İsmail Saymaz yazdı: En geniş demokrasi masası

''Ahlatlıbel'de buluşan altı lider iki soruya yanıt aradı''

Doğrudur; Ahlatlıbel Zirvesi, Türkiye'deki siyasal muhalefetin bütününü yansıtmıyor.

Yuvarlak masada HDP'liler yok örneğin.

TBMM'de dört milletvekiliyle temsil edilen Türkiye İşçi Partisi...

Muharrem İnce'nin Memleket'i, Ümit Özdağ'ın Zafer'i davet edilmedi.

Ancak bu eksiklikler Ahlatlıbel'in siyasal tarihimizdeki önemini azaltmaz. Ahlatlıbel, bugüne kadar kurulabilen en geniş katılımlı ve en çoğulcu ittifaka ev sahipliği yaptı. Atatürkçüler, sosyaldemokratlar, milliyetçiler, merkez sağ'cılar, liberaller ve muhafazakarlar Cumhuriyet'in 100. yılında Ahlatlıbel'den ortak bir yolculuğa çıkıyor.

Bu yolculuğun hedefi şu:

Siyasi tarihimizde köklü bir geriye gidiş, radikal bir sapma, eskilerin deyimiyle 'irtica hareketi' olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni sonlandırmak. Tek adam yönetimini seçimde alaşağı edip Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'i hayata geçirmek. Bu hedef Millet İttifakı'nın adayını cumhurbaşkanı yapmakla mümkün olabilir.

O halde ne yapmalı?

Nasıl yapmalı?

Ahlatlıbel'de buluşan altı lider iki soruya yanıt aradı.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun daveti üzerine gerçekleşen buluşmada, partilerin aldıkları oya, anketlerdeki gücüne, liderlerinin özgeçmişine bakılmadı.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' üzerinde mutabakata varıldı.

Liderler 28 Şubat'ta mutabakat metnini açıklayacak.

Davuoğlu'nun önerisi reddedildi

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu Millet İttifakı'nın adını değiştirmeyi önerdi.

Ancak reddedildi.

Bir lider "Yaklaşık 20 yıldır hukuksuzluklara direnen kitle var. Muhalifleri hiçe sayıp 'Biz geldik, değiştiriyoruz' demek rahatsız edici olur" diyor. Bir milletvekili de "Davutoğlu kendisini 7 Haziran'daki gibi istikşafi görüşme yapan başbakan sanıyor" diye eleştiriyor.

Bu arada, kabinenin protokole bağlanmasının tartışmaya açıldığını duydum. İddialara göre "Her bakanın ittifak partilerinden birer yardımcısı olsun" denildi.

Bu öneri de geri çevrildi.

Deva ve Gelecek'in Millet İttifakı'na katılıp katılmayacakları ise netleştirilmedi. Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, iktidarın Seçim Kanunu'nda yapacağı değişikliği görmek istediklerini söylüyor. Barajın yüzde 5'e indirilmesi Millet İttifakı'nda hesapları bozabilir.

İttifak büyümez

İttifak büyür mü?

Büyümez.

İyi Parti, HDP ile yan yana gelmeye itiraz ediyor.

Yalnızca Deva Partisi, HDP'nin de masada olmasını istiyor.

CHP'nin HDP ile ayrı bir diplomasi yürütmesi gerekecek.

TİP de davet edilmeyecek.

CHP'liler Memleket'i, İyi Partililer Zafer'i, Saadet'çiler de Bağımsız Türkiye Partisi'ni istemiyor.

Zaten Memleket istifalarla sarsılıyor. Ankara, Antalya ve Çanakkale il başkanı istifa etti. Ayrılanların CHP'ye döneceği ifade ediliyor. Bir kısmı Zafer yolunda...

Mustafa Sarıgül ise ciddiyeti sarsacağı için çağrılmayacak.

İyi Parti memnun değil

Ahlatlıbel'de en memnuniyetsiz görünen İyi Parti lideri Meral Akşener'di. O gece pek konuşmadı.

İyi Parti'nin bir ağır topuna "Neden?" diye sordum.

Şöyle dedi:

"Üzerinde anlaşılması gereken, sadece parlamenter sistem konusuydu. Ama öyle ileri noktaya taşıdılar ki, gelecekte problem olacak bir yapı inşa ettiler. Yeni partiler kendilerine alan açma mücadelesi veriyor. İleride istekler zirve yapar. Belli konularda anlaşmakta sıkıntı çıkar. Grup kurmaya kadar istekler var. Olması gereken, 'Parlementer sistemde anlaştık' demekti. Büyük anlam yüklendi."

İyi Partili yetkili, Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olmak arzusundan ötürü bu aşamaya gelindiğini savunuyor.

Şöyle devam etti:

"Adaylık düşündüğü için herkese taviz vermeye hazır bir halde olduğunu görüyorum. Onun bu halinin sezilmesinin ileride daha büyük sıkıntılar çıkaracağını düşünüyorum."

HDP'yi masadan atarak olmaz

Ahlatlıbel'den sonra Millet İttifakı, Deva ve Gelecek partilerini de bünyesine katarak, daha da genişleyecek. Karizmatik ve ortak bir cumhurbaşkanı adayı belirlenirse Türkiye, 2023'e Erdoğansız girebilir. Hatta bu, AK Parti'nin iktidar partisi sıfatıyla katıldığı son bile seçim olabilir.

Tabi, bir şartla!

Dedim ya...

Ahlatlıbel, Türkiye'deki siyasal muhalefetin bütününü yansıtmıyor.

Türkiye'nin üçüncü büyük partisi olan HDP'yi, Kürt seçmenleri ve AK Parti iktidarına karşı kesintisiz mücadele eden solu yok sayarak ve muhatap almayarak "Yarının Türkiyesi" kurulamaz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.