Gözlerinize inanamayacaksınız ama öyle.
Hatay’da 6 Şubat depreminde 14 insanın can verdiği apartmanın müteahhidi Antakya Galericiler ve Dericiler sitelerinin, ağır hasar gören Hatay Ticaret Odası’nın ve kamu binalarının inşaatını yapıyormuş!
ANNE VE BABASI ÖLDÜ
Cebrail Mahallesi Ayşe Fitnat Hanım Caddesi üzerindeki Fuat Seçkin ve Halide Seçkin apartmanları müteahhit Selahattin Yüksel tarafından 2013’te yerinde dönüşümle arka arkaya inşa edildi.
6 Şubat sabahı Fuat Seçkin yıkıldı, 14 kişiye mezar oldu.
Ölenler arasında Yüksel’in anne ve babası da vardı.
Yüksel’in oturduğu arkadaki Halide Seçkin Apartmanı ayakta kalmayı başardı.
Niçin mi?
İlk neden, beton ve demir kalitesi.
Apartmanın beton değeri uluslararası standardın çok altındaydı.
Zemin katta kullanılan demirlerle üst kattakilerin değeri farklıydı.
Yüksel ve şantiye şefi Emre Çıray için yakalama kararı verildi.
Yüksel, ifadesinde "Bina yan binanın üzerine düşmesi sebebiyle yan yattı" dedi.
İki şüpheliye yurt dışına çıkış yasağı kondu.
DEMİRLERİ KESTİRDİ
Avukat Merve Gül Tuna, soruşturmanın seyrini değiştirecek bir tanığa ulaştı:
Halide Seçkin Apartmanı’nın görevlisi Hasan Özkan.
Özkan’a göre yıkılan apartmanın zemin katında müteahhite ait Yüksel Proje Müşavirlik İnşaat Şirketi’nin ofisi vardı. Yüksel, ofis ve asma katı birleştirmek için demirleri kestirmişti.
Ayrıca Özkan, işe girdiği tarihte, apartmanın yapı kullanma izninin olmadığını ve sonradan alındığını söyledi. İzin alındıktan sonra kaçak kat yapıldığını ifade etti. Kaçak çatı katında oturanlar Yüksel’in depremde vefat eden annesi ve babasıydı.
ADLİYEDEN KAÇTI
Özkan’ın ifadesi üzerine Hatay 1. Sulh Ceza Hakimliği, "yeni deliller karşısında adli kontrol tedbirinin yetersiz kalması ve ölü sayısının fazla olması dikkate alınarak" Yüksel ve Çıray’ı 11 Mayıs 2023’te savcılığa çağırdı. Yüksel, adliyeye gelmeyince yakalama kararı çıkarıldı.
İddiaya göre...
Yüksel, aslında adliyedeydi.
Yakalama kararını öğrenerek firar etti.
Avukat Tuna, yerini bildirdiği halde baskın yapılmadı.
Yüksel, iki ay kaçtıktan sonra, 13 Temmuz’da geldiği savcının odasında ifade verdi. İfade üzerine yakalama kararı kaldırılarak, salıverildi. Yüksel’in tutuklanmasını isteyen savcı her ne olduysa iki ay sonra onu makamından serbest bıraktı.
Çıray hakkındaki tedbir tümden kaldırıldı.
Dava bile açılmadı.
YAZDIM, TUTUKLANDI
9 Ocak’ta "O müteahhidi kim koruyor?" başlıklı köşe yazımdan sonra Yüksel için kum saati tersine çevrildi.
Yüksel, 18 Mart’ta yakalandı. Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan Hatay 2. Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.
Yüksel, zarar görmüş karotlardan örnek alındığını...
Yan bina üzerine düştüğü için Fuat Seçkin Apartmanı’nın devrildiğini...
Hiçbir kolon ve kirişin zarar görmediğini savundu.
"Zaten anne ve babamı orada kaybettim. Ailemizin yaşayacağı binayı kötü malzemeyle yapmış olmamız mümkün değildir" dedi.
KAMU BİNALARI YAPIYORMUŞ
Ardından avukatı Fevzi Randa söz aldı.
Randa, savunmasında büyük bir skandalı ifşa etti.
Yüksel’in depremden sonra müteahhitliğe devam ettiğini, hatta kamu binaları inşa ettiğini söyledi.
Randa:
"Müvekkilimiz(in) hali hazırda kamu binaları, Antakya Galericiler Sitesi ve Dericiler Sitesi’nin inşaatı, Hatay Ticaret Odası’nın hizmete sokulması için çalışmaları devam etmektedir."
Yüksel, cezaevine gönderildi.
O İHALELERİ NASIL ALDI?
Yıkılan Fuat Seçkin Apartmanı’nda eşi Gamze’yi ve beş yaşındaki oğlu Göktuğ’u kaybeden öğretmen Gökhan Hezan’ın yüzü depremden beri ilk kez gülüyor. Hezan, "En azından mahkeme başlayana kadar hapis görmüş oldu. Biraz olsun içimiz serinledi" diyor. Yüksel’in depremden sonra kamu binaları inşa ediyor olmasını anlamakta çok zorlanıyor.
Hezan:
"Diyecek kelime bulamıyorum. Kamu binası ihalesine girerken bakmıyorlar mı? Gücü olan istediğini yapabiliyor."
Gerçekten...
Selahattin Yüksel’in yaptığı bina 14 insana mezar olduğu halde nasıl oluyor ya kamu binalarının ihalesine girebiliyor?
Antakya’da Galericiler ve Dericiler sitelerinin ve Hatay Ticaret Odası’nın inşaatlarını nasıl alabiliyor?