Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne helikopter kiralayan firmanın sahibi Melih Gökçek'in 15 Temmuz öncesi, hem pistin kapatıldığını hem de hava araçlarının elden çıkarıldığını söyledi.
Yeniçağ yazarı Murat Ağırel, Gökçek döneminde Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne helikopter kiralayan firmanın sahibi Hasan Sarıdağ ile görüştü. Sarıdağ, “İlginç olan daha 15 Temmuz olmadan Ankara Büyük Şehir Belediyesi’nin havacılıktan çıkması ve sahip olduğu tüm hava araçlarını borcuna karşılık olarak vermesidir. Sanki 15 Temmuz’un olunacağı biliniyormuş gibi hem pist kapatılmış hem de hava araçları elden çıkarılmıştı.” dedi.
Yeniçağ yazarı Murat Ağırel’in yazısı şöyle:
Melih Gökçek döneminde Ankara Büyükşehir Belediyesi’ndeki helikopter yolsuzluğu haberini hatırlıyorsunuz. Ankara Büyükşehir Belediyesi biri tek diğeri çift motorlu helikopter kiralama ihalesi açmış, ihaleyi Belediye iştiraki Belka almıştı. Aynı dönemde ASKİ de helikopter kiralama ihalesi açmış onu da Belka kazanmıştı. Ancak ASKİ’nin kiraladığı helikopter ile Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kiraladığı helikopterlerin aynı olduğu ortaya çıkmıştı.
Belka’nın kiralama yaptığı şirket olarak da Güneydoğu Havacılık bilgisini sizlerle paylaşmış, firma hakkında bazı bilgiler vermiş ve bazı sorular sormuştum. Firma sahibi Hasan Sarıdağ ile görüştüm.
Kendisi ile yaptığımız görüşmede sorularımı yönelttim.
– 1999 yılında TBMM gündemine soru önergesi olarak gelen ”helikopter kiralama işi ile ilgili kardeşinizin firmasının iş takibini ve görüşmelerini yaptığınız doğru mu?”
Hasan Sarıdağ: Öncelikle şunu belirtmem lazım. Güneydoğu Havacılık İşletmesi 1996 yılında kurulmuş ve yetki almış bir havacılık firmasıdır. Kurulduğu günden beri profesyonelce özel uçak, helikopter sahibi gerçek ve tüzel kişilere bakım, operasyon, yedek parça temini vb. hizmetleri verir. Bu konuda hizmet ettiğim onlarca firma mevcut. Belediyeye bağlı Belka A.Ş de, sahip olduğu çift motorlu helikopter için “işletme ve bakım sözleşmesi” yaparak hizmet ettiğimiz bir kurumdur.
Sorunuza gelince; evet doğru. Bu görüşmeleri yaptım. Amacım bildiğim güvendiğim bir konuda yardımcı olmaktı. Diyarbakır’a tayin oldum. Sonra da Güneydoğu Havacılık Şirketi’ne geçtim.
– Peki… Belka A.Ş helikopterleri sizden mi kiraladı?
H.S: Belka bahse konu dönemde şirketimizden de 1 adet tek motorlu helikopter kiralamıştır. 1 saatlik uçuş kira bedeli 900 Euro’dur.
– Nasıl olur? İhale iki helikopter kiralaması ile ilgili değil mi?
H.S: Evet öyle ama biz tek helikopter kiraladık.
– Kaça kiraladınız peki?
H.S: Siz de faturaları var 86 bin Euro falan… (Kur o gün 2,77 lira)
– Burada bir sorun ortaya çıkıyor. 86 bin Euro’ya kiralanan bir helikopter başka kuruma neden 1,7 milyon TL bedel ile kiralanır ki? Peki, aynı helikopterler ASKİ’ye de kiralanmış. Bu konuda ne dersiniz?
H.S: Ben ASKİ’ye herhangi bir helikopter kiralamadım. Bana, işveren pozisyonunda Belka A.Ş. olduğu için sadece uçulacak gün, saat ve uçacak kişi hakkında bilgi gelir. Ben gerekli izinleri alarak uçuşları planlar, uçarım. ASKİ’ye bir kiralama hizmeti yapmadım.
