Eliaçık, "Ben dini grupları tanıyorum. Mesela Erdoğan ailesini hanedanlık ilan edip Osmanoğulları Hanedanlığı’nın yerine Erdoğan Hanedanı’nın gelip memleketi bir İslam devleti şeklinde görüp, ‘şeriat kurallarını uyguluyoruz’ diye bir dini şiddet ve diktatörlük dönemi başlayabilir. Laik, seküler, cumhuriyetçi çevreler iyice sindirildiğinde ve akın akın memleketi terk ettiklerinde, ‘hepsine diz çöktürdük’ dedikleri anda bunu yapacaklardır, emin olunuz" görüşünü ifade etti.
Cumhuriyet TV’ye konuşan Eliaçık, hutbede silahlanma çağrısında bulunan imamın suç işlediğinin altını çizerek, şunalrı kaydetti:
“İnsanlara seçimlerde silahlanma çağrısı yapmak açıkça halkı kime düşmanlığa tahrik, silahlı ve eylem ve şiddet çağrısı içermektedir. Bu nedenle bu vatandaş açıkça suç işlemiştir. Bu tür konuşmalar birçok yerden geliyor. AK Parti çevrelerinde özellikle AK Parti’yi destekleyen bazı tarikatlar ve dini gruplar bu seçimleri kendileri için bir varlık yokluk meselesi olarak görüyorlar ve bunu Erdoğan kaybederse Türkiye’de din elden gidecekmiş gibi gösteriyorlar. Korkunç propagandalar yaparak sanki dine karşı bir savaş başlatılmış havası yaratmaya çalışıyorlar ve olayların gidişatından habersiz olan ve alternatif muhalif kaynaklara da pek ulaşma imkanları olmayan saf vatandaşlar bunlardan etkilenebiliyor. Bu tür AK Parti’yi destekleyen dini gruplar içerisinde bu görüşte olanların olduğunu ben biliyorum. Ama bunların sayısı fazla değildir. Bu imamın yapmış olduğu çağrı; AK Parti’ye oy veren ve herhangi bir tarikata, cemaate mensup olmayan, kendi ailesiyle birlikte dindar bir hayat sürmeye çalışan AK Partililerden tepki görmüştür.”
“Şeriatın uygulandığı dini şiddet ve diktatörlük dönemi başlayabilir”
Önümüzdeki seçimlerin kritik önem taşımasının nedenlerini açıklayan Eliaçık, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben dini grupları tanıyorum. Mesela Erdoğan ailesini hanedanlık ilan edip Osmanoğulları Hanedanlığı’nın yerine Erdoğan Hanedanı’nın gelip memleketi bir İslam devleti şeklinde görüp, ‘şeriat kurallarını uyguluyoruz’ diye bir dini şiddet ve diktatörlük dönemi başlayabilir. Laik, seküler, cumhuriyetçi çevreler iyice sindirildiğinde ve akın akın memleketi terk ettiklerinde, ‘hepsine diz çöktürdük’ dedikleri anda bunu yapacaklardır, emin olunuz. Şu anda yapamazlar çünkü yüzde 50’yi geçemediler. Hileyle, oy çalmayla zar zor kendilerini yüze 49.50 gösterdiler. Aslında yenildiler, Türkiye’de var olan potansiyel mevcut iktidara ve Tayyip Erdoğan’a geçit vermedi. Onu istemeyenler şu anda çoğunlukta ama ben gelecek için söylüyorum. İslam dünyasının şu anda bu tür dini oluşumlara karşı direndiği tek yer burası. Taliban Afganistan’ını, İran’ı görüyorsunuz, kendini kazandı ilan eden diktatör, otoriter yönetimlerle idare ediliyorlar. Türkiye de oraya doğru kayıyor. O nedenle bu önümüzdeki seçim çok hayati.”
“Erdoğan’ın kafasında bir İslam Devleti fikri var”
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dair çarpıcı iddaialarda bulunan Eliaçık “Dini grupları tanıyorum, Tayyip Erdoğan da dini grupların içerisinden geliyor, onu da tanıyorum. Onun da kafasında bir İslam Devleti fikri var. Dini grupların ortaya çıkma sebebi bu zaten. Ona ben itiraz ettiğim için, ben de o dini grupların içinden gelen birisi olduğum için, 2003 yılında daha AK Parti iktidara geldiğinin 6. ayında ‘bu islam devleti fikri yanlıştır, Müslüman’ların yapması gereken şey adalet devletidir, demokratik cumhuriyettir’ diye yazdım, dine temellendirdim ama benim görüşüm yaygınlaşmadı. Onlarınki iktidarda oldukları için doğruymuş gibi gelişti, ama aklı başında olan herkes onları terk ediyor. Menfaatçiler, yolunu bulmaya çalışanlar, para peşinde koşanlar, cahiller, bu işlere kafası basmayanlar kalıyor. Bu sevdanın geleceği yok” diye ifade etti.