Avrupa'nın çeşitli ülkelerindeki emekli askerlerin Ruslara karşı savaşmak için akıl akın Ukrayna'ya geldiğine; Belaruslu muhalifler, Rusya karşıtı Çeçenler ve Kırımlılar gönüllüler arasında yer aldığına dikkati çeken Saymaz, “Bu katılım PYD'nin yanında mücadele veren 'enternasyonal tugay'ı andırıyor. Putin de Kadirov'un Çeçenlerini ve Esad'ın güçlerini sahaya davet ediyor. Suriye'de görüldüğü üzere devletler ya da küresel örgütlenmelerin örgütler eliyle vesayet savaşı verdiği bir Ukrayna'ya tanık olabiliriz” diye uyardı.
Saymaz, Ukrayna ile ilgili, “Ukrayna'da, demokrasi ile otokrasinin meydan muharebesi yapılıyor. Ukrayna halkı kendi geleceğine karar vermek, bağımsız ve egemen devlete sahip olmak için savaşıyor. AB üyesi olmak ve demokratik dünyada konumlanmak istiyor. Ruslardan çekindikleri için NATO'ya katılmayı anayasal hedef olarak benimsiyorlar. Ki, korktukları başlarına geldi” değerlendirmesi yaptı.
Saymaz, “Kıyıdaşı olan iki ülkenin tutuştuğu kanlı savaş Türkiye'yi de bir tercihe zorlayacaktır. Mariupol'da Türk camisinin vurulduğu iddiası Türkiye'yi taraf haline getirmeyi amaçlıyor olabilir. Ukrayna ordusu tarafından kullanılan İHA ve SİHA'ların Türkiye tarafından Rusya'ya doğrultulmuş bir silah gibi tanıtılması, ulusal çıkarlara ve güvenliğe zarara verebilir. SİHA'lar dönüp bizi vurabilir” diyerek uyardı şu görüşünü aktardı:
“Türkiye, yansız tavrını korumalı. Suriye, bize ders olmalı.”