– Yani siz Belka’ya kiraladınız Belka ASKİ’ye kiraladı. Siz ihale detaylarını bilmiyorsunuz?
H.S: Hayır bilmiyorum
– Peki Melih Gökçek’in bu ihaleden haberi var mı?
H.S: Melih Gökçek’in Ankara’da ki herhangi bir ihaleden haberinin olmaması mümkün mü? Bu paraları kendisine sormalısınız.
– Ortada bir gariplik yok mu sizce?
H.S: Dediğim gibi ben bilemem. ASKİ neden bu kadar yüksek maliyet ile kiraladı. Sermaye transferi mi oldu bilmiyorum.
– Peki, nerelere uçtunuz? Hangi görevlerde bulundunuz?
H.S: Bu bazen, bir hasta yaralı nakli, bazen imar denetimi, park bahçe, kaçak yapılanma baraj ve içme suyu havzalarının kontrolü olduğu gibi, zaman zamanda toplantı ve gösteriler olabilir.
– Toplantı? Gösteri? Yani miting mi? AKP mitingi mi?
H.S: Evet
– Bu sizce normal mi? Ankara halkına harcanması gereken para AKP mitingi için nasıl harcanır.
H.S: Ben bunun kararını veremem. Bana işveren konumundaki kurum anlaşma gereği nereye görev verirse onu yerine getirmek ile görevliyim.
– Peki ASKİ ile birlikte kurduğunuz okul işi nedir? İrfan Kaya ile ilgili bağınız nedir?
H.S: Konuşulan tüm projelerin maliyeti maalesef benim üzerimde kaldı. Yeni yönetim ödemediği için de mahkemeye verdim kazandım. Ancak istinafa müracaat ettiler bekliyorum.
İrfan Kaya ile arkadaşlıktan öte bir ilişkim olmadı. Arkadaşlığımız da havacılık sevdasından kaynaklandı. Kendisi etkili ve yetkili bir yere gelince, hem şehre hem ülkeye havacılık alanında katkı sağlamak maksadıyla, uçuş okulu kurulması fikrini tartıştık. Geçmişte de gündeme geldiği gibi, Gölbaşı’nda genel maksat ve sportif havacılık maksatlı hava araçlarının kullanılması için, iniş kalkış şeridi, hem de yeterli donanıma sahip hava araçlarının alımı işini başlattı.
Ancak, Melih Gökçek ve adamlarının ASKİ ile ilgili bir takım işlerine taş koyduğu için, “daha Gökçek görevdeyken, bizzat Gökçek tarafından görevden alındı” yerine EGO’dan atanan Genel Müdür, Gökçek’in tüm işlemlerini yaparak, uzaklaştırıldı.
EGO’dan atanan Necmettin FETÖ mensubu, sahte doktora yaptığı bilinir. Keşke İrfan Kaya kalsaydı ve düşünülen projeler gerçekleşseydi. 15 Temmuz sonrası ordudan atılan pilotların yerine yetiştirilecek pilotları uçuracak okul, pist ve uçak sıkıntısı ortaya çıktı. Eğer, proje devam etseydi, en azından kamu eli ile yine kamu ihtiyaçları kolaylıkla karşılanacaktı.
– Hasan Bey, belediyenin sahip olduğu helikopter dediniz. Kaç adet helikopteri var belediyenin? Duruyorlar mı? Çünkü şu anda envanterde bu yok diye biliyorum…
H.S: Sadece Helikopter değil, uçak, gyrocopter, ultralight uçak vardı. İlginç olan daha 15 Temmuz olmadan Ankara Büyük Şehir Belediyesi’nin havacılıktan çıkması ve sahip olduğu tüm hava araçlarını, (helikopter, uçak, gyrocopter, ultralight) borcuna karşılık olarak vermesidir. Sanki 15 Temmuz’un olunacağı biliniyormuş gibi hem pist kapatılmış hem de hava araçları elden çıkarılmıştı.