İsmail Saymaz, bugünkü köşesinde Sinan Ateş suikastı davasının beklenmedik bir hızla sonuçlandığını vurguladı. Soruşturmanın toplamda 17 ay sürdüğünü, ancak iddianamenin hazırlanmasından sadece beş ay sonra ve ilk duruşmadan iki ay sonra karar verildiğini belirtti. Mahkeme, suikastın azmettiricileri olarak Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş'ı tespit etti; ancak Saymaz, bu kişilerin asıl azmettiriciler olmadığını savundu.
Saymaz, Tolgahan Demirbaş'ın Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’a bağlılığını ifade ederek, onun talimatları doğrultusunda hareket ettiğini ileri sürdü. Demirbaş’ın suikastı azmettirecek iradeye sahip olmadığını ve yalnızca kendisine verilen talimatları yerine getirdiğini öne sürdü. Ayrıca, suikastla bağlantılı diğer kişilerin ve eylemlerinin kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiğine dikkat çekti.
İsmail Saymaz, mahkemenin eksik yürütülen bir soruşturma ve sınırlı bir yargılama yaptığını, gerçek azmettiricilere dokunulamadığını ifade etti. Suikast sonrası savcılar üzerinde siyasi baskı kurulduğunu ve dosyanın kapatılmaya çalışıldığını ileri sürdü. Ancak muhalif gazetecilerin çabaları sayesinde bu girişimlerin engellendiğini belirtti.
SİNAN ATEŞ DAVASI, BEKLENMEDİK BİR HIZLA SONUÇLANDI
Soruşturması 17 ay süren dava, iddianamesinin yazılmasından beş ay ve ilk duruşmasından iki ay sonra karara bağlandı.
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, Sinan Ateş suikastinin iki azmettiricisini, çete lideri Doğukan Çep ve Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş olarak belirledi.
Tetikçi Eray Özyağcı, kurye Vedat Balkaya ve gözcü Suat Kurt tasarlayarak öldürmekten mahkum edildi. Beş sanık ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın Özel Kalem Müdürü Emre Yüksel, tetikçiye eskortluk eden özel harekat polisleri Aşkın Mert Gelenbey ve Murat Can Çolak ile Ankara-İstanbul yolculuğunda kullanılan aracın sahibi Mustafa Uzunlar ise cinayete yardımdan 15-18 yıl arasında ceza aldı.
Saymaz, mahkemenin kasten eksik yürütülen bir soruşturmaya ve suikast eylemiyle sınırlı bir yargılamaya göre ağır bir ceza verdiğini belirtti. Hem ceza miktarının hem de beş ay içinde hüküm verilmesinin ardında siyasi bir irade olduğuna dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Ayşe Ateş’i Beştepe’de kabul ederek kamu vicdanını tatmin eden bir ceza verilmesini isteyerek Sinan Ateş Davası’nın gündemden düşürülmek istendiğini vurguladı. Mahkeme asıl azmettiricilere işaret etse de, hiçbirine dokunulamadığını ifade etti.
Demirbaş’ı azmettiricilikten mahkum ederken, onu azmettirenlerin üzerine gidilemediğine dikkat çekti.