Çalışanların uyku düzenlerinin çalışma günleri ve izin günlerinde farklı olması nedeniyle biyolojik saatlerinin bozulması anlamına gelen “sosyal jet lag” sonucunda ofis saatlerinde uykulu hissettikleri belirtildi.
The Wall Street Journal’da yer alan ve JAMA Network Open dergisinde yayımlanan araştırma için 9 bin yetişkin incelendi.
Jet lag, uzun mesafeli uçuşlarda kişinin vücudunun hızla değişen zaman dilimine uyum sağlayamaması olarak kullanılırken “Sosyal jet lag” ifadesi kişinin iş günü ve çalışmadığı günler arasındaki uyku orta noktası arasındaki farkla bulunuyor. Buna göre araştırmaya katılan kişiler iş günlerinde ortalama 7.5 saat uyurken çalışmadıkları günlerde 8.2 saat uyuyorlar. Bu durum biyolojik saatlerinin olumsuz etkilenmesine neden oluyor.
California Üniversitesi’nden psikolog Aric Prather, “Jet lag insanlarda akut olarak dramatik etkiler yaratabilir. Seyahat ederken jet lag yaşayabilirsiniz. Sosyal jet lag ise daha sinsidir. Siz farketmeden sağlığınız ektiler” dedi.
Sosyal jet lag’in olası olumsuz etkileri arasında depresyon, obezite, tip 2 diyabet, kalp hastalığı gibi hastalıklar yer alıyor.
Araştırmaya katılanların yüzde 30’u uyku sorunları yaşadığını belirtirken dörtte biri de iş günlerinde oldukça yorgun hissettiklerini ifade etti.