İYİ Parti Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, Berat Albayrak’ın Meclisteki bütçe görüşmelerinden el çektirildiğini iddia etti. Tatlıoğlu bütçe görüşmelerini Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay'ın yürüttüğünü söyledi.
İYİ Parti Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, Mecliste düzenlediği basın toplantısında 2019 bütçesinin gerçekleşmeleri ve 2020 bütçesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hükümetin politikalarını eleştiren Tatlıoğlu, “2019 bütçesi hedefleri, sonuçları açısından Cumhuriyet tarihinin en başarısız bütçesi olduğunu görüyoruz. Bu kadar başarısız bütçe nadir görülmüştür.” dedi.
“Görüşmeleri Fuat Oktay yürütüyor”
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Meclisteki bütçe görüşmelerinden el çektirildiğini iddia eden İYİ Parti’li Tatlıoğlu, bu süreci, Albayrak’ın yerine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yürüttüğünü, hükümetin bu kararını doğru bulduğunu dile getirdi.
Albayrak’ın, “Türkiye ekonomisi kötüye gidiyor diyenler teröristtir” dediğini ifade eden İsmail Tatlıoğlu, “Bu açıklamayı şiddetle kınıyor ve reddediyoruz. Bütçenin hedef ve sonuçları ortada iken böyle bir tanımlamayı yapmak bizzat yetersizliğin ifadesidir. 2019 yılı için büyüme hedefi 2,3 olarak açıklanmıştı ama gerçekleşen sıfıra yakın bir rakam. Bu veri yetersizliğin açık göstergesidir” diye konuştu.
“Bu bütçenin bir vizyonu yok, Türkiye’yi nereye götürüyor belli değil”
2020 yılı bütçesinde de hedefler ve sonuçlar arasında bir tutarsızlık olduğunu öne süren Tatlıoğlu, şunları söyledi:
“2020 yılında da 2019 yılına benzer bir durum yaşanacaktır. Sorunlarımız yığılarak artmaktadır. Ciddi bir borç ihtiyacı ortaya çıkacaktır. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a 70 milyar lira borçlanma yetkisi verilmesi geleceğe dönük bir işarettir. Bu bütçenin bir vizyonu yok, Türkiye’yi nereye götürüyor, belli değil. Sanayiciye, çiftçiye, girişimciye, sabit ve orta gelirliye daha iyi bir Türkiye vadetmiyor. Türkiye’de yapısal tıkanma var. Bu tıkanmanın açılması için siyasal iklimin değişmesi gerekir. Bunun için de yapısal reformlara ihtiyaç var. Cumhurbaşkancı sistemin bütün alanları aşağıya çektiği bir süreci yaşıyoruz. Türkiye, inşallah siyasal iklimin değişmesiyle yeni bir hikâye yazacaktır”