Fehmi Koru yazdı: Kılıçdaroğlu’nun suçladığı "kiralık kalemler" kim? CHP’li medya neyin peşinde?

Acaba CHP genel başkanı o çıkışla kimleri kast etmiş olabilir?

Fehmi Koru*

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu birilerinden ‘kiralık kalem’ diye söz etmiş galiba.

Etraftan, CHP’yi destekleyen medyada bu çıkıştan rahatsızlık duyanlar olduğu izlenimi alıyorum.

‘Kiralık kalem’ yakıştırması kolay hazmedilecek bir sıfat değil; medyada bundan rahatsızlık duyanlar çıkmasını anlayabiliyorum. Gerçekten de o sıfatla kendilerinin kast edildiğini düşünenlerin buna itiraz etmeleri doğal.

Acaba CHP genel başkanı o çıkışla kimleri kast etmiş olabilir?

Bilmiyorum. Daha doğrusu bunu bilecek kadar yakından izlemiyorum medyamızı. Bazı gelişmeler neden sonra bana erişiyor. Bu defa da öyle oldu. Kılıçdaroğlu’nun o sıfatı kullandığı konuşmasını kaçırmışım; onun çıkışı medyada bazılarından tepki çekmiş, o gelişmenin de farkında olmamışım. Neden sonra olan bitenden haberim olabildi.

Yarım yüzyıla yakın siyasi gözlemciliğim süresince hiçbir liderin medyayla arasının sürekli iyi ve olumlu geçtiğini görmedim. Başlangıçta her lider medyanın gönlünü çelmek için çaba gösterir; sonrasında kendisini lidere yakın hisseden bazılarının bu konumunu partisine yön verme amacıyla kullanmaya kalktığını görünce veya böyle bir ihtimal belirince işin rengi değişir.

Liderler en çok partisinin iç işlerine ve işleyişine dışarıdan karışılmasına tahammül edemez.

Özellikle de parti için işler iyi gitmiyorsa…

CHP son seçimde Meclis’te çoğunluğu elde edemediği gibi, partinin cumhurbaşkanı adayı da rakibine yenildi.

Kemal Kılıçdaroğlu’ydu aday…

Partisine yakın kalemler ve yorumcular şimdi onun CHP’nin başından ayrılmasını istiyorlar.

Acaba şimdilerde kendisini şiddetle eleştirenlerden bunu kalemlerini birilerine kiralık verdikleri için yapanlar gerçekten var mıdır?

Duygusal sebeplerle?

Yanlış anlamadıysam, CHP’yi yakın takip altında tutanlar, Kılıçdaroğlu’nun bu çıkışıyla, kendisinin karşısına CHP genel başkanlığı için rakip olarak çıkacağı tahmin edilen bir belediye başkanıyla ilişkili gördüğü kalemleri kast ettiğini düşünüyorlar.

Ben bunu bilebilecek durumda değilim.

Ancak benim de bildiğim bazı şeyler var.

CHP’ye yakın medyada aleyhinde görüş açıklayanlar Kılıçdaroğlu’na sadece seçim sonucu yüzünden karşı çıkıyor değiller. Pek çok kalem ve yorumcu, CHP liderinin partisini geleneksel çizgisinden saptırdığını düşünüyor ve bundan hiç mi hiç hoşlanmıyorlar.

Onların günümüzde görmek istediği CHP, İsmet İnönü’nün ‘6 oklu’ 1940’lar CHP’si…

Deniz Baykal’ın 28 Şubat (1997) ve e-muhtıra (2007) dönemlerinde izlediği çizgi…

Kılıçdaroğlu ise geçmişteki o dönemler için ‘helallik’ isteyen bir CHP lideri…

Bu yazının girişine koyduğum fotoğrafa dikkatle baktığınızda göreceğiniz gibi, Parti Meclisi toplantılarında yanına aldığı kadın üyeler arasında bir de ‘başörtülü’ var; bunu da anlamakta zorlanıyor onlar.

Karşı çıkmak istiyorlar eskiden yaptıkları gibi, ancak buna da siyaset elvermiyor.

İkili bir rahatsızlık söz konusu CHP destekçisi kalemler ve yorumcular için…

Seçimde alınan sonuç bir fırsat aralığı oluşturdu onlar için; şimdi o fırsatı kullanarak CHP’yi kendi istedikleri çerçeve içerisine çekmeye çabalıyorlar.

Bunu saklamıyorlar da…

CHP ve Kılıçdaroğlu seçimden başarıyla çıksaydı, aynı kalemler ve yorumcular Türkiye’yi kendi istedikleri çerçeveye çekmek için yeni dönemi kullanacaklardı.

Muhafazakar kesimden AK Parti’ye ve Tayyip Erdoğan’a oy vermekten vazgeçmeye hazır pek çok kişi, CHP’yi destekleyen medyayı -gazeteler, TV kanalları ve internet haber sitelerini- izlediler ve onların bu niyetlerini sezdiler.

Seçim öncesinde böyle bir algının yerleşmekte olduğuna -burada ve bazı ortamlarda- birkaç kez dikkat çektiğimi hatırlayanlar vardır.

O günlerde, ittifak içerisinde birlikte olduğu ve muntazaman görüştüğü muhafazakar kesimden siyasi ve danışman konumundaki bazı isimlerin de ‘CHP’li medya’ konusunda Kılıçdaroğlu’nu uyardıklarından haberdarım.

Bugün olan, seçimi CHP ve Kılıçdaroğlu kazansaydı da olacaktı. Belki başka bir biçimde ama yine de Kılıçdaroğlu’nu rahatsız edecek bir tarzda.  

‘Kiralık kalem’ sıfatı hayli sert ve öyle olduğu için de gereksiz bence.

CHP üzerinde güç deniyor CHP’li kalemler; CHP’yi biçimleyebileceklerini düşünüp bunu sağlamak için çaba gösteriyorlar.

Başarılı da olabilirler.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Medya Haberleri

Genel Müdürün 500 bin TL maaşlı kardeşi ve vicdan
: Erdoğan’dan mesleğe yeni başlayan yargıçlara hak, hukuk, adalet tavsiyesi
Kılıçdaroğlu’nun eski danışmanı, gizli tanığı niçin kaçırdı?
Tuğgeneralin makam aracıyla Türkiye'ye insan kaçakçılığı yapılıyormuş
Hz. Ömer adaleti diyerek hukuksuzluğa devam mı?