İnsancıl Aralık 2018 Sayısından
- Berrin Taş - Büyüklenmeyi bırakırsan görürsün (Şiir)
- Betül Çotuksöken - Felsefenin Gör Dediği: Felsefe Tarihi: Antropontolojik Okuma 30
Kaleme aldığımız bu yazılarda hep şunun üzerinde durduk: İnsan ve toplum bilimlerinde ve her türlü bilgi dalında ilerlemenin ana koşulu, benimsenen insan anlayışıyla doğrudan bağlantılıdır. Antropontolojik felsefe tarihi okuması da bu savın eşliğinde, her şeyden önce belli bir insan görüşüne dayanmaktadır. Bu görüşü de insanın toplumsal-tarihsel-kültürel bir özne olduğu yargısında özetleyebiliriz.
- Neriman Çelik – Usulca / Senin Ellerinin Yandığı Gün / Anımsıyorum Annemi Anımsıyorum (Şiirler)
- Tahir Şilkan - Mahmut Makal Unutulmayacaktır
Köy gerçekliğini edebiyatımıza kazandıran, Köy Enstitülü öğretmenlerin öncü yazarlarından Mahmut Makal’ı 88 yaşında sonsuzluğa uğurladık. Kitaplarında anlattığı yoksul bir köyden çıkıp, köy enstitülerinin ışığıyla yolunu çizmiş, aydınlanmış, aydınlıklar saçmış, hem öğretmen hem de yazar olarak ülkemize büyük hizmetlerde bulunmuş gerçek bir aydınımızdı.
- Nurşen Aydoğan - İnsancıl Ailesi Olarak Bu Yıl da 37. Tüyap Kitap Fuarındaydık
- Mustafa Günay - Düşünce Defterimden Fragmanlar 2
Felsefe, bazı filozoflar tarafından bir sınır çizme çabası olarak anlaşılır. Felsefe, bilgi ile inanç, iyilik ile kötülük, amaçsallıkla araçsallık arasında ve daha pek çok şey arasında sınırlar çizmeye çalışır.
- Recep Çitikbel - Yurdum, canevimdir (Şiir)
- Berrin Taş - Hep Yolda
Kasım 2018
Bu yıl Tekin Sönmez, Dil ve Edebiyat ödülleri verdi. Ödüllerden birini Cengiz Gündoğdu aldı. 11 Kasım 2018’de Kınalıada Salonunda, sıcak içtenlikli bir ortamda verildi ödüller. Tekin Sönmez, Cengiz Gündoğdu’ya plaketini verirken “Bu bir gönül alma” dedi.
- Asım Öztürk - Bir Oğul Nasıl Ölür (Şiir)
- Fikri Akdeniz - Çukurova Söyleşilerinden Adana Yollarına
Araştırmacı-Yazar Cumali Karataş’ın Muzaffer İzgü’den Arif Keskiner’e, Etem Çalışkan’dan Mustafa Sağyaşar’a kadar uzanan Toroslar’ı aşan sanatçılarla gerçekleştirdiği 50 kadar söyleşisinden oluşan “Çukurova Söyleşileri” ile “Postacı”-“Adana Yollarında” adlarındaki kitapları yerelden ulusala sanat tarihine katkı sağlayan yapıtlardır.
- Turgut A. Karabekir - Eşi Olmayan Devrim
O devrim, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşudur. Târihin hiçbir devrinde, kansız ve başından sonuna kadar demokratik bir tutumla başarılmış başka devrim yoktur.
- Mehmet Aslan - Cengiz Gündoğdu’nun Estetik Anlayışı
- Cengiz Gündoğdu’nun estetik anlayışı, egemen burjuva uygarlığının estetik anlayışına karşıtlık oluşturur... Kapitalist burjuva uygarlığında, yöntemli iş bölümü gereği, estetikçilere dikey bir gelişim içinde yol alacakları sınırlı bir iş yüklenmiştir. Bu işte onların görevi, sanat yapıtlarında güzel olanı belirlemektir.
- Güldane Bulut - Cengiz Gündoğdu “Bu tren yarına gitmeli”
Eleştirmen, yazar Cengiz Gündoğdu, kültür dünyasında edebiyatı, sanatı, eleştirirken dil kullanımını önemser. Özellikle Türkçenin yalınlığına dikkat çeker Cengiz Gündoğdu. Star Sistemi’nin kültür dünyasında Türkçe’nin yalınlığını bozduğunu söyler. Türkçe’de kullanılmayan kelimeleri, satır aralarına Star Sistemi’nin bize verdiğini, seminerlerde anlatır.
- Hayrettin Geçkin - Cengiz Gündoğdu’nun Eleştiri Anlayışı
Cengiz Gündoğdu’nun Estetik Kalkışma adlı yapıtının bir yerinde eleştiri “yıkıcı olmalı” şeklindeki ifadesi tam da burada devreye girer. Ya da işe yarar. İnsanın yanında durur. Verili gerçekleri sorgulanmadan, arka çıkılması gereken düşüncelerin yalnız kalacağını duyumsatır. İnsanı ve güzeli aramak için işe kendimizden başlamayı salık verir.
- Hasan Çapik - Düşünce Dünyamızın Prometheus’u; Cengiz Gündoğdu
Cengiz Gündoğdu’nun Soru kitabını okurken aklıma Mesele şiirim geldi. Belki bütün tarihin ve bilinçsel durumların açıklaması burada yatıyor: Aslında maddesel dünya (ip) olduğu gibi ortada fakat bizim kafamız karışık olduğu için her şeyi karmaşık görüyoruz ve dünyayı suçluyoruz. Maddesel dünyaya karşı düşüncemiz bir yabancılaştı mı o kar topağı gibi büyür ve gerçeklik tamamen unutulur.
- A. Didem Uslu - 2018 İlkbahar Oyunlarından
Feminist eleştiri, yazılarımda sık sık belirttiğim gibi, kadının (tiyatro, sinema, roman, hikaye, resim, fotoğraf, hikaye gibi) kurgularda ezilmiş, başarısız ve işkence altında anılmasını istemiyor. Bunda da haklı çünkü bizim kültürümüzde de, “bir şeyi kırk kez tekrarlarsan olur” denir. Kadını kötü temsil etmek ve kötüyü durmadan tekrarlamak, zaman içinde doğallık ve normallik yaratacaktır.
- Kemal Güler - Öykü Serender (Öykü)
- Cengiz Gündoğdu - Yıldız Güncesi
18 Ekim 2018 - Perşembe Saat 21.45.
Yıldız Güncesi’ne başlıyorum. Ben söylüyorum, Berrin Taş yazıyor. Katarakt işleminden dolayı sağ gözüm görmediği için bu yola başvurduk. Peki sağ gözümün açılmasını beklesem ne olur. Hiçbir şey olmaz ama birikti söylemek istediklerim içimde.