TÜRKSAT 3A, TÜRKSAT 4A, TÜRKSAT 4B haberleşme uyduları; ve diğer birçok Türkiye haberleşme uydusu şu an uzay boşluğunda Dünya’ya bağlı olarak sallanıyor. Bu tür uydular hem askeri hem de haberleşme gibi görevlerde kullanılabiliyor. Özellikle de son dönemlerde artan jeopolitik riskler nedeniyle çoğu uydunun askeri amaçla kullanıldığını söylemek mümkün. Yeni atılan uydular da bu altyapıyı güçlendirme amacı taşıyor.
Türkiye tarafından atılan GÖKTÜRK-1, GÖKTÜRK-2 ve RASAT uyduları daha çok gözlem için kullanılıyor. Türkiye’nin bölgedeki eli kolu olacak uydular, aynı zamanda diğer uzay operasyonlarını da destekleyecek. Türkiye ilk başarılı uydu yerleştirme projesini 10 Ağustos 1994 tarihinde gerçekleştirdi.
SpaceX’in Cape Canevral’daki tesisleri üzerinden fırlatılması düşünülen uydular aynı zamanda Falcon 9 roketi tercih edecek. Bu sayede maliyetin biraz daha düşük olacağı söylenebilir. TÜRKSAT 5A buradan fırlatılarak Türkiye’nin 7’nci uydusu olacak. Fransa’da yapımı devam eden uydu, hemen hemen hazır. 30 Kasım’da uydunun tamamen fırlatılması ve yörüngeye oturtulması planlanıyor.
Haberleşme alanı dikkate alındığında; Avrupa ve Afrika’nın tamamı ile birlikte Asya’nın önemli bir bölümünde haberleşme sağlanabilecek. Üstelik bunun için çok özel bileşenler kullanılmasına gerek de kalmayacak. Tasarlanan ve fırlatılan tüm uydular yaklaşık 7 yıl civarında bir ömre sahip oluyor. Elbette bu süre bazen kısalırken bazen de artabilir. Sizce Türkiye’nin uzay alanındaki çalışmaları yeterli mi? Düşüncelerinizi yorumlar bölümünden bizlerle paylaşabilirsiniz.