Boğaziçi Üniversitesi’nde, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Suriye’de gerçekleştirilen Afrin Operasyonu kapsamında Afrin merkezine girilmesini lokum dağıtarak kutlayan öğrenciler ile "İşgalin, katliamın lokumu olmaz” diyen öğrenciler arasında çıkan gerilim sonrasında gözaltına alınan 15 öğrenciden 9’u tutuklandı.
Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesinin 2. bendi kapsamında sulh ceza hakimliklerine sevk edilen öğrencilerden 9’u tutuklanırken, 6’si hakkında adli kontrol şartı getirildi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yaşananların ardından öğrencileri hedef almış "İstanbul’da bir üniversitede, adını söylemeyeyim zaten anlarsınız. Çıktılar orada imanlı, milli, yerli gençlik Afrin’le ilgili lokum dağıtıyor. Bu gençlik orada lokum dağıtırken o komünist, vatan haini gençler onların bu masalarını dağıtmaya yelteniyorlar. Bunlar terörist gençler. Bu terörist gençlerle her türlü çalışmayı yapıyoruz, onu söyleyeyim. Onların eşkallerini belirlemek suretiyle bu üniversitede okuma hakkını vermeyeceğiz. Üniversite terörist gençlik yetiştirmez" ifadelerini kullanmıştı.
“ÜNİVERSİTELER ÜZERİNDEKİ BASKILAR SON BULSUN”
Adliyenin önündeki meydanda toplanan öğrencilerin aileleri ve arkadaşları açıklamalarda bulundu.Grup adına basın açıklaması okuyan Tilbe Akın, “Kampüste demokratik hakkını kullanan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yönelik polis operasyonlarında 22 Mart-3 Nisan tarihleri arasında toplam 26 öğrenci gözaltına alındı. 10’u farklı tarihlerde serbest bırakılırken, 16’sı hala gözaltında” dedi. “Üniversitelerde özgür düşünceyi savunmaya devam edeceğiz” diyen Akın, “Gözaltılar derhal serbest bırakılsın, üniversiteler üzerindeki baskılar son bulsun” diye konuştu.
“ÇOCUKLARIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ”
Daha sonra gözaltına alınan öğrencilerden birinin babası olan Mustafa Kök konuştu. Kök, “Bir süreç yaşıyoruz. Bu süreç içerisinde gerek benim çocuğum, gerekse başka çocuklar gözaltına alındı. Gözaltına alınan çocuklarımızın şu anda yargıda ceza alacak hiçbir şekilde ceza alacak bir şey yaptığını düşünmüyoruz” dedi. Gözaltında olan bir başka öğrencinin velisi de, “Çocuklarımız ifade ve düşünce özgürlüğünün gereğini yapmışlardır. Üniversite ortamında olması gereken özgürlükleri kullanmışlardır. Buraya çocuklarımızı almaya geldik” diye konuştu.