Hayat üzerine diyaloglar ya da devrimci bir rapsodi

Alt başlığı ''Hayat Üzerine Konuşmalar’ olan ''İnziva Diyalogları’ adlı kitap, iki uzun yol arkadaşından, iki dava adamından, iki devrimciden Türkiye’ye, 70’lerin fırtına kuşağına gönderdikleri bir selam gibi duruyor...

Alt başlığı ''Hayat Üzerine Konuşmalar’ olan ''İnziva Diyalogları’ adlı kitap, iki uzun yol arkadaşından, iki dava adamından, iki devrimciden Türkiye’ye, 70’lerin fırtına kuşağına gönderdikleri bir selam gibi duruyor raflarda..

Note Bene Yayınları’ndan çıkan, “İnziva Diyalogları / Hayat Üzerine Konuşmalar'' kitabı, okuyuculardan gördüğü büyük ilgi sonucu kısa sürede üçüncü baskıya ulaştı.

Kitap, 70 kuşağına, “o şarabi eşkıyalara'', kendilerini bu ülkeye ve bu halka, o kadim eşitlik ve özgürlük davasına karşılıksız adayan kadın ve erkek delikanlılara bir saygı duruşu.. 

Kitabın kahramanı 78 kuşağından bir devrimci... Kişisel serüvenine 34 yıl boyunca mücadele ettiği ve sonunda yendiği ''deliliği’ de eklemiş bir kavga adamı.. Uzun süren bir “inziva'' döneminin sonunda yeniden doğan bir asi... O kuşağın bütün mensupları gibi mücadelenin güzelliğini, coşkusunu, mutluluğunu, heyecanını, cesaretini ve edebiyatını yaşadığı gibi, korkularını, kuşkularını, tereddütlerini ve acılarını da ruhunun dibine kadar yaşayan bir entelektüel. 

Bu kitap, zaferi de yenilgileri de gören, kaybetmeyi olduğu gibi kazanmayı da bilen, işkenceyi de hapisliği de tanıyan, sevinçlerini ve hayal kırıklıklarını ruhunun derinliklerinde yaşayan bir kuşağın, daha doğrusu farklı bir "insan türünün" hikayesi. Meçhul bir militanın serveni... 

Bu topraklarda Celali isyanlarından beri kurulu düzene karşı en büyük başkaldırının öznesi olan 1970 kuşağından iki devrimcinin iç dünyalarının bir dışa vurumu niteliğindeki kitap; memleket ve solun halleri üzerine tartışma ve görüşlerden oluşuyor.

DELİLİĞE ÖVGÜ

Cengiz Türüdü’düden söz ediyoruz. Türüdü, 78 kuşağından bir ''Mülkiyeli’. Bu kuşak için mühürlenmiş bir zamanı tarif eden 12 Eylül 1980 darbesinin hem muhataplarından hem de mağdurlarından. Mücadele, kavga, çatışma, yoğun okumalar, edebiyat, işkence, cezaevi, ve acıların eşlik ettiği hikâyesine bir de ''delilik’ eklenmiş. Öyle ki, 34 yıl boyunca mücadele ettiği ve sonunda yendiği hastalığı ile o mühürlenmiş zamanı da kırmış. 

Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden yoldaşı Naim Kandemir’le memleket üzerine yaptıkları uzun sohbetler, Türüdü’nün izniyle önce internet ortamında paylaşılmış. Şimdi de “İnziva Diyalogları / Hayat üzerine Konuşmalar'' adıyla “vicdanını yitirmeyenlere'' adanarak kitaplaşmış.

1959 Giresun ili Çal Köyü’de dünyaya gelen Cengiz Türüdü, 1978’te Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girmiş. Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne ''Kurtuluş Sosyalist Dergi’ etrafında birleşen gruba mensup biri, yani ''Kurtuluşçu’ olarak gelmiş. Eylemlere katılmış, savaşmış ve o kuşağın çoğunluğu gibi çok okumuş. 12 Eylül darbesinden sonra günde 8 ila 12 saate kadar çıkarmış okumalarını. 

Bundan sonrası hapishane, işkence ve akıl hastanesine düşme yılları. Şizofreni teşhisi konulmuş, konuşamamış bu yıllarda, dahası okuyamamış ve bu kalpsiz dünyanın dünyanın gerçekliğinden kopmuş. Öyle ki, 16 yıl evden dışarı çıkmamış. Cengiz Türüdü “Toplamda 7 yıl düzensiz, 27 yıl düzenli olmak üzere tam 34 yıl tedavi gördüm ve 34 yılın sonunda tekrar kendim oldum'' diye tarif ediyor o dönemi.

RAPSODİNİN ÖTEKİ UCUNDAKİ ADAM 

Naim Kandemir de bir 78’li.  O da1976 yılında dört arkadaşıyla “Karadeniz Dev-Genç’in kapısını çalmış. Cengiz Türüdü’yle Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde (Mülkiye) tanışıp arkadaş olmuşlar. Şiir ve anlatı kitapları var. Kandemir, “Biz, hatırlama ve hatırlatma takıntısı olan bir kuşağın çocuklarıyız. Cengiz’le bu diyaloglarda biraz da unuttuklarımızın sağlamasını da yapmaya çalıştık'' diyor.

Kitap, Dr. M. Sezai Berber’in kitap ve Türüdü üzerine yazdığı bir yazısı ve son kanun hükmünde kararname (KHK) ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden ihraç edilenler arasında yer alan Prof. Dr. Ahmet Haşim Köse’nin, “Devrimci bir rapsodi'' başlıklı yazısı ile başlıyor. Prof. Dr. Ahmet Haşim Köse, arkadaşı Cengiz Türüdü’nün inzivasını şöyle değerlendiriyor: 

“Bu bir inziva mı? Biçimsel açıdan belki öyle. Ama öyle bir uzaklaşma ki her şeyin içinde olduğunu sananlara ''körlüğü’ hatırlatan cinsten bir uzak duruş bu. Öyle bir uzaklaşma ki, her şeyin içinde olduğunu sananların unuttuklarını hatırlatan bir bellek, bir entelektüel kapasite. Buna sahip olanlar bu iki dost gibi ya deli, ya gerçek devrimcidirler.''

''İnziva Diyalogları’  Cengiz Türüdü, yoldaşı Naim Kandemir’in sorularını yanıtlıyor, onunla konuşuyor. Naim Kandemir de, Cengiz Türüdü ile tartışıyor, kendi görüşlerini anlatıyor, onunla paylaşıyor. İşte bu özgün kitap söz konusu diyaloglardan oluşuyor.

Nota Bene yayınlarından çıkan bu kitap, hatırlamanın ve elbette hatırlatmanın yolunda uzun bir yürüyüşe çıkmak isteyen ''vicdanını yitirmeyenleri’ kitapçılarda bekliyor. Eğer o fırtına kuşağının, 78’lilerin nasıl insanlar olduğunu merak ediyorsanız, bu kitap size büyük bir fırsat sunuyor. 

Nota Bene Yayınları, Şubat 2017, İstanbul, 198 s.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

ABC Kitap Haberleri

Her insan öldürür sevdiğini!
Polisiye edebiyat mercek altında
Bülent Arınç’ın yeni kitabı
Nadir Kitap ve kitantik’e erişim engeli
Demirtaş'ın Leylan'ı şimdi D&R raflarında