltilmiş…
İyi de, CHP’ye oy vermiş veya yakasında rozetini taşımasa bile kendisini CHP’li olarak tanımlayan birilerinin bu soruya verecekleri yanıt ile, hayatında hiç CHP’ye oy vermemiş ve kendisini CHP dışındaki partilerden birine yakın hisseden birilerinin verecekleri yanıt aynı değerde olabilir mi?
CHP’li olmayan, hatta CHP’den herhangi bir sebeple hiç hoşlanmayan birileri, onun başlangıcında CHP’yi başarısız kılacak birini görmek isteyebilirler.
Soruya verilen cevaplara bakarak deneklerin adını en çok geçirdikleri kişiyi ‘en uygun CHP lideri adayı’ saymak doğru olur mu?
Verilen cevaplara göre en fazla adı geçen kişiden en aza kadar sıralanan tabloya baktığımda gördüğüm de şu: Hemen her isim medyada hemen her gün görünen kişiler…
En çok görünenden en az görünene doğru medyatik adlar sıralanıyor o tabloda…
O soruya ben muhatap edilsem, daha doğrusu aynı soru ‘‘Anket sonucunda nasıl bir liste ortaya çıkar?’’ biçimine sokularak bana yöneltilse, üç aşağı beş yukarı benzer bir listeyi yalnız tahminle hazırlayabilirdim.
Anketi hazırlayanların iyi niyetinden şüphe duyduğumu sanmayın. Tam tersine, bir biçimde ne yapmaları gerektiğini CHP’lilere hatırlatma yöntemi olarak anketler yapılıyor ve kurultaya gidene kadar Kılıçdaroğlu haricinde bir muhtemel adaylar listesinin ortaya çıkabilmesi için bu tür sorularla kamuoyunun niyeti sorgulanıyor.
CHP’liler, karşılarında nasıl bir seçenek tablosu olduğunu, o isimlere şimdiki genel başkanın adı de eklendiğinde daha kolay anlayabilirler.
Tamamlanmış tablo CHP’nin geleceğiyle ilgili umut verici mi?
Yani, o tabloda yer alan adlardan herhangi biri seçilip CHP’ye genel başkan olsa, anamuhalefet partisi, seçmenin geneli için, Kılıçdaroğlu başkanlığındaki CHP’den daha cazip hale dönüşür mü?
Kılıçdaroğlu partinin başlangıcında kalırsa ne olabileceğini son seçimde gördük. Listedeki adlardan biri genel başkan seçildiğinde CHP’nin genel algısı ne olur?
Eminim, CHP’de yaşananları ve CHP’nin geleceğinin nasıl olacağını en az CHP’liler kadar -belki daha da fazla- iktidar cephesi takip ediyor.
İktidar cephesinin kendilerine özel sebeplerle CHP’nin şimdikinden farklı olmasını istemedikleri, bu sebeple kurultayda oy hakları olsa onu Kılıçdaroğlu için kullanacakları düşünülüyor ya, anketin bu sorusuna verilen cevapların oluşturduğu listeyi gördüklerinde, beklediklerinden farklı bir sonuçla karşılaşsalar bile, iktidar cephesinin uykularının kaçmayacağını düşünmek pekala mümkün.
Anketin ele aldığım sorusu ve o soruya verilen cevapların oluşturduğu tablo, en fazla CHP’den umut bekleyen kitleleri -ve özellikle CHP’lileri- yeniden düşünmeye sevk etmeli.