Beşiktaş Başkanı Hasan Arat, T24'ün düzenlediği konferansta bazı açıklamalarda bulundu. Arat, Galatasaray'a yönelik sponsorluk göndermesinde bulundu.
''YANLIŞTAN VAZGEÇTİ AMA OLAN OLDU''
Galatasaray'ın tartışılan sponsorluğuna gönderme yapan Arat, "Beşiktaş'ın sponsorları son derece itibarlıdır. Bu işleri çok ciddiye almak lazım. Türkiye bu konuyu yeni yaşadı. Sponsorluk imzalamasını yapan kulüp hemen vazgeçti, yanlıştan vazgeçti fakat olan oldu. Kulüpler bu yönetimleri yaparken çok dikkat etmeliler. Birbirlerine laf söylerken dikkat etmeliler. Ben eğitimliyim, şu okuldan mezun oldum, ayrıcalıklıyım diye Türkiye'de dolaşamazsınız. Bu kimliği taşıyan herkes ayrıcalıklıdır," ifadelerini kullandı.
''KİMSENİN SESİ ÇIKMIYOR''
Açıklamasını sürdüren Hasan Arat, "Bu dilden, bu kişilerin vazgeçmesi lazım. O zaman çok sertliğe doğru gider ve taraftalar arasında sertlik çıkar. Bu şekilde devam ederse camialar karşılık verir. Benim okulum var, senin yok, ben şuradan mezunum, senin sponsorluğun öyle, ben şöyleyim vs. Bunlara gerek yok. Bugün Türkiye'deki en büyük skandal sponsorluk olmuştur bundan iki hafta önce. Kimsenin sesi çıkmıyor. Herkes çıt. Konuşmak zorundasınız. Gazeteciler de yazamıyor. Para alınıyor, bitiyor, ondan sonra vazgeçtik yanlış kişiymiş deniyor; bu söz konusu olamaz. Yok öyle şey. O zaman haksız rekabetle başlanıyor." ifadelerini kullandı.
Beşiktaş Başkanı Hasan Arat'ın diğer ifadeleri şu şekilde:
"Beşiktaşlı, toplumsal olaylara çok duyarlı. Bu bir tutku, bu tutku evde başlıyor, sosyal hayatınızda başlıyor, arsalarda başlıyor. Gündemin en önemli hacmini futbol sağlıyor. Bu çok kompleks bir yapı. Bu yapıda kulüplerin içinden yetişmiş, iş dünyasından gelenlerin hırpalanmayacağı bir düzenin oluşmasında fayda var."
"Tüm kurullarda kadın üye mecburiyeti getirmiş. Türkiye'de herkes eşitlikten bahsediyor ama kadının yerinin olması gerektiği gibi kurallarının da değiştirmeye adım atmıyorlar. Biz Beşiktaş olarak devrim yaptığımızı düşünüyorum. Kadın üyenin, bir yönetim kurulunu nasıl değiştirdiğini şu an yaşıyoruz, son derece güzel bir şey. Futbol asla futbol değildir. 26 Ağustos'ta Afyon'da Kocatepe'ye çıktım, bunu yapan ilk başkan benmişim. Çocuklara İnönü'yü, Atatürk'ü, Beşiktaş'ı, milli mücadeleyi anlattım."
"Şu an takımları ayrıştırmaya çalışıyorlar. Bu çok tehlikeli bir şey. Kulüplerin yapacak çok şeyi var ve buna devam etmesi lazım. Türk sporuna baktığınızda medya manşete futbolu taşıyor. Ben kulüp yönetimi kadar istediğim kadar farklı alanlardaki hayallerimi söyleyeyim, manşete taşınmaz. Bir futbol transferi adı vereyim, hemen manşete taşınır."
"Spor medyasının futbol kanadını izleyince çok şaşırabilirsiniz. Medya, konvansiyonel gücünü kaybetti. Kulüpler kendi medyasını yaratmaya başlıyor. Kimi, kendi taraftarlarına mesaj vermek için yan sosyal medyasını yaratıyor. Biz, kendi taraftarımıza kendi sosyal medya hesabımızdan, internet sitemizden vermeye başladık. Ama bu değişimin sancıları çok ağır."
''Türkiye'de futbolu siyasete bulaştırmamamız lazım. Türkiye'de laik, demokratik kulüpler önemlidir. Türkiye'de her şeyden önce idarecilerin yapısının ve dilinin değişmesi lazım. Spor basının, her türlü eleştiriyi yapmakla birlikte, dikkatli bir şekilde, insanları ahlaken incitmeden her türlü eleştiriyi yapmalarına itirazım yok ama öyle bir an geliyor ki insanları 'idarecilik yapmayın' diye korkutuyorlar."
"Hayalim, buradan alnı açık bir şekilde ayrılmak. Beşiktaş'ın değerlerini yeni nesillere aktarabilmek, benim için en önemli mirası. Sadece kupa miras değildir, felsefeyi yaşatabilmektir. Kulüp Başkanlığı, devamlı tutunabileceğiniz bir güç olmamalı. Ayrılırken belli bir mirasınız olmalı. Benim hayalim çok güzel bir Türkiye'nin olması. Bu vatan bana çok şey verdi. Vatanım için her türlü çalışmaya devam edeceğim. Kulüp Başkanı olmak zorunda değilsiniz, giderim vakıflarımızda çalışırım, yardım işleri yaparım. Önemli bir pozisyonda olmak zorunda değilsiniz. Toplumun o kadar çok ihtiyacı var ki, kitapla uğraşırsınız, bilgisayarla uğraşırsınız... Bu ülkenin refah, demokratik bir ülke olması hayalim senelerdir devam ediyor. Ve toplumla ilişkimi bu şekilde sürdürmek istiyorum."