Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, "İsrail'in bir devlet değil bir cinayet şebekesi olduğunu diplomasiden, toplantıdan, ziyaretten, iletişimden değil güçten anladığını" savunarak, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmesi hakkında, "Tabii ki ülkelerin çıkarları vardır, tabii ki dış politikaya giriş ders bir, tabii ki bölgesel güç olmak falan filan. Fakat ben bir bireyim, devlet değil. Kendi dış politika algımın ve anlayışımın devletten farklı olması kaçınılmaz" dedi.
Kılıçarslan şu ifadeleri kullandı:
"İsrail özelinde o algı ve anlayış şudur: İsrail’i yok etmek, haritadan silmek, sadece İslam dünyasını değil, bütün dünyayı rahatlatacak bir 'mutlu olay' olacaktır insanlık tarihi için. Kurulduğu günden bu yana bir cinayet şebekesi olarak faaliyet gösteren eli kanlı İsrail için en doğrusu budur.
Yine açık konuşacağım. Recep Tayyip Erdoğan’ın Herzog ile görüşmesine Filistin tarafının verdiği desteğe bakılırsa ülke olarak epeydir yürütemediğimiz diplomasinin ve daha da önemlisi yardım faaliyetlerinin sürmesini hem Fetih hem Hamas tarafı istiyor, destekliyor. Diplomasi bir tarafa tabii de, bilhassa Gazze’ye insani yardımın, inşaat malzemesinin, teknolojinin ulaştırılması şart.
Yine de Herzog’un Türkiye’ye gelişini 'aklâleştirmeye çalıştığım' zannedilmesin. Oturduğu koltuğu dahi kırklamak gerekir. Necaseti o derecedir bu Siyonistlerin.
Fakat şunu diyorum tabii. Dünyadaki Müslümanların ortak bir ordusu, ortak bir siyasal platformu, ortak bir ekonomik yaptırım gücü olana kadar bu böyledir ve bundan kaçış yoktur. Gazze’ye yardım için yahut zaten senin olan Akdeniz’deki enerjiyi çıkarabilmek için yahut Mescid-i Aksa’yı korumak için 'katlanılması gereken' meseleler vardır devletler açısından, olacaktır.
Biz kinimizi unutmayalım. Muntakim olan Allah’ın bizi intikamına memur etmesini ta kalpten istemeye devam edelim. O gün geldiğinde saklanacak ağaç arkası arayacaklarını çıkarmayalım akıldan ve o gün için elimizden gelen her türlü hazırlığı yapalım."