Raporda Lübnan’ın Beyrut Liman’ında meydana gelen patlamada yaşamını yitirenler için başsağlığı mesajı da paylaşıldı. 2001’de Fransa Toulouse’daki AZF Total suni gübre fabrikasında ve 2015’te Çin’in liman kenti olan Tianjin’de bütünüyle öngörülebilir ve önlenebilir olan iki patlama yaşandığı hatırlatılan raporda, her iki olayda onlarca insanın hayatını kaybettiği belirtildi. Dünyanın şimdiye kadar gördüğü en büyük endüstriyel felaketlerden birinin Lübnan’da gerçekleştiği ifade edilen raporda, 2 bin 750 ton amonyum nitratın yapılan denetimlerde ‘Beyrut’u havaya uçurabileceği’ uyarısında bulunulmasına rağmen tam 6 yıl boyunca limanda kaldığı kaydedildi.
BİZDE DURUM NE?
Raporda yaşanan bu olaylar üzerinden “Dönüp bir de 'Bizim memlekette de 180 civarında liman var, savaşın hüküm sürdüğü Suriye'nin dibindeki, savaşın demir hurdasının aktığı İskenderun, asbestli gemilerin sökümün yapıldığı Aliağa, pek çok dolum tesisini çok yoğun bir yerleşim dokusu içinde barındıran Avcılar/Ambarlı, petrol boru hattı Botaş'a ait Ceyhan, şehri doğurmuş Mersin, sürekli patlayan fabrikaları ile kimya OSB'lerinin hemen dibindeki Tuzla Limanı... Acaba buralarda durum nasıl?' diye kendine sorma sükuneti bulan kaç kişi olabildi acaba” ifadeleri yer aldı.
DARDENEL VE VESTEL İŞÇİLERİNİN DURUMU
Dardanel ve Vestel işçilerinin durumuna da dikkat çekilen raporda, “Bir yanda güvencesiz ve koronavirüse karşı önlem alınmayan çalışma koşulları, diğer yanda işsizlik-açlık baskılanması. Sermayenin işçi sınıfını güncel olarak cenderesine aldığı durum budur. Bugün Dardanel’de, Vestel’de, şantiyelerde, tekstil fabrikalarında, kargo firmalarında vs. yaşananlar işçi sınıfına karşı işlenen suçlar olarak tarihe geçmektedir. MÜSİAD tarafından dile getirilen ‘kapalı devre çalışma sistemi’ Dardanel’de fiilen hayata geçirildi. İl Hıfzısıhha Kurulu üretime ara verilmesi kararını vermesi gerekirken, çalışmanın devamına ve işçilerin gösterilen yerde konaklamasına karar veriyor. Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay’ın ‘Bir tarafta halk sağlığı, bir tarafta bayram öncesi işsiz kalacak insanlar vardı. Çok düşünemeden, yoğunluk içerisinde bir karar almak zorunda kaldık’ demesi, işçi sınıfına sunulan seçenekleri özetlemektedir” denildi.
'TSE VESTEL’E ‘GÜVENLİ ÜRETİM BELGESİ’ NASIL VERİYOR?'
Devamında ise şunlar kaydedildi: “Vestel’de ise Beyaz Eşya Genel Müdürü Erdal Haspolat yapılan eleştiriler sonucu ‘Manisa’daki fabrikada 2 işçi koronavirüsten hayatını kaybetti, 380 işçi koronavirüse yakalandı’ açıklamasını yapmak zorunda kaldı. Ancak ne haftada 60 saati aşan çalışma saatlerinden ne de işçilerin bir bütün olarak çalışma koşullarından bahsetti. Yine Kovid-19’dan ölen işçilerin ismini de söylemedi, biz hatırlatalım: 28 Temmuz’da Taner Arı ve 5 Ağustos’ta Ömer Tatlikalp tedavi gördükleri koronavirüs nedeniyle hayatlarını kaybettiler. Yine Vestel işçileri en az 5 arkadaşlarını daha Kovid-19 nedeniyle kaybettiklerini belirtiyorlar. Fabrikada virüs bulaşmış işçiler varken TSE Vestel’e ‘güvenli üretim belgesi’ nasıl veriyor? Yoksa bu belgeler işyerlerini olası davalar için koruma amacı mı taşıyor?”
EN FAZLA ÖLÜM SEBEBİ EZİLME VE GÖÇÜK
Temmuz ayında en az 164 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği açıklanan raporda, 2020 yılının ilk 7 ayında iş cinayetlerinde en az bin 98 işçinin yaşamını yitirdiği vurgulandı. Yaşamını yitiren işçilerle ilgili ise şu bilgiler paylaşıldı: “164 emekçinin 140’ı ücretli (işçi ve memur), 24’ü kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi ve esnaf) oluşuyor. Ölenlerin 3’ü kadın işçi, 161’i erkek işçi. Kadın işçi cinayetleri tarım, kimya ve sağlık işkollarında gerçekleşti. 7 çocuk işçi can verdi. Çocuk işçi cinayetleri tarım, tekstil ve ticaret işkolunda gerçekleşti. 51 yaş ve üstünde ise çalışırken ölen 43 emekçi bulunuyor: Çiftçiler ile tarım, gıda, kimya, büro, metal, inşaat, enerji, taşımacılık, sağlık, güvenlik ve genel işler işçileri. 6 göçmen/mülteci işçi yaşamını yitirdi: 5’i Suriyeli ve 1’i Afganistanlı. Ölen işçilerin 7’si sendikalı. Sendikalı işçiler tarım, madencilik, inşaat ve belediye iş kollarında çalışıyordu. Ölümler en çok tarım, inşaat, taşımacılık, kimya, metal, madencilik, enerji, belediye/genel işler, gıda, sağlık, güvenlik, tekstil ve ticaret/büro işkollarında meydana geldi. En fazla ölüm nedenleri sırasıyla ezilme/göçük, trafik/servis kazası, yüksekten düşme, elektrik çarpması, Covid-19, patlama/yanma, kalp krizi, zehirlenme/boğulma ve şiddet.”
EN FAZLA ÖLÜM SAKARYA’DA MEYDANA GELDİ
İş cinayetlerinin şehirlere göre dağılımını hakkında da bilgilerlendirmelerde bulunan rapora göre; 11 ölüm ile Sakarya en fazla ölümün yaşandığı il oldu Sakarya’yı 9 ölüm İstanbul, ve 8’er ölüm ile Bursa ve Kocaeli izledi.