Fikret İlkiz: Yüksek yargı düzenlemesi Anayasaya aykırı

Danıştay Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair kanun Tasarısı, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi.  Tasarıya göre, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte Danıştay üyelerinin üyelikleri sona erecek. Ancak...

Danıştay Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair kanun Tasarısı, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi.  Tasarıya göre, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte Danıştay üyelerinin üyelikleri sona erecek. Ancak bu tarih itibarıyla Danıştay Başkanı, başsavcısı, başkanvekili ve daire başkanı olarak görev yapanların Danıştay üyelikleri devam edecek.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın güçler ayrılığı ilkesine aykırı biçimde yargıyı kontrol altına almak için hazırlattığı ve komisyondan geçen tasarının sakıncalarını ve Anayasaya aykırı hükümlerini uzman hukukçu Av. Fikret İlkiz ABC Gazetesi için değerlendirdi. 

İşte İlkiz'in tasarı hakkındaki görüşleri:

Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Meclis gündeminde. Özelliği yine “torba'' kanun olması…Ana değişiklik Danıştay ve Yargıtay Kanununda yapılıyor. Yüksek yargı bu Tasarıya olumlu bakıyor. Sadece süre konusunda bir itiraz var ve 12 sene ile sınırlandırılmasın diyorlar sadece… Yüksek dereceli hâkimlerin bu tavrından ve suskunluğundan anlaşılan odur ki; kendileri hakkındaki kanunlar, torba tasarılar hakkında kamuoyu ile paylaşabilecekleri esaslı veya ses getiren bir görüşe sahip değiller… Sadece Adalet Bakanlığının hazırladığı ve Bakanlar Kurulunda benimsenerek 13 Haziran 2016’da Meclise sevk edilen Tasarı onlar için olumludur ve iyidir!

Danıştay Kanununda ve Yargıtay Kanununda öngörülen değişikliklerle hem Danıştay ve hem de Yargıtay üyelerinin artık oniki yıl için seçilmeleri kabul ediliyor, bir nevi süre sınırlandırılıyor. Danıştay onbeşi dava ikisi idari olmak üzere onyedi daireden oluyordu. Kanun değişikliği yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç yıl içinde Danıştay dokuzu dava biri idari daire olmak üzere on daireye indirilecek.

EŞİTLER ARASINDA EŞİTSİZLİK YARATILIYOR

Kanunun kabulüyle, hem Danıştay ve hem de Yargıtay üyelikleri sona eriyor. Ancak bu tarih itibarıyla Danıştay Başkanı, Başsavcısı, başkanvekili ve daire başkanı olarak görev yapanların Danıştay üyelikleri devam edecek. Yine Kanun değişikliğinin yürürlüğe girdiği  tarihte Yargıtay  üyelerinin üyelikleri de sona  erecek. Ancak bu tarih  itibarıyla  Yargıtay Birinci  Başkanı,  Cumhuriyet Başsavcısı, birinci başkanvekili, Cumhuriyet Başsavcıvekili ve daire başkanı olarak görev yapanların Yargıtay üyelikleri devam ediyor olacak.

Bu durum sonuç olarak eşitler arasında bir eşitsizliktir. Çünkü yüksek yargıda görev yapan yargıçların seçimi bellidir. Daire Başkanları kendi içlerinden seçilir, seçenler örneğin Yargıtay ve Danıştay üyeleridir. Bu durumda bir kanun değişikliği yapılarak hem Yargıtay ve hem de Danıştay üyeliklerinin sıfırlandığı ve kadroların ortadan kaldırıldığı veya tam deyimiyle yüksek temyiz mercisi olan yargının kapatılarak tasfiye sürecine sokulduğu bir dönemde sadece Daire Başkanı olmaları veya sıfatları nedeniyle kendileri ile eşit olan çalışma arkadaşları yargıçlarla aynı seviyede olmalarına rağmen aralarında yaratılan bu eşitsizlik özellikle Anayasaya aykırıdır.

TASARI BÜTÜNÜYLE ANAYASAYA AYKIRI

Bir başka önemli ve ilk husus ise; bu Tasarı hakimlerin bağımsızlığı ve tarafsızlığı için kabul edilebilir bir kanun değişikliği sayılamaz. Sonuç olarak yüksek yargıda yaratılan kadro azaltılması bir yana kanun değişikliğinden sonra en geç iki ay içinde hem Danıştay ve hem Yargıtay üyelikleri için Cumhurbaşkanı ve HSYK tarafından üye seçimi yapılacaktır. Şöyle denebilir, yargıç bağımsızlığı ve tarafsızlığı yerine yürütme organına bağımlı olduğu herkes tarafından kabul edilen bir gerçektir ve bu durum Anayasaya aykırıdır.

Yargının yettiğinden fazla sorunu olan bir dönemde sadece İstinaf mahkemeleri yürürlüğe gireceği için işgücü azaltılmasıyla yapıldığı ileri sürülerek açıklamanın hiçbir inandırıcı yanı yoktur. Çünkü bu Tasarı aslında bütünüyle Anayasaya aykırıdır. Çünkü yargının bağımsızlığı ve yargıç teminatı ve HSYK gibi oluşumların tümü Anayasa değişikliğine bağlı olan ilkesel düzenlemelerdir. Kanunla değişiklik yapmak suretiyle yargının güvenirliliğini zedeleyen kanuni düzenleme hukuka ve evrensel yargı bağımsızlığı ilkelerine aykırıdır ve bu yönüyle çok sorun yaratacaktır. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri

İYİ Parti'de Müsavat Dervişoğlu başkanlığında ilk toplantı gerçekleşti
Özel, Bahçeli ile görüşecek
İYİ Parti'de Deprem! İlçe Yönetimi Topluca İstifa Etti!
Özgür Bey, Kemal Kılıçdaroğlu değil; bu tartışmalar bizi sadece yıpratır
Özel'den Erdoğan'a 'yumuşama' cevabı: "Gezi'dekiler içerideyken normalleşme olmaz"