Gerici Akit'in hedef göstermesiyle görevinden uzaklaştırılan ilahiyatçı öğretmen Cemil Kılıç hakkında gözaltı kararı olduğu ortaya çıktı. Kılıç kararı sosyal medya hesabından da duyurdu.
Yandaş Akit gazetesinin son dönemde hedefine oturttuğu ilahiyatçı, öğretmen Cemil Kılıç, görevden uzaklaştırılmıştı. Akit'in "Din karşıtı din öğretmeni niçin korunuyor" başlıklı haberinin ardından Cemil Kılıç'ın görevden uzaklaştırılması kamuoyu tarafından tepkiyle karşılandı.
TELE1 izleyicilerinin yakından tanıdığı Kılıç, çağdaş yorumları ve gerçek İslam üzerine açıklamalarıyla yakından takip edilen bir isimdi. Polislerin gözaltı için evine geldiğini ifade eden Cemil Kılıç, “Biraz önce eşim aradı. Gözaltı için polisler evime gelmiş. Ben işteyim. Savcı talimatı ile ifadem alınacakmış.Yarın mutlaka emniyete gitmem gerekiyormuş. Kamuoyuna duyuruyorum” dedi.
CEMİL KILIÇ KİMDİR?
1975 yılında İstanbul’da doğan Cemil Kılıç, İstanbul’da Küçükköy İmam Hatip Lisesi’nin ardından Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin Kelam ve İslam Felsefesi Bölümü’nü bitirdi.
1998 yılında aynı üniversitenin Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü, Sosyoloji ve Sosyal Antropoloji Anabilim Dalında Yüksek Lisans eğitimine başladı.
1999 yılında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliğine atandı. 2001 yılında; “Ümmet Sisteminden Ulus Devlete Geçişte Harf İnkılabının Kültürel Değişim Üzerine Etkileri” teziyle Yüksek Lisans eğitimini tamamladı.
2006 yılında Eğitim İş Sendikası İstanbul örgütlenmesine katılan Kılıç, Eğitim İş şube yönetim kurullarında yönetici olarak görev yapıyor.
Cemil Kılıç, Atatürkçü Düşünce Derneği Fatih Şubesinin kurucuları arasında da yer alıyor.
CEM Vakfı tarafından AİHM’de açılan zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ile ilgili davada mahkemenin gerekçeli kararında Cemil Kılıç’ın hazırladığı bir rapora yer verildi.
13 Ağustos 2017 tarihinde “Atatürkçü, Cumhuriyetçi İlahiyatçılar” adıyla kurulan oluşuma öncülük etti. Oluşum aynı tarihte yayınladığı bildirgeyle laiklik çağrısında bulunup kuruluşunu ilan etti. 20 Eylül 2017 tarihinde yayınlanan ikinci bildirgede ise Diyanet İşleri Başkanlığına laiklik görevini yerine getirme çağrısında bulunuldu.