İstanbul Teknik Üniversitesi Deprem Mühendisliği ve Afet Yönetimi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Marmara Denizi'nde beklenen en az 7.2 büyüklüğündeki depremin İstanbul'da büyük bir felakete yol açabileceğini vurgulayarak, Türkiye'de afete dair eksik plan ve program olduğunu belirtti. Kadıoğlu, depremden sonra şehrin nasıl yeniden yapılandırılacağı, enkazın nereye döküleceği ve kalıcı konutların nerede inşa edileceği gibi konularda net bir planın olmadığını ifade etti.
Prof. Dr. Kadıoğlu, Türkiye'de yapılan çalışmaların genellikle refleks üzerine olduğunu ve bu durumun büyük bir problem olduğunu dile getirerek, "Büyük bir seferberlik yapılırsa 3-5 sene içinde deprem riskini azaltmanın mümkün olduğunu" belirtti. Ancak bu çabaların tek bir kurum veya yetkilinin üzerine yıkılamayacağını, tüm paydaşların bir araya gelmesi gerektiğini vurguladı.
Marmara Bölgesi'ndeki fayların geçmişte kırıldığı tarihleri hatırlatan Kadıoğlu, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Marmara Denizi'nin içinden geçtiğini ve sonuncusu 1999'da Kocaeli'nde meydana gelen depremin olduğunu hatırlattı. Ancak ne zaman, hangi gün ve saatte bir depremin olacağını tahmin edemediklerini belirterek, "Bana 'deprem ne zaman olacak?' diye soranlara 'yarın olacak' diyorum. Herkes, aile, kişi, iş yeri, okul, ilçe, kent ve ülke, depreme karşı yarın olacakmış gibi hazırlıklı olmalı" şeklinde konuştu.
İstanbul'un kıyılarında tsunami riskine de dikkat çeken Kadıoğlu, denizcilikten taşımayı, ulaşımı ve tahliyeyi planlamanın önemini vurguladı. Ayrıca, İstanbul'un planlı bir kent olmaktan çıktığını ve yaşanmaz hale geldiğini savunan Kadıoğlu, kentin sınırları, karakteri ve nüfusu gibi konularda net bir vizyon oluşturmanın gerekliliğini ifade etti.
Deprem krizi ile ilgili plan ve programın olmamasını eleştiren Kadıoğlu, "Bu işin altında kalacağız" uyarısında bulunarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı İstanbul'a gelip tüm paydaşları bir araya getirerek acil olmayan yatırımları dondurup, deprem riskini azaltma stratejileri üzerinde çalışmaya çağırdı.