Başbuğ, “Bu suç duyurularına itibar etmiyorum. Bu inançla da, bu suç duyurularına karşı hiçbir şekilde savunma yapmayacağım” şeklinde açıklama yaptı.
Başbuğ açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Dünya Adalet Projesinin Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde, Türkiye 2020 yılında, 128 ülke arasında 107. sırada yer almıştır. Bu Türkiye’ye yakışan bir sonuç değildir. Hukukun üstünlüğü konusunda bir ilerleme, gerçekleştirilmeden, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı sorunları, başta ekonomi olmak üzere, çözebilmesi zordur. Bu nedenlerle hukuk ve yargı konusu Türkiye'nin birinci önceliktir sorunudur, konusudur. Son kitabım; Türkiye Cumhuriyeti'nde güç odaklarının mücadelesi, kitap serisinin üçüncüsüdür. Bu kitap 1961-1980 dönemini, O günün şartlarında ve o günlerde gelişen olaylar çerçevesinde değerlendirmektedir.
Savunma yapmayacağım
4 Ocak 2021 günü bir gazetede bu kitabın tanıtımı ile ilgili bir söyleşim yayınlandı. Bu söyleşiden hareket edilerek hakkımda suç duyurularında bulunuldu. Hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu, var olduğu bir ortamda, bu söyleşiden bir suç unsuru çıkartılabilmesi söz konusu bile olamaz. Bu nedenlerle, bu suç duyurularına itibar etmiyorum. Bu inançla da, bu suç duyurularına karşı hiçbir şekilde savunma yapmayacağım. Bu davranış anayasaya, hukukun üstünlüğüne ve kendime olan saygımın doğal sonucudur.
Ne olmuştu?
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ,Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda, “Menderes 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir'deki konuşmasında ‘Yolumuz serbest seçim yoludur. Memleketimizde demokrasinin yerleştirilmesinin yolu budur. Fakat her şeyden önce düzenin korunması kati bir zorunluluktur’ diyor. Konuşmasının demokrasi açısından bir bedeli oldu mu?” sorusu üzerine şu ifadeleri kullanmıştı: "23 Mayıs 1960 günü DP Genel İdare Kurulu toplantısında Sıtkı Yırcalı, “Derhal seçimleri yapacağımızı açıklayayım” deyince, Adnan Menderes'in cevabı “derhal” olmuştu. Eğer Menderes, 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir'de erken seçim tarihini açıklasaydı, 27 Mayıs askeri darbesi büyük bir olasılıkla önlenebilirdi. Çünkü erken seçim kararı almış bir hükümete karşı bir askeri darbenin gerçekleştirilmesi, açıkça milletin siyasi iradesine de vurulacak bir darbe olurdu." Başbuğ'un bu açıklaması nedeniyle çok sayıda AK Partili kendisi hakkında darbecilik ithamında bulunarak suç duyurusu dilekçeleri vermişti Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ifade vermeye gitti ancak savunma yapmayı reddetti.