İlahiyatçı Cemil Kılıç: Kamuda tarikat savaşları var

İlahiyatçı yazar ve Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmeni Cemil Kılıç, “Tarikat örgütlenmesine” dikkati çekti.

Cemil Kılıç, “Tarikat örgütlenmesine” dikkati çekti, “İktidar bu yapılarla iç içe. Kamu kadroları tarikatlar arasında paylaştırılıyor. Kimileyin bu paylaşımda anlaşmazlıkların yaşandığı oluyor. Kamuda örgütlenme bağlamında tarikatlar arasında bir güç savaşı söz konusu” diye uyardı.

Kılıç, Diyanet’in ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik hutbesine ilişkin eleştirileri ve muhalefet partisi liderleri ile görüşmesi nedeniyle 13 Aralık 2022 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ihraç edilmişti. Kılıç söz konusu kararı “Artık Atatürk’ün memuruyum” diye duyurmuştu. Cumhuriyet’e konuşan Kılıç, Türkiye’de yüz binlerce üyesi bulunan tarikatlar olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:

“Tarikatlar, özellikle FETÖ’den boşalan devlet kurumlarını ele geçirme mücadelesi veriyor”

“Üniversitelerden orduya, MEB’den Sağlık Bakanlığı’na, emniyetten yargıya varıncaya değin örgütlenme içerisinde olan tarikatlar, özellikle FETÖ’den boşalan devlet kurumlarını ele geçirme mücadelesi veriyor. Toplumun büyük bölümünde tarikatlara ve çeşitli dinsel örgütlenmelere karşı çok ciddi bir tepkinin de oluştuğunu gözlemliyoruz. Bu anlamda 15 Temmuz kalkışmasının ardından dinsel yapılanmaların toplumda sempati ve hoş görülme açısından da büyük bir erozyona uğradıkları sosyolojik bir gerçek. Bu gerçeğin söz konusu yapılarda art arda ortaya çıkan taciz ve tecavüz olaylarıyla pekiştiğini görüyoruz.”

"İktidar tarikatlarla iç içe"

“İktidar tarikatlarla iç içe. Onlardan ayrı ve bağımsız davranması neredeyse olanaksız” diyen Kılıç şöyle devam etti:

“İktidar partisinin kadrolarının önemli bir bölümü tarikat üyelerinden oluşuyor. Bu nedenle tarikatların kamuda örgütlenmelerinin doğrudan doğruya iktidarca sağlandığını biliyoruz. Kamu kadroları tarikatlar arasında paylaştırılıyor. Kimileyin bu paylaşımda anlaşmazlıkların yaşandığı oluyor. Kamuda örgütlenme bağlamında tarikatlar arasında bir güç savaşı söz konusu.”

İhraç edilme süreci

Kılıç, ihraç edilme süreciyle ilgili de şu değerlendirmelerde bulundu:

“Ben 23 yıl kamuda görev yaptım ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluş ilkelerine bağlılıktan ödün vermedim. Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi verdim. Öğrencilerime inançları müfredat çerçevesinde öğretirken aklı, bilimi, insanlığın hukuksal evrimini ve bütün çağdaş değerleri kılavuz edindim. Hurafelere, bidatlara, mucize ve keramet anlatılarına, din ve mezhep ayrımcılığına karşı çıktım. Bu tutumum ve çalışmalarım başta sapkın tarikatlar, egemen dinci çevrelerin, gerici ve yandaş basının tepkisine neden oldu. Karalama ve kara çalma kampanyaları başlatıldı. Demeçlerim ve açıklamalarım ahlaksızca çarpıtıldı. Saygınlığıma yönelik suikastlar düzenlendi. Kimi dinci terör örgütlerince basın yayın yoluyla tehdit edildim. Birkaç kez, yolda izde, tanımadığım kişilerce önüme duruldu. Tehdit içerikli sözlerle saldırıya uğradım.

Bütün bu yaşananlar karşısında MEB benden, güvenliğimden ve haklarımdan yana tutum alması gerekirken saldırganların istekleri doğrultusunda davranıp hakkımda hukuksuz soruşturmalar açtı. Aldığım çeşitli cezalar aşama aşama ilerletilip en üst noktaya taşındı. Süreç, ne üzücü ki, benim kamudan çıkarılmamla sonuçlandı.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.