Huawei MatePad Pro tablet, 6.5mm kalınlıkta yaklaşık 609 gram ağırlıkta. Köşelerden yumuşatılmış hatları, dışa doğru hafif çıkıntılı tasarlanan çoklu kamera sistemi ve Huawei Sound teknolojisinin kullanıldığı hoparlörleri var.
İster dikey, isterseniz de yatay olarak kullanın. İster bir elektronik kitap okuyun, ister oyun oynayın, isterseniz de Huawei kalemle bir toplantıda notlar alın, bir seyahat esnasındaki vakitlerinizi değerlendirmek adına çizimler yapın, arkadaşlarınızla paylaşın...
Tabletlerin günümüzde "taşınabilir PC" formunu yakalayabildiklerini söyleyebiliriz. Bu noktada, Huawei'nin güncel hamleleri de fazlasıyla önemli.
MatePad Pro, tam 12.6 inç ekran boyutuna sahip. Neredeyse bir laptop ekranı kadar büyük. Güzel olan bir diğer nokta ise, 120Hz tazeleme değerinin sunuluyor olması. Yani yalnızca büyük görüntü değil, aynı zamanda o görüntünün net ve akıcı detaylarla sunulması da hedefleniyor.
Sunulan renkler, gerçek hayattaki renklerle neredeyse aynı tonlarda. Bu, dijital ortamda tasarımlar gerçekleştiren, fotoğraf ve video işleriyle uğraşan profesyoneller için önemli aslında.
OLED teknolojisinin kullanıldığı bu ekran, 2560 x 1600 çözünürlük, 600 nit parlaklık değeri ve 1ms'den daha az tepki süresi sunarak "premium deneyim" sağlıyor diyebiliriz.
Tabletimizde yer verilen ve beğeni toplayacağını düşündüğümüz bir diğer özellik ise, Always on Display özelliği. Evet, bunu genellikle akıllı telefonlarda görüyorduk. Huawei, tablet tarafında da daha az pil tüketimi ve daha kolay kullanım için bu detayı es geçmemiş. Saat, tarih ve pil detayı gibi bilgileri görebilir, sunulan görsel seçenekler arasından tercih yapabilir, hatta kendi fotoğraflarımızı kullanarak da kişiselleştirmeler yapabiliriz.
Bu detayları bir tablette kolay kolay göremediğimizi de belirtelim. Hani "Fark yaratıyor" derler ya, işte bu deyimi MatePad Pro için kullanabiliriz.
Huawei'nin Kirin 9000E işlemci
5nm üretim süreciyle hazırlanan bu işlemci, 3.13 GHz çalışma hızına kadar erişebiliyor. Ayrıca, bu tablette Mali-G78 GPU da var. 24 çekirdekli bu GPU, ilk kez tanıtıldığı 2020 yılında, "Bir Huawei cihazda yer alan en güçlü GPU" olarak lanse edilmişti.
Bu detaylara ek olarak, tabletimizde 8GB RAM ve 256GB dahili depolama değerleri mevcut.
Kısacası, amiral gemisi statüsünde bir tabletle karşı karşıyayız.
MatePad Pro tablet, Huawei'nin yeni Harmony OS 3 mobil işletim sistemiyle geliyor. Akıcı bir arayüz var. Ön yüklü olarak pek çok işe yarar uygulama sunuluyor ve istenirse dahası için Huawei AppGallery'ye gidilebiliyor. Burada yerli ve yabancı pek çok oyun ve uygulama var. Hatta yerli bankaların resmi uygulamaları da mevcut.
"Bu cihazda Android oyun ve uygulamaları çalışıyor mu?" diye soruyorsanız, cevabımız "evet, çalışıyor" olacaktır. Zira cihaz, Android tabanlı bir sisteme sahip. İster uygulama mağazasından, isterseniz de uygulama ve oyunların resmi websitelerinden APK dosyalarını da indirebilirsiniz.
Bunlara ek olarak, Huawei uygulama mağazasındaki GSpace adı verilen uygulamayı da kurabilirsiniz. Böylelikle Gmail'den Google Haritalar'a, YouTube'dan Instagram'a kadar en popüler uygulamaları da tabletinizde kullanabilirsiniz.
Huawei, bu ürününde sıvı soğutma sistemini kullanıyor. Böylelikle uzun süreli deneyimlerde, yüksek işlemci gücü gerektiren uygulamaların çalıştırılma süreçlerinde de aşırı ısınma faktörüyle karşılaşmadık.
Tabii büyük bir ekran, güçlü teknik detaylar ve sıvı soğutma sistemini bir arada düşündüğümüzde, bu cihazda aynı anda birden fazla uygulamayı da iyi performansla çalıştırabilir ve zamandan tasarruf edebilirsiniz. Örneğin, ekranın bir köşesinde not alırken diğer köşesinde de YouTube'da sevdiğiniz videoları takip edebiliyorsunuz.
Bluetooth 5.2 ve Wi-Fi 6
Böylelikle gerçek kablosuz kulaklığınızı saniyeler içinde cihazınızla eşleştirebilirsiniz. Kullanım deneyiminizi geliştirmek için bu sürece kablosuz klavye ve mouse'u da dahil edebilirsiniz.
Wi-Fi 6, uyumlu bir internet altyapınız olması durumunda yüksek boyutlu dosyaların kısa sürede indirilebilmesi ve yüksek çözünürlüklü videolar gibi içeriklerin kesintisiz izlenebilmesi için önemli. Tabii hem okul hem de iş dünyasında ihtiyaçlara göre örnekler çoğaltılabilir.
Tabii Super Cihaz özelliğini de unutmamak gerekiyor. Bu özelliği aktifleştirdiğinizde, uyumlu Huawei tablet, akıllı saat ve telefon gibi cihazlar arasında takılma olmadan ekran geçişleri sağlayabiliyorsunuz. Telefonda izlemeye başladığınız bir diziyi, kaldığı yerden tabletten sürdürebilirsiniz örneğin.
Çoklu ekran iş birliği, dosyaların sürükle bırak yöntemiyle kablosuz olarak farklı cihaza aktarılması ve görüntülü görüşmelerin aktarılabilmesi için Huawei Share özelliğinin de yerli yerlinde olduğunu söylemeliyiz.
Peki veri depolanması ve istenen her noktada güvenle erişim konusu ne olacak? Burada da Huawei'nin bulut depolama servisini kullanabileceğinizi hatırlatalım.
Tabletimiz 10050mAh pille geliyor. Bu pil, 40w Huawei SuperCharge teknolojisine sahip ve uyumlu adaptör, ürünün kutusunda geliyor.
Bunlara ek olarak, tabletimizde kablosuz hızlı şarj ve ters şarj gibi işe yarar, hatta yeri geldiğinde hayat kurtarabilecek şarj özellikleri de bulunuyor.
Ürün, tek şarj ile gündelik kullanımda 1 iş gününü geride bırakmanıza yardımcı olacaktır. Şarj adaptörü ufak boyutlarda olduğu için yanınızda rahatlıkla taşıyabilir, ihtiyaç duyduğunuzda da kısa süreli şarj işlemleriyle ekstradan saatlerce kullanım imkânı elde edebilirsiniz.
Huawei de bunun farkında. Bu ürün, Huawei'nin bluetooth klavyesiyle ve yeni nesil kalemiyle de kullanılabiliyor.
Örneğin, şu an elimizde Huawei M-Pencil 2022 var. Bu kalemle ekran kapalı olsa bile kısa sürede açıp hızlı notlar alabilir, ekranda belirlediğiniz bölgeden ekran görüntüsü alarak düzenlemeler yapabilir, basit çizimler yapabilir, hatta gelişmiş karikatür ve tasarımlar üzerine çalışmalar yapabilirsiniz.
Bu yeni kalem, kutuda şeffaf ucu takılı olarak geliyor. Bu, önceki kaleme kıyasla daha iyi bir çözüm aslında. Zira şeffaf uç, çizim yaptığınız süreçte, uc kısımdaki çizim alanını daha iyi görebilmenize imkân sunuyor. Tabii isterseniz ucu değiştirebilirsiniz de.
Bu kalemle şöyle bir özelliği de deneyimleyebiliyorsunuz. Diyelim ki bir tasarım üzerinde çalışıyorsunuz ve bir renk tonu çok hoşunuza gitti. O renk tonunu kopyalayarak farklı bir projede de kullanabiliyorsunuz. Şahsen ben, bu tip hamleleri PC'de sürekli yapıyorum. Tablet tarafında da olması sevindirici.