Beşiktaş Kulübü İkinci Başkanı Hüseyin Yücel, Trendyol Süper Lig'in 7. haftasında Kayserispor'a karşı 3-0 kazandıkları maç sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, Yücel, hem hakemler hem de futbol camiası hakkında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Yücel, hakemlere yönelik psikolojik baskının kabul edilemez olduğunu belirterek, "Futbolun tüm paydaşlarına sesleniyorum. Hakemleri lütfen töhmet altında bırakmayın," dedi. Hakemlerin, özellikle VAR sisteminin devreye girmesiyle birlikte, dikkatli ve adil kararlar vermeleri gerektiğini vurguladı. Kayserispor maçında iki net penaltılarının verilmediğini söyleyen Yücel, "Madem VAR izliyor, o zaman bizim aleyhimize verilen penaltıyı niye iptal etti?" diye sorarak, hakemlerin bu durumu nasıl göz ardı ettiğini sorguladı.
Hakemlerin tehdit edilmesinin son derece tehlikeli bir durum olduğunu ifade eden Yücel, bu tür davranışların spor camiasında ciddi sorunlara yol açabileceğine dikkat çekti. "Bir hakemi tehdit etmek ne demek? Bu tür davranışlar, daha büyük sorunlara yol açabilir. Bizlerin, göz önünde olan spor adamlarının bu tip söylemlere çok dikkat etmesi gerekiyor," diyerek, sporda yaşanabilecek olumsuz sonuçların önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.
Ayrıca, fikstür polemiklerine de değinen Yücel, Beşiktaş’ın bu yılki fikstürünün ciddi bir dezavantaj oluşturduğunu belirtti. Ancak bu durumla ilgili şikayet etmeyeceklerini ifade etti. "Beşiktaş'ın geçmişinde bu tür söylemler asla yoktur. Biz, profesyonel bir kulübüz. Takımımızın oyuncuları ve teknik ekibi, bu işin gerekliliklerini yerine getirmek için ücret alıyorlar," dedi. Yücel, maç yoğunluğunun önceden bilindiğini ve buna hazırlıklı olunması gerektiğini belirtti.
Ajax maçıyla ilgili yorum yaparken, kötü mücadele ettiklerini kabul etti ve "Hiçbir şekilde sağda solda bahanesini aramaya gerek yok," diyerek, takımın performansının eleştirilmesi gerektiğini söyledi. Ancak, önlerinde daha yedi maç olduğunu ve bu maçların telafi fırsatı sunduğunu ifade etti.
Son olarak, birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, Beşiktaş'ın kenetlenmesi gerektiğini ve güzel günlerin yakında geleceğine inandığını belirtti. "Biz, bir aile gibi olmalıyız. Kenetlendiğimizde, Beşiktaş’ı bekleyen güzel günler var," diyerek, kulübün ruhunu ve dayanışmasını öne çıkardı. Bu açıklamalar, Beşiktaş’ın içindeki mücadele ruhunu ve dayanışmayı güçlendirme amacı taşıyor.