SCÜ'nün araştırmasına göre, iletişim sektöründe çalışanların yapay zeka kaynaklı iş kaybetme endişesi artıyor. Gazeteciler, reklamcılar ve halkla ilişkiler uzmanları, post-luddism kavramıyla karşılaşıyor, iş gücü ve yapay zeka etkileşimi inceleniyor.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nden (SCÜ) akademisyenlerin yaptığı araştırma, yapay zekanın iş gücü üzerindeki etkilerini inceliyor. Proje kapsamında, yapay zeka teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte işlerini kaybetme korkusu yaşayan bireylerde ortaya çıkan endişe ve tepkilerin incelenmesi amaçlanıyor. Bu bağlamda, "post-luddism" adı verilen bir kavram literatüre kazandırıldı. Post-luddism, geçmişte sanayi devrimlerinde makinelerin işçilerin işlerini almasına karşı gösterilen tepkilere benzer şekilde, yapay zeka teknolojileriyle işini kaybetme korkusu yaşayanların duygusal ve pratik tepkilerini ifade ediyor.
Araştırma ekipleri, özellikle iletişim sektöründe, örneğin gazetecilik, halkla ilişkiler ve reklamcılık gibi alanlarda çalışan bireylerin yapay zeka teknolojilerinin yarattığı iş kaybetme endişelerini derinlemesine inceledi. Yapılan görüşmeler ve anketler sonucunda, gazetecilerin yapay zekadan dolayı işlerini kaybetme korkusunun diğer sektörlere göre daha fazla olduğu belirlendi. Bu bulgular, yapay zeka teknolojilerinin iletişim sektöründeki meslek sahipleri üzerindeki etkilerini anlamak adına önemli bir başlangıç noktası oluşturdu.
Araştırmacılar ayrıca, yapay zeka teknolojilerinin meslek sahipleri üzerindeki etkilerini değerlendirirken, teknolojinin işleri kolaylaştırmasının yanı sıra iş güvenliği ve istihdam üzerindeki potansiyel risklerini de göz önünde bulundurduklarını belirtiyorlar. Post-luddism kavramıyla birlikte, yapay zeka teknolojilerinin meslek sahipleri arasında yarattığı endişe ve tepkilerin daha iyi anlaşılması ve bu konuda daha fazla araştırma yapılması hedefleniyor. Ayrıca, yapay zeka teknolojilerinin meslek sahipleri için bir fırsatlar ve tehditler dengesi oluşturduğu ve bu teknolojilere uyum sağlamanın önemli olduğu vurgulanıyor.