Küçükçekmece'de halkla buluşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB'ye "İsrafbol" benzetmesinde bulundu. İmamoğlu, ‘‘Bu kardeşiniz, bu şehirde israfı bitirecek, tasarruf dönemini başlatacak. Bazen isimler buluyorlar ama ben bu şehre isim bulmayacağım. Ama şu son dönemlerdeki İBB’ye bir isim söyleyeceğim: İsrafbol Belediyesi! Bu isim, 23 Haziran’da yine değişecek T.C. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olacak’’ dedi.
Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, tarihi TV yayınının ardından da seçim çalışmalarına hız kesmeden devam etti. Gün içinde yerli-yabancı birçok medya kuruluşuna röportajlar veren İmamoğlu, akşam üzeri Küçükçekmece'ye geçerek, seçim otobüsüyle ilçenin sokaklarında ve caddelerinde tur atarak halkı selamladı.
Vatandaşlar, İmamoğlu'nun içinde bulunduğu otobüsün önünü sık sık durdurarak, seçilmiş İBB Başkanı'na sevgi gösterilerinde bulundu. Kimi vatandaşlar da araçlarının klaksonlarını çalarak İmamoğlu'na destek verdi. İmamoğlu, Küçükçekmece Fevzi Çakmak Etkinlik Alanı'nda toplanan binlerce vatandaşa konuştu.
‘'COŞKUNUZ AZALMASIN'
Coşkunuz hiç azalmasın. Sadece Pazar gününe kadar da değil. Coşkumuz, bu şehir ve bu şehirde yaşayan 16 milyon için artarak devam etsin. Devam edecek, hiç endişeniz olmasın. 31 Mart sonrası, hukuka aykırı süreci yaşamak zorunda kaldık. Biz milletçe, bu süreci hep birlikte tamire edeceğiz ve demokrasi adına rayına oturtacağız. Bu sorumluluk bize düştü. Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir diyen Atatürk'ün yoluna hep birlikte hizmet edeceğiz. O genç kardeşimin sloganıyla, ‘Her şey çok güzel olacak' diyerek yola çıkmıştık. ‘Son hafta sürprizim olacak' demiştim. Artık ne diyorum biliyor musunuz? ‘Her şey çok güzel oldu.' Sizlerle beraber oldu.'
'16-17 YILDIR BUNU NEDEN YAPMADINIZ?'
Dün akşam, özel bir ana hep beraber hizmet ettik. 17 yıldır yapılmayan en insani duyguyu, sohbet edebilmeyi, tartışabilmeyi, milletimize bir kere daha hatırlattık. Bundan korkunuz neydi? 16-17 yıldır bunu niye yapmadınız? Milletin huzurunda tartışmayı, konuşmayı, münazara etmeyi niçin kabul etmediniz? Yapılabiliyormuş. Neticede çıktık, konuştuk, sohbet ettik. Herkes samimiyetlere baktı. İstanbul'a kim hakim, ona baktı. Ölçecek biçecek ve karar verecek. Günün sonunda ne olduysa oldu ama ailelerimizle beraber, millet huzurunda el sıkıştık, buluştuk, sarıldık. Biz ne dedik? Biz, yola çıktığımız ilk gün, ‘Bu milleti barıştıracağız' dedik.
'İSRAF BELGELERİNİ ORTAYA KOYUYORUZ'
Şimdi özellikle yapılan yanlışlardan bahsediyoruz. Bir takım uygulamaların, devlet görevlileri tarafından takip edilmesini talep ediyoruz. Yerimize vekalet eden Vali Bey'e sesleniyorum. Seçilmiş belediye başkanının yerine, benim yerime vekalet ediyorsunuz. Ramazan'da İBB olarak, adımıza değil, millet adına da değil, rakibimiz adına iftar veriyorsunuz. Hadi bunu geçtik. Sadece siyasi iktidar değil, siyasi açıklamalar yapıyor birimler. Bunu da görmüyorsunuz. 3-5 figüran, belediyenin önünde sözüm ona siyasi miting yapıyorlar. Bunu da görmüyorsunuz. Sayın İstanbul Valisi, size sesleniyorum: Bakın, 2 gündür afişlerle tıka basa birileri bize cevap vermeye çalışıyor. Sadece şunu öğrenmek istiyorum. 20 günde bu sürece hakim olup, birileri adına cevap mı veriyorsunuz bizzat, yoksa birilerinin afiş asmasına göz mü yumuyorsunuz? Yahu, şurada kaldı 1 hafta. 1 hafta sonra zaten ben oradayım Allah'ın izniyle. Hep beraber oradayız, milletçe. Orada işini yapan insanların, İstanbul'a hizmet üretmesini sağlayın, israf etmesini değil. Her tarafı pankart doldurmalarını değil. Hani bizde bir laf vardır: Biraz akıllı olsunlar. Oradaki bir avuç insanın bu işgüzarlığa sayın valimizin dikkatini çekiyorum. Özellikle bu süreçte, devlet ve millet adına ısrarla israfı vurgulayacağız. Neymiş? ‘Biz israf etmiyoruz.' Kardeşim, biz belgeleri ortaya koyuyoruz zaten. Gelince daha fazlasını da ortaya koyacağız. Bu süreç şeffaflaştığında, bu belediyemizin imkanları, bu şehrin imkanları, bu milletin vergileri artık bir avuç insana değil, 16 milyon İstanbulluya, yani sizlere gelecek.
'İSRAF YAPIYORSUNUZ KARDEŞİM'
Akşam, ‘Şurada şunu yaptık, burada bunu yaptık' diyorlar, Ya kardeşim, 2004'ten beri yılda 8,5 kilometre metro yapabildiniz. Gülerler. Küçükçekmece Belediyemiz bile istese yılda 8,5 kilometre metroyu kendi bütçesiyle yapar. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Sadece 5 yılda bütçe açığı tam 18 kat artmıştır. Bu veriler, İBB'nin kendi verileri. İştiraklerden de bahsetmiyoruz bu arada. Sadece 5 yılda, İBB'nin borcu 4 kat artmıştır. Yıllık bütçesini aşan bir borcu vardır. Bakkaldan bir damacana suyu 9 liraya alıyorsunuz, belediye kendi şirketinden aynı damacana suyu 9,5 liraya alıyor. İsrafı saymakla bitmez. Sözüm ona festival, eğlence diye yüzlerce trilyon senede bütçeler harcanıyor. Sanırsınız ki, İstanbul'da bütün dünyanın, bütün Türkiye'nin takip ettiği muazzam işler yapılıyor. Nerede Allah aşkına? Sadece kendi işini görmekle meşgul. Biz, bu şehirde israfı bitireceğiz. Sadece 5 yılda, proje çizilmiş ama uygulanmamış proje firmalarına 226 milyon TL harcanmış. Bize şunu söylemesinler: İsraf yapmıyoruz! İsraf yapıyorsunuz kardeşim. Bu kardeşiniz, bu şehirde israfı bitirecek, tasarruf dönemini başlatacak. Bazen isimler buluyorlar ama ben bu şehre isim bulmayacağım. Ama şu son dönemlerdeki İBB'ye bir isim söyleyeceğim: İsrafbol Belediyesi! Bu isim, 23 Haziran'da yine değişecek T.C. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olacak.
'SAYIŞTAY RAPORUNU YILDIRIM'A POSTALAYACAĞIM'
Dün akşamın tartışmaları üzerinden rakibimize soru sormuşlar. Demişler ki; ‘Sayıştay'la ilgili rapor sahte. Yani Ekrem İmamoğlu, bunca yıllık tecrübesi olan kardeşiniz TV programına çıkarken sahte belge gösterecek. Ben, geçmiş dönem İzmir'deki belgeyi göstermedim ekranlarda. Ya da bilgi sahibi olmadan aklımdakileri orada anlatmadım. İstanbul'u anlattım. Bunlara girmeyeceğim. Konuştuğu ve hakaret ettiği şeylere de girmeyeceğim. Biz, Sayıştay raporunun yayınlandığı tarihi verdik, hemen birileri atladılar, ‘E 2018 Sayıştay raporu yok.' Kardeşim biliriz, 2018 Sayıştay raporunun açıklanacağı tarih, 2019'un sonbaharı gibi olur. Ama ben size 2018'in Ekim ayında yayınlanan Sayıştay raporunun sayfalarını bile okudum. Arkadaşlarımızın yaptığı hesaba göre, sayıştay raporunda, içinde İSKİ, İETT ve İGDAŞ'ın olduğu biçimiyle açıkladıkları raporda, toplam zarar 752 milyon lira. Biz, bu şehre bu parayla neler neler yaparız. İşte size sahte dedikleri Ekim 2018 Sayıştay raporu. Sayın Yıldırım, okumayı seviyorsa, okuyacaksa kendisine yarın bir tane postalayacağım. Bu Sayıştay'ın internet sitesinden de indirebilir. ‘Yok, benim teknolojiyle aram iyi değil diyorsa, bunu postalayacağım. Kendi okusun. Çünkü çalışma arkadaşları ya kendisini aldatıyor ya da kandırıyorlar. Kendi yakın ekibini uyarsın. Çok çalışacağız. 5 yılda bu şehre uğrattıkları zararı hep birlikte gidermek zorundayız. Ama gidereceğiz.
'BU AKIL TUTULMASI'
Vakıflarla, derneklerle iş birliği yaparız. Bir terör örgütüyle mücadeleyi vakıflar üzerinden yapacağız diyorlar. Ya biz, 164 yıllık belediyeye güvenmeyeceğiz de 3-5 yıl önce kimin kurduğu belli olmayan, ne amaca hizmet ettiği belli olmayan vakıflarla mı terör örgütüyle mücadele edeceğiz. Bu akıl tutulması.