İstanbul'un Küçükçekmece ilçesinde, sokak hayvanlarına yönelik besleme ve tedavi faaliyetleri nedeniyle şiddetli bir saldırıya uğrayan iki kız kardeş, yaşadıkları travmanın yanı sıra adalet arayışını sürdürüyor. Olay, 24 Temmuz Çarşamba günü öğle saatlerinde Küçükçekmece Cumhuriyet Mahallesi'nde, 5 katlı bir apartmanın giriş katında meydana geldi.
Nilgün ve Nilüfer Tanca kardeşler, 18 yıldır aynı evde yaşadıkları aileleriyle birlikte, yaralı kedilere bakım yaparak onları sahiplendiriyordu. Ancak, kedilerin apartmanda beslenmesinden rahatsızlık duyan komşularıyla aralarındaki gerilim giderek büyüdü. Tanca kardeşlerle komşuları arasındaki tartışmalar, sonunda fiziksel bir çatışmaya dönüştü.
Saldırı günü, apartmanın kapı komşusu olan Yavuz H. ve oğlu Berkay H., kedilerin beslenmesine karşı çıktılar ve binada kokuya neden olduğunu iddia ederek tartışmaya dahil oldular. Tartışmanın büyümesiyle, Yavuz H. ve oğlu Berkay H., Nilgün ve Nilüfer Tanca kardeşlere tekme ve yumruklarla saldırdı. Olayın sonucunda, iki kız kardeş bayıldı ve ciddi şekilde yaralandı.
İhbar üzerine polis ve sağlık ekipleri hızla olay yerine intikal etti. Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, saldırganları gözaltına alarak karakola götürdü. Yaralı kardeşler ambulansla Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Tedavi sürecinde, Nilgün Tanca'nın sol elmacık kemiğinde kırıklar oluştuğu ve gözünde görme kaybı yaşandığı tespit edildi.
Saldırı sonrası, Tanca kardeşler darp raporu alarak kapı komşularından şikayetçi oldular. Ancak, baba ve oğlu savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. Şu anda, saldırganlar tarafından tehditler almaya devam eden Nilüfer Tanca, yaşadıkları durumu şöyle anlattı:
"Yüzümüze darp aldığımız için kendimizden geçmişiz. O an film koptu, ben hiç hatırlamıyorum. Kimsenin canı yanmasın. Ne olur devletimiz bizlere sahip çıksın. Bu insanlar hala bizi ölümle tehdit ediyorlar. Bizim üzerimize benzin döküp yakmakla tehdit ediyorlar. Ne olur adalet istiyoruz. Benim 75 yaşında annem, 78 yaşında babam dışarı çıkamıyor. Şu an uzaklaştırma kararı çıkartılıyor. Ne olur bizleri devletimiz korusun. Çok zor durumdayız. Yani yalnız suçumuz hayvan sevmek, başka hiçbir şey yapmak değil. Sahiplendiriyoruz, tek şeyimiz bu. Başka hiçbir şey yapmıyoruz. Hiç kimseyi rahatsız etmeden bu masum canlara bahçemizin köşesinde bakıyoruz."
Olayla ilgili soruşturma sürüyor ve yetkililerin bu durumu ciddiyetle ele alması bekleniyor. Hayvanseverler ve toplum, adaletin sağlanmasını ve benzer vakaların önlenmesini talep ediyor.