İsmail Saymaz: Akşener cuma günü Kılıçdaroğlu’na yanıt verecek

CHP ile kriz masaya yatırıldı.

Kılıçdaroğlu’nun üstü kapalı şekilde CHP’nin iç işlerine müdahale etmekle itham ettiği İyi Parti’de suskunluk hakim.

Dün Kılıçdaroğlu ile Akşener telefonlaşmadı.

Akşener, genel merkezinde grup başkanvekilleri ve Başkanlık Divanı’ndan önde gelen yöneticileri topladı.

CHP ile kriz masaya yatırıldı.

Alınan karara göre Akşener, çarşamba günü grup toplantısında, İmamoğlu’nun mağduriyetine değinecek. Cuma günü Fox TV’deki “İlker Karagöz ile Çalar Saat” adlı programda, Kılıçdaroğlu’na yanıt verecek. O güne dek konuşmama, yorum yapmama ve demeç vermeme kararı alındı.

Dün İyi Parti’nin ağır toplarından bir isme “CHP’nin iç işlerine müdahale mi ediyorsunuz?” diye sorduğumda şu yanıtı verdi:

“Bizim söylediklerimiz altı yedi aydır söylediklerimizin tekrarı. Bugüne kadar niye iç işlerine müdahale diye nitelendirmediler?”

Akşener’in Saraçhane’de İmamoğlu’na gösterdiği yaklaşımın adaylık mesajı diye yorumlandığını söyledim.

Bu yoruma itiraz etti.

Dedi ki:

“İmamoğlu’nun hakkı gasp edilmiş. Aday olmaz artık. Öyle bir duruma düşürdüler ki mümkün değil aday olabilmesi. Sadece dayanışma yapıldı. Yalnız bırakılır mı? Darbe yemiş adam. Aday yapmaya kalksanız iki ayda cezasını İstinaf ve Yargıtay’dan geçirirler.”

İyi Parti’nin ağır topu, Kılıçdaroğlu’nun tepkisini Cumhurbaşkanı adaylığına bağlıyor.

Şöyle dedi:

“Adaylığı çok içselleştirmiş. Bizim için isim çok önemli değil. Çok üstünde durmuyoruz. Fakat Kılıçdaroğlu ile kazanılamıyor. Anket yapıyorsun, risk var. Hem de yüksek.” Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı, adayın altı liderden biri olması görüşüne karşı çıkıyor. “Öyle bir mutabakat yok, öyle bir konuşma yok. Babacan, ‘İsim araştırması yapıyoruz’ demedi mi üç hafta önce. Masada dile getirilmemiş. Ocak ayında konuşulacak” diyor.

Akşener’in aday olmayacağını vurguluyor.

Altılı Masa bozulur mu?

“Asla” diyor, “Altılı Masa’dan herkes kalksa biz kalkmayız.”

Akşener’in yaklaşımını ve neler hissettiğini sordum.

Şöyle dedi:

“Böyle şeylerden etkilenecek biri değil. Meral hanım çok rahat o konuda. Biz ilkeler üzerine siyaset tapıyoruz. Kimse düşmanımız değil. Ama kazanmak mecburiyetinde olduğumuz bir Türkiye tablosu var. Bu tablonun yüklediği sorumluluk yok mu? Şu şartlarda seçim kaybetmek ne demek? İnsan içine çıkamayız. Harakiri mi yapalım, ne yapalım?”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.