Haftanın Kitabı: Unutulmuş Bir Suikastın Anatomisi

ABC Kitap'a ulaşmak için iletişim abcgazetesikitap@gmail.com-------------------------------------------ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için "Yeni Çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı / ABC En Çok Satanlar...

ABC Kitap'a ulaşmak için iletişim
 abcgazetesikitap@gmail.com
-------------------------------------------

ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için "Yeni Çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı / ABC En Çok Satanlar Listesi" kategorilerini oluşturdular.

Editörlerimizin bu hafta seçtiği 'Haftanın Kitabı' ise Haluk Şahin'in Bahadır Demir’in 1973'te ABD’nin Kaliforniya eyaletinde Santa Barbara kentinde Gürgen Yanıkyan tarafından öldürülmesinin izini sürdüğü "Unutulmuş Bir Suikastın Anatomisi" kitabı oldu.

Öldürülen iki diplomattan Bahadır Demir’in arkadaşı olan Haluk Şahin yakın tarihlerde gizliliği kaldırılan  FBI raporlarından, uzun süre erişilemeyen mahkeme tutanaklarından ve tarihçilerin yeni bulgularından yola çıkarak kafalardaki soruları bu kitapta cevaplandırdı.

 "Bazı kitapları yazmayı siz seçersiniz. Bazı kitaplar ise kendilerini yazdırmak için sizi seçerler. Bu kitap öyle." (Haluk Şahin)

HAFTANIN KİTABI

Haluk Şahin 
UNUTULMUŞ BİR SUİKASTIN ANATOMİSİ 
Destek Yayınları

27 Ocak 1973 tarihinde ABD’nin Kaliforniya eyaletinde Santa Barbara kentinde Mehmet Baydar ve Bahadır Demir adlı iki Türk diplomatı Gürgen Yanıkyan adında yaşlı bir Ermeni tarafından tuzağa düşürülerek öldürüldü. Olay büyük bir şaşkınlık yarattı, çünkü daha önce böyle bir şey olmamıştı. Bunun, Türk diplomatlarına ve temsilcilerine karşı büyük bir terör dalgasının ilk salvosu olduğunu kimse düşünmedi. Olay bir “çılgınlık'' olarak kapatılmak istendi. Ancak ardından gelen ve 15 yıl süren  terör kampanyasının korkunç bilançosu, Amerika’nın en güzel sayfiye yerinde işlenen bu cinayeti 20. Yüzyıl’ın en önemli suikastlarından biri olarak tarihe geçirdi.

Aslında ne olmuştu?  77 yaşında yaşlı bir adam biri 30 yaşında olan iki genç diplomatı niçin öldürmüştü?  Onlara ölüm tuzağını nasıl hazırlamıştı? Mahkemede kendisini nasıl savunmuştu?  En büyük destekçileri kimlerdi?  Suikasttan birkaç hafta önce niçin Erivan, Beyrut ve İstanbul’a uğramıştı? Gerçek amacı neydi?  Bu soruların pek çoğu cevapsız kaldı. Tarihe damgasını basan bu olay zamanla unutuldu.

Öldürülen iki diplomattan Bahadır Demir’in arkadaşı olan Haluk Şahin yakın tarihlerde gizliliği kaldırılan  FBI raporlarından, uzun süre erişilemeyen mahkeme tutanaklarından ve tarihçilerin yeni bulgularından yola çıkarak kafalardaki soruları bu kitapta cevaplandırdı. 

1973’teki suikasttan hemen sonra Amerikan Federal polisi FBI, Soğuk Savaş’ın duyarlıkları ile, 60 ajanı görevlendirmiş, katil Yanıkyan ile ilgili her türlü bilginin toplanmasını  istemişti. Bu çaba çerçevesinde her taşın altına bakılmış ve ortaya yaklaşık 1000 sayfalık bir bilgi birikimi çıkmıştı. Ancak,  saklı kalan bu birikime,  ancak son zamanlarda, Amerikan bilgi edinme yasasından yararlanılarak erişilebildi. O raporlardan ortaya çıkan Yanıkyan portresi çok şaşırtıcıydı ve bazılarınca “aziz''leştirilmiş olan “büyük insan'' Yanıkyan portresine hiç benzemiyordu.  Yanıkyan’ın kendisiyle ilgili olarak verdiğ bilgilerin çoğunun yalan olduğu anlaşılıyordu.  Ne oluyordu?  Talat Paşa’nın katili Soğomon Tehliryan’dan sonra yeni bir sahtekarlık mı söz konusuydu? 

Santa Barbara’yı çok iyi tanıyan Haluk Şahin, gizliliği kalkmış FBI raporlarını, mahkeme tutanaklarını ve diğer bulguları tıtizlikle inceledi. Arkadaşı Bahadır’ın İstanbul’un Bebek semtinden Ankara’da Mülkiye’ye uzanan öyküsünü izledi, onu ve Mehmet Baydar’uı tanıyanlarla görüştü. İlk suikastın iki kurbanının  bir  "istatistik'' olarak değil, “insan'' olarak hatırlanması için çaba gösterdi. Ortaya bir dedektif romanı gibi okunan akıcı bir öykü çıktı. 

Gürgen Yanıkyan cinayet günü beyaz bir bere giymişti. Haluk Şahin bu kitap üzerinde çalışırken, uzun yıllar sonra bir başka beyaz bereli tarafından, ama aynı nefret sisinin içinden çıkarak öldürdüğü arkadaşı Hrant Dink’i hiç aklından çıkarmadı. Bu kitabı “ortak acı'' anlayışı ve tüm yalanlara karşı çıkmanın bir gazetecilik görevi olduğu bilinciyle yazdı.  

Tarihimizin az bilinen bir olgusunu iyi anlayabilmek için bu kitabın Türkiye’de ve yurtdışında mümkün olduğunca çok kişi tarafından okunması gerekiyor.

424 s.

İstanbul 2016

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

ABC Kitap Haberleri

Her insan öldürür sevdiğini!
Polisiye edebiyat mercek altında
Bülent Arınç’ın yeni kitabı
Nadir Kitap ve kitantik’e erişim engeli
Demirtaş'ın Leylan'ı şimdi D&R raflarında