HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı. 'Demokratik Cumhuriyet' vurgusu yapılan mesajda, "Cumhuriyetin 100’üncü yılına doğru giderken Demokratik Cumhuriyeti var etmek hepimizin görevidir. HDP olarak Demokratik Anayasa, özgür yurttaş ve evrensel hukuk temelinde Cumhuriyeti demokratikleştirmek için mücadelemizi büyüterek sürdüreceğimizi tüm Türkiye halkları ile bir kez daha paylaşıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
HDP Eş Genel Başkanları Buldan ve Temelli, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla yaptıkları ortak yazılı açıklamada Türkiye'nin, geride bıraktığı 96 yılın bakiyesi olarak bugün çok ciddi yapısal krizlerle karşı karşıya olduğu görüşü dile getirildi.
Mesajda şu ifadeler kullanıldı:
"Türkiye, geride bıraktığı 96 yılın bakiyesi olarak bugün çok ciddi yapısal krizlerle karşı karşıyadır. 1920 Meclisinin çoğulcu karakterinden ve 1921 Anayasasının demokratik ruhundan koparak İttihatçı aklın tekçi yönetim anlayışlarına sıkışmanın sonuçları bugün geçmişten çok daha toplumsal, siyasi ve iktisadi sorunların kaynağını oluşturmaktadır.
Demokratik siyasetin apoletli ya da apoletsiz şekilde vesayet altında tutulması, toplumsal kimliklerin hak arayışlarına karşı ceberut devlet aklının her daim devrede olması ve iktisadi krizin yükünün emekçilere ve yoksullara havale edilmeye çalışılması yapısal krizlerin mevcut görünümleridir.
Ulusal ve inanç kimliklerinin hak taleplerini ret ve inkar eden, kadın özgürlük mücadelesini geriye itmek isteyen, ekolojik yıkımı hızlandıran politikaları devreye koyan mevcut iktidar anlayışı, Türkiye halklarına, Demokratik Cumhuriyete her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğunu kanıtlarcasına işlemektedir. Cumhuriyet’in 96’ncı kuruluş yıl dönümünde Cizre’ye kayyım atanması, şimdiye kadar 4 milyona yakın insanın iradesinin yok sayılarak 19 belediyenin gasp edilmesi, cumhuriyeti demokratikleştirmenin zaruretini ortaya koymaktadır.
"Türkiye halklarının demokrasi, barış ve adalete ihtiyacı var"
Her ne kadar bugünün iktidar sahipleri konumlarını kaybetmemek için zehirli dillerinde ve savaş politikalarında ısrar etseler de, Türkiye halklarının daha fazla düşmana, ötekiye ve yersiz tehdit algılarına değil; daha fazla dosta, birlikte yaşam iradesine, demokrasi, barış ve adalete ihtiyacı var.
96 yılını geride bırakan Cumhuriyet gerçekliğine karşı geçmişiyle yüzleşmiş, toplumsal barışını tesis etmiş ve tekçilik yerine çoklukları esas alan Demokratik Cumhuriyet seçeneği kaçınılmaz bir tercih olarak önümüzde durmaktadır.
Cumhuriyetin 100’üncü yılına doğru giderken Demokratik Cumhuriyeti var etmek hepimizin görevidir. HDP olarak Demokratik Anayasa, özgür yurttaş ve evrensel hukuk temelinde Cumhuriyeti demokratikleştirmek için mücadelemizi büyüterek sürdüreceğimizi tüm Türkiye halkları ile bir kez daha paylaşıyoruz."