Halkın avukatı Kozağaçlı'ya 11 yıl hapis cezası

KHK ile ihraç edilen Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın, Gezi Direnişi sırasında polisin ateşlediği gaz bombası fişeğinin başına isabet etmesi sonucunda

KHK ile ihraç edilen Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın, Gezi Direnişi; sırasında polisin ateşlediği gaz bombası fişeğinin; başına isabet etmesi sonucunda hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın, Soma’da katledilen 301 maden işçisinin avukatı Selçuk Kozağaçlı'nın da yargılandığı; davada mahkeme kararını açıkladı. Mahkeme avukatlara toplam 134 yıl hapis cezası verdi

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği; (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB); üyesi 6'sı tutuklu 20 avukatın 'terör örgütü yöneticiliği' ve 'terör örgütü üyeliği' suçlamalarıyla yargılandığı davada mahkeme kararını açıkladı.

Avukat Selçuk Kozağaçlı'ya 10 yıl 15 ay, Barkın Timtik'e 18 yıl 9 ay, Ebru Timtik ve Özgür Yılmaz'a 13 yıl 6 ay, Behiç Aşçı ve Şükriye Erden 12 yıl hapis cezası verildi.

KOZAĞAÇLI: SİZİ REDDEDİYORUM

Tutuklu Avukat Selçuk Kozağaçlı reddi hakim talebinin ithamlara dayalı olacağını belirtti. Kozağaçlı, “Yargılamada dinlenen tanık beyanlarının, dijital materyal raporunun aslında bir rapor olmadığı, dinlenen tanıkların yalan söylediğinin çok açık olduğu avukatlar tarafından defalarca dile getirildi. Hatta bunlar belgelendi. Siz dün bir ara karar verdiniz ve ‘hazırlık soruşturmasında bu iş bitirildi’ diyerek kendi varlık nedeninizi ortadan kaldırdınız. Bu cesaretsizliğe ve pervasızlığa sahip heyetin yargılama yapması mümkün değil. Bu nedenle sizi reddediyorum” diye konuştu.

Mahkeme başkanına dönerek “Cumhuriyet Savcısı huzurunda hakkınızda suç duyurusunda bulunuyorum” diyen Kozağaçlı, “Adalet Bakanlığı Teftiş Kuruluna ve HSK’ye de suç duyurusunda bulunuyorum. Dilekçe de yazacağım. Devletin erklerinden birine mensup olduğunuzu görüyorum. Ama bunun yargı erki olmadığını görüyorum. Sadece sizi değil, temsil ettiğiniz her şeyi reddediyorum” dedi.

Mahkeme, avukatların esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanlarını sunmaları sırasında tutuklu ve tutuksuz sanıkların dışında avukatların ve ailelerin salona alınmamasına karar verdi.

İTİRAFÇI, SAVCININ ANLATTIKLARINI SÖYLEDİ

ÇHD üyesi 20 avukatın yargılandığı İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosyada itirafçı B.E.’nin soruşturma savcısı tarafından kendisine gösterilen dijital materyal içeriklerinden öğrendiklerini doğrudan bilgi sahibi gibi anlattığı ortaya çıktı.

3 Aralık 2018 tarihli duruşmada itirafçı B.E.’nin savcılıkça kendisine gösterilen belgelerde geçen ve daha önceki ifadelerinde yer vermediği olayları yaşamış gibi anlatması üzerine avukatlar anlatımların kaynağının belirlenmesi için belgelerin dosyaya getirildikten sonra B.E.’nin dinlenmesi talebinde bulundu.

İFADE TUTANAĞI DA GERÇEĞE AYKIRI

B.E.nin duruşmadaki anlatımlarından; bir kısım belgenin soruşturma savcısı tarafından B.E.’ye basılı ve dijital ortamda gösterildiği ve B.E. tarafından yapılmamış olan yazışmaların yorumlatıldığı belgelerin asıllarının ve kopyalarının dosyada olmadığı anlaşıldı.

İNCELEME TUTANAĞINDA ‘SAHTECİLİK’ ŞÜPHESİ

Soruşturma savcısı tarafından itirafçı B.E.’ye gösterilen belgelerin müdafi avukatlarca dosyaya getirtilerek incelenmesine olanak tanınması talebi ise İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesince reddedildi.

Dosyayı takip eden avukatlar, böyle bir olayla ilk kez karşılaştıklarını, dosyada olmayan belgeleri anlatması için savcılıkça itirafçı B.E.’nin kullanılmasının kabul edilemez olduğunu beyan ettiler.

Mahkemenin talepleri ret gerekçesi ise dosyadaki dijital raporun yeterli olduğuydu. Avukatlarca yapılan İncelemede dosyada B.E.’nin incelediği belgelere dair bir dijital rapor olmadığı mahkemenin uzman olmayan 2 polis tarafından hazırlanan inceleme tutanağına dayandığı anlaşıldı.

Avukatlar,  inceleme tutanağının ciddi şekilde sahtecilik şüphesi içerdiğini öne sürdü. Avukatlar raporun ilk sayfasında yer alan incelenen materyal bilgisini içeren sayfanın raporun devamı ile uyuşmaması ve atılan imzaların birbirinden farklı olması nedeniyle bu sayfanın sonradan eklendiğini düşündüklerini belirttiler.

AVUKATLAR 56 GÜNDÜR AÇLIK GREVİNDE

2017’nin Eylül-Ekim aylarında tutuklanan ÇHD ve HHB üyesi 17 avukat, bir yıl sonra hakim karşısına çıktıkları ilk duruşmada tahliye edilmiş ancak serbest bırakılmalarının üzerinden 24 saat geçmeden savcının itirazı üzerine haklarında yakalama kararı çıkarılmıştı.

ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın yanı sıra Ahmet Mandacı, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal, Behiç Aşçı, Engin Gökoğlu tekrar tutuklanmıştı. Daha sonra Mandacı ‘ev hapsi’ kararı ile tahliye edilmişti.

Bu yıl Türkiye’deki tutuklu avukatlara ithaf edilen 24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü’nde ise cezaevlerinde tutulan avukatlar açlık grevi eylemine başlamıştı.

‘Hukuksuzluklara dikkat çekmek ve adaletsizliği teşhir etmek’ için açlık grevine başladıklarını duyuran ÇHD ve HHB üyesi avukatlar Selçuk Kozağaçlı, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal, Behiç Aşçı ve Engin Gökoğlu’nun eylemi 55’inci gününde sürüyor.

Ayrıca Engin Gökoğlu’nun eşi Meral Yıldırım Gökoğlu ise tutuklu avukatlara destek amacıyla başladığı açlık grevi eyleminin 42’inci gününde.

Diğer yandan 26 Şubat’ta İdil Kültür Merkezi’ne yapılan polis operasyonunda gözaltına alınıp, ardından da tutuklanan avukat Barkın Timtik de açlık grevindeki bir diğer isim.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.