HRW'nin yeni raporu, savaşın taraflarının kadınlar, kız çocukları ve erkekleri cinsel şiddet, zorla evlendirme ve çocuk yaşta evlendirme gibi ağır insan hakları ihlallerine maruz bıraktığını ortaya koydu. Raporda, bu şiddet vakalarının çoğunun RSF üyeleri tarafından gerçekleştirildiği vurgulanıyor.
HRW'nin raporuna göre, savaşan taraflar 9 yaşından 60 yaşına kadar kadın ve kız çocuklarını yaygın cinsel şiddete, toplu cinsel istismara, zorla evlendirmeye ve çocuk yaşta evlendirmeye maruz bırakmıştır. Erkekler ve oğlan çocukları da cinsel şiddet mağduru olmuştur. Raporda, bu cinsel şiddetlerin sağlık üzerindeki etkileri ve hayatta kalanların yaşadığı zorluklar detaylandırılmıştır. Ayrıca, sağlık hizmetlerine, sağlık çalışanlarına ve yerel müdahale ekiplerine yönelik saldırılar, sivillerin hareketlerine getirilen kısıtlamalar, yoğun çatışma bölgelerinde devam eden savaş ve yardımın kasıtlı olarak engellenmesi nedeniyle acil sağlık hizmetleri, psikososyal destek ve diğer hizmetlerdeki eksiklikler vurgulanmaktadır.
HRW, raporun hazırlanması sürecinde aralarında sağlık çalışanları, danışmanlar, avukatlar ve acil müdahale ekiplerinin bulunduğu 42 kişiyle görüşmüştür. Bu kişiler, cinsel şiddet mağdurlarına doğrudan tıbbi bakım ve psikososyal destek sağladıklarını belirtmiş, Nisan 2023 ile Şubat 2024 arasında toplam 262 mağdura hizmet verdiklerini ifade etmişlerdir.
Raporda, cinsel istismar suçunu işleyenlerin çoğunluğunun RSF üyeleri olduğu belirtilmiştir. HRW'ye göre, RSF'nin Hartum'un yerleşim bölgelerindeki kontrolü nedeniyle, çatışmayla bağlantılı cinsel şiddet vakalarının büyük çoğunluğu RSF üyelerine atfedilmiştir. SAF üyelerine atfedilen olay sayısı daha azdır. Özellikle Ocak 2024'te Omdurman'ın bazı bölgelerinin kontrolünün SAF'a geçmesinden sonra, Kuzey Hartum ve Omdurman'daki yüksek düzeyde cinsel şiddet dikkat çekmiştir.
Güvenlik nedeniyle adı açıklanmayan bir doktor, 40 cinsel istismar mağduruyla ilgilendiğini belirterek, "Cinsel istismara uğramış ve 3 aylık hamile olduğunu yeni öğrenen bir mağdurla konuştum. Travma geçirmişti ve ailesinin nasıl tepki vereceğinden korkuyordu. Bana, 'Durumumu öğrenirlerse beni öldürürler' dedi" şeklinde bir açıklamada bulunmuştur.