İstanbul Depreminin Zamanı ve Güvenli Bölge: Prof. Dr. Naci Görür’den Kritik Açıklamalar

İstanbul'un