Charles Leclerc sürüş tarzı gereği arkadan kaymaya meyilli olan fakat ön tarafı iyi yol tutan Formula 1 araçlarıyla daha iyi baş ediyor. Bu sürüş tarzı sayesinde de viraj girişlerinde daha agresif olabiliyor.
Carlos Sainz ise Monakolu pilotun aksine, tam manasıyla asfalta yapmış dengeli bir arka taraf tercih ediyor. Bu, zemin etkisine dayalı yeni araçları yorumlanın iki farklı yolu olarak kabul edilebilir.
Ferrari, sezon boyunca araç gelişiminde farklı yönler izledi. Bazıları sezon başında Ferrari'nin Leclerc yerine Sainz'ı tercih ettiğine dikkat çekmişti. Yaz arasından sonra İspanyol pilotun harika bir performans sergilediğini ve Singapur'da zafere ulaştığını da gördük. Bu yorumlar o dönem iyice ayyuka çıktı.
Fakat Suzuka'ya getirilen yeni tabanla durum Leclerc lehine gitti; Monakolu pilot, SF-23'te kendisini yeniden iyi hissetmeye başladı ve o noktadan sonra aracın tüm potansiyelini açığa çıkardı. Japonya GP'den itibaren üç pole pozisyonu ve dört podyum elde etti.
Bunun üzerine de Ferrari'nin Leclerc'i ilk sürücü olarak görmeye başladığı konuşuldu.
Fakat Ferrari, aslında takım içerisinde bir veya iki numaralı sürücü belirlememiş durumda. Frederic Vasseur de geçtiğimiz günlerde bunu açıkça belirtti.
Vasseur şöyle konuştu: "Bir yıl önce tam da bu odada 'Charles takım içerisinde bir numara, Carlos iki numara' konusuyla alakalı pek çok soru aldığımı hatırlıyorum. Sürücülerimize eşit muameleden daha fazlasını garanti ettiğimizi çeşitli vesilelerle gösterdik, sanırım Singapur bunun en iyi örneğiydi."
"Charles, Carlos'a yardımcı olmak adına Russell'ı geçmeye ve onu kontrol etmeye çalıştı; bunun için de yarışa yumuşak lastiklerle başlamayı kabul etti. İyi iş çıkaran iki pilotumuz var, Carlos yaz arasından sonra Monza ve Singapur'da peş peşe iki çok iyi hafta sonu geçirerek çok güçlü bir iş çıkardı ve sezon finalinde gördüğümüz gibi Charles'a destek oldu."
"Bu doğrultuda devam edeceğiz, bir tane birinci sınıf ve bir tane de ikinci sınıf isme sahip olmak istemiyorum, iki aracımız ve iki değerli sürücümüz var. Bence sezonun olumlu yönlerinden biri Carlos ve Charles'ın performansı oldu."
"Küçük farklarla takıma hemen hemen aynı puanları kazandırdılar ve bu şekilde devam etmek istiyoruz."
Peki 2024'te iki sürücüye eşit şartlarda yarışıyormuş hissini vermek nasıl mümkün olacak Maranello'dan gelen yanıt her zamanki gibi netti: mühendisler 2024 aracının sürüşünü kolaylaştırmaya çalışıyor. Bu nedenle 676 kod adlı yeni araç, sürmesi ve ayarlanması oldukça zor bir araç olarak tarihe geçen SF-23'ten tamamen farklı özelliklere sahip olacak.
Bu yılın Ferrari'sinin çalışma aralığının ne kadar dar ve rüzgara karşı ne kadar hassas olduğunu biliyoruz. Bu, takımın işini epey zorlaştırıyordu.
Ferrari, kaynaklarınız ve zamanını SF-23'ün sınırlamalarının nereden kaynaklandığını anlamak için ayırdı ve Enrico Cardile önderliğindeki personel, tüm pistlerde tutarlı şekilde performans gösterebilecek bir araç oluşturma umuduyla, önemli analizler yaptı.
Yeni bir şasi ve genişliği küçültülmüş bir vites kutusundan zaten bahsetmiştik, bu da daha büyük bir difüzöre ve daha farklı bir arka süspansiyon tasarımına izin verecek.
Takım, zemin etkisi bilgisinin kalitesinde önemli bir atılımı mümkün kılacak yeni simülasyon modelleri de geliştirdi.
676, Red Bul RB20'nin bir klonu olmayacak fakat Milton Keynes konseptlerinden bazılarını benimserken, kendi mimarisini koruyan bir Ferrari gibi görünecek. Devrimden bahsedenler var ama Vasseur bu konuda zaten frene basmıştı. Yeni araç %95 oranında farklı olsa da, devrimden bahsetmek mümkün olmayacak.
Hal böyle olunca yeni Ferrari'nin nasıl olacağını öğrenmek için 13 Şubat'a kadar beklemek gerekiyor. Bu yılki hayal kırıklığından sonra kimse performans konusunda tahminde bulunmuyor.
Ancak lansmandan hemen sonra yapılacak çekim gününde, 'kolay sürülebilir' bir araca sahip olma hedefine ulaşılıp ulaşılamadığı Charles Leclerc ve Carlos Sainz'ın yüzünden kolayca anlaşılabilecek.