İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Pendik Belediye Başkan adayı Tarık Balyalı ile birlikte halk buluşmasına katıldı. İmamoğlu, konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önceki açıklamalarını hatırlatarak, "Oy yoksa hizmet yok" diyerek vatandaşları tehdit ettiğini ifade etti. Ayrıca, Erdoğan'ın "Lütfen" çağrısını eleştirerek, "Birkaç hafta önce efelik yapıyordun, şimdi ağlamaklı oldu" dedi.
İmamoğlu'nun konuşmasında dikkat çeken noktalar şu şekilde:
"BİRKAÇ HAFTA ÖNCE EFELİK YAPIYORDUN" "Her zaman söyledim, onun tehditlerinden korkmayın. Sizi tehdit ediyor çünkü sizden korkuyor. Hatırlıyor musunuz? Şimdi ne dediğime bakın. Oy yoksa hizmet yok. Bu sözlerin gerçekle bağdaştığını gördük. Birkaç hafta önce millete 'lütfen oy verin, yoksa hizmet getirmem' diyordu. Şimdi neredeyse ağlayacak durumda, duygusal oldu. Tehditlerden nereye geldik? 'Lütfen' demeye geldik. Milletimiz buna inanır mı? Asla."
"ATOM KARINCA GİBİ ÇALIŞTIM" "Devletin sayıları asla yalan söylemez. Geriye dönüp baktığınızda, hangi liderin izinleri en fazla olduğuna bakarsanız, bu gerçeği görürsünüz. Benim az izin kullandığımı bilmek için, atom karıncası gibi çalıştım. Bu sayıları açıklamamın nedeni, bazı insanların utanmasını sağlamak. Şu anda moral bozuk, canı sıkkınlar. 2024-2029 döneminde Pendik'te, özellikle ulaşım alanında birçok çözüm odaklı projemiz olacak. Ancak bunu tek başıma yapmayacağım. Sizlerden güçlü bir Pendik sonucu bekliyorum. Bu işi Tarık Balyalı ile birlikte yapacağız. Pendik - Tuzla metro hattının birinci etabını 2025 yılında tamamlamayı planlıyoruz. Bu hattın ihalesi bizim göreve gelmeden iki buçuk yıl önce yapıldı. Bunlar gerçekleri görmelisiniz. Göreve geldiğimizde, sadece bir ihale ve bir proje vardı. Projesiz bir ihale olur mu? Vallahi oldu. Ancak biz bu sorunu çözdük, projeyi tamamladık, ihaleyi alan firmaları ikna ettik. 2020'nin ortasında inşaatı başlattık."
"PROJESİ OLMAYAN İHALE OLUR MU? VALLAHİ ONU BİLE YAPTILAR" "Göreve geldiğimizde, sadece bir ihale ve bir proje vardı. Projesiz bir ihale olur mu diye sorarsanız, vallahi oluyor. Şantiye bile kurulmadı, bir çivi bile çakılmadı. Bunlar üç ayımızı çaldılar, seçimi iptal ettiler, göreve başlamamızı geciktirdiler. Ancak biz bunları aşarak projeyi hızlıca hayata geçirdik. 2020'nin ortalarında inşaata başladık. Ancak bir süre sonra ekonomik kriz yaşandı, döviz kurları yükseldi ve maliyetler arttı. Bu durum, hükümetin müteahhitlere ihaleyi feshetme yetkisi vermesine neden oldu. Bu dönemde ihaleyi alan müteahhitler ihaleyi feshetti. Ancak biz yeniden ihaleye çıktık. 2020'nin ortalarından beri bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Kaynağı bulduk, projeyi tamamladık ve inşaata başladık. Bir yıl sonra Pendik, Kaynarca, Fevzi Çakmak kısmını hizmete açacağız."
Pendik'teki bu süreç, aslında tüm İstanbul için bir örnek teşkil ediyor. O dönemde, kaynak bulma ve projeleri hayata geçirme konusunda ciddi bir çaba sarf ettik. Hatırlarsınız, Sayın Cumhurbaşkanı bana "borç yiğidin kamçısıdır" demişti. Bu sözlerle bize, kaynak bulma konusunun bizim sorumluluğumuzda olduğunu vurgulamıştı. Ve gerçekten de bu kaynakları bulduk. Devletin kamu kurumlarından bile kredi alamazken, biz projelerimizi hayata geçirmek için çözümler ürettik.
Pendik'te gerçekleştirdiğimiz her projeyle, şehrin ihmal edilen her alanını tamamladık ve tamamlamaya devam ediyoruz. Şimdi sırada, Pendik Kaynarca-Tuzla metro hattının ikinci etabını tamamlamak var. Ayrıca, Sabiha Gökçen'den Beylikdüzü'ne kadar uzanacak olan Hızray projesi gibi önemli ulaşım projeleriyle İstanbul'a değer katacağız. Karayolunu rahatlatma ve deniz hatlarıyla ilgili çalışmalarımız da hızla devam ediyor.
Pendik için yaptıklarımızı Tarık Balyalı'nın daha da ileriye taşıyacağına inanıyorum. Onunla birlikte, Pendik'i kaybolmuş kaderinden kurtaracak ve İstanbul'un en huzurlu bölgelerinden biri haline getireceğiz. Tarık Bey, doğma büyüme Pendikli olup, bu şehrin ruhunu en iyi şekilde temsil ediyor. Kendisiyle birlikte, Pendik'e daha pek çok yenilik getireceğiz.
İstanbul'da, her parti aday çıkardı. Ancak, İstanbul'a yabancı bir aday atanması, bence kabul edilemez bir durum. Bu adayın İstanbul'u bilemeyebileceğini düşünüyorum. İstanbul, zorlu bir sınavdır ve bu sınavı başarmak için adayların ciddi bir çalışma içinde olmaları gerekir.
Son olarak, hatırlarsınız, bir süre önce Sayın Cumhurbaşkanı millete yönelik tehditler savurmuştu. Ancak, şimdi durum değişti ve lütfen diyor. Bu durum, milletin iradesinin gücünü gösteriyor. Millet, tehditlere boyun eğmeyecek kadar güçlüdür. Artık, efelik yapmanın bir anlamı kalmadı çünkü milletin iradesi her şeyin üstündedir. Bu millet, tehditlerle yönetilemez.
'İŞTE MİLLETİN İRADESİ, ADAMI BÖYLE HİZAYA SOKAR KARDEŞİM'
Yahu, siz daha yeni Cumhurbaşkanı seçilmediniz mi? Ya bu millet daha yeni size, cumhurbaşkanı seçmek için oy vermedi mi? Daha 4 yıl göreviniz yok mu? O seçim 10 ay önce bitti. Ben hatırlatayım: Bu, belediye başkanlığı seçimi, bu İstanbul'un seçimi. Hani acaba rakibimiz kimmiş diye karıştırmaya başladık. Acaba rakibimiz kim? Başka bir yere aday oldu da haberimiz mi yok? Kuralları altüst ediyor biliyorsunuz. Anlamıyoruz. İşte sevgili milletimiz, benim güzel milletim, benim cesur milletim, benim ahlaklı erdemli milletim… İşte milletin iradesi, adamı böyle hizaya sokar kardeşim. Soktu mu? Bu milleti hafife alıp efelenirsen, işte böyle başını öne eğersin. Başlarsın, ‘lütfen’ demeye. Ne dedim, onlar hep böyle bir (Eliyle U dönüşü işareti yaparak) fakat biz, tam yol ileri, tam yol ileri. Çünkü biz, milletine had bildiren değil, milletine karşı haddini bilen, Cumhuriyetin evladıyız. Milliyetçi, milletine her zaman hürmette, şefkatte, güzel duyguda, eksik yapmayan, terbiyesi Atatürk terbiyesi olan evlatlarız biz.