Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, zelzele felaketinin peşinden oldukça sayıda kişinin başka illere göç ettiğini hatırlatarak, "Burada çocuk aşılarının yapılması, oldukça mühim. Göç eden depremzede küçüklere, çocukluk çağı aşıları yapılmazsa çocukluk çağı hastalıklarına karşı açık hale gelebilirler. Burada difteri, boğmaca, kızamık, tetanos, tüberküloz benzer biçimde aşılardan bahsediyoruz" dedi.
Depremlerden ilkin bölgede hangi hastalıklar yaygınsa aynılarının görülmesinin beklendiğini belirten Prof. Dr. İlhan, "Bunu birkaç grupta değerlendirmek mümkün. Bunların başlangıcında bilhassa daha ilkin bölgede olabilen kronik hastalıklar geliyor; kalp ve diyabet benzer biçimde hastalıklar. Bunların da bölgede şu anda tedavileri, hastaların takipleri sağlanıyor. Bir diğeriyse olağan-dışı durumlardan sonrasında her vakit ortaya çıkabilecek bulaşıcı hastalıklar. Bir bölgede zelzele olduktan sonrasında insanoğlu birbirine daha yakın yaşam koşullarında yaşıyor. Birbirine yakın yaşam; başta solunum yolu ile bulaşabilecek hastalıklar, temas ile bulaşan hastalıklar ya da su kaynaklarının kirlenmesi ile ortaya çıkabilecek hastalıklara niçin olabiliyor. Şu an için bakıldığında; bölgede solunum yolu ile bulaşacak hastalıkların görece daha fazla bulunduğunu söylemek mümkün. Bu da oldukça naturel; insanoğlu bir arada yaşıyorlar" dedi.
'PSİKOSOSYAL SORUNLAR DEVAM EDEBİLİR
'Prof. Dr. İlhan, havaların ısınması ile bilhassa hastalıklara karşı hijyene daha oldukça dikkat edilmesi icap ettiğini vurgulayarak, "Vatandaşların el hijyenine oldukça dikkat etmesi gerekiyor. Sıcak havaların başlaması ile çadırların sık sık temizlenmesi, havalandırılması doğru bir yaklaşım olacaktır. Vatandaşlar kendi bireysel önlemelerini de almalılar; bu oldukça mühim. Bölgedeki psikososyal problemler da mühim. İnsanımız ekran karşısında yıkıntı görüntülerini izleyince bile etkilendi; fakat bölgede olanlar oldukça daha fazla etkilendi. Çadır kentlerde psikiyatri hizmeti veriliyor. Toplumu iyi takip etmek gerekiyor, bundan sonraki zamanlarda da psikososyal problemler devam edebilir. Bir öteki mühim olan da hususi gruplar. Çocuklar, gebeler, ruh sağlığı problemi olan yurttaşlarımız, lohusalar, bunlar için de Sağlık Bakanlığı takip edeni sağlıyor" diye konuştu.
Göç eden depremzede çocuklar ile hamilelere ilişkin uyarılarda bulunan Prof. Dr. İlhan, "Çocuk aşılarının yapılması, burada çok önemli. Vatandaşlarımızın depremden sonra çocuklarını aşılatmaya dikkat etmeleri gerekiyor. Depremden sonra bir grup vatandaşımız bölgeden göç etti. Göç eden vatandaşlarımızın gittikleri yerlerde çocuklarını Sağlık Bakanlığı sistemine kaydettirip, aşılarını yaptırmaları gerekiyor. Başka illere göç eden depremzede çocuklara, çocukluk çağ aşıları yapılmazsa çocukluk çağı hastalıklarına karşı açık hale gelebilirler. Burada bahsettiğimiz aslında basit enflüanza (influenza) değil. Difteri, boğmaca, kızamık, tetanos, tüberküloz gibi aşılardan bahsediyoruz. Sağlık Bakanlığı'na başvurdukları takdirde, gittikleri yerlerdeki aile hekimliği merkezlerinde vatandaşlarımız kayıt altına alınacak, çocukların eksik aşıları kaldıysa yapılacaktır. Hamile olan vatandaşlarımız da çocuklarının sağlıklı doğmaları için gittikleri yerlerde takiplerini ihmal etmemeli" dedi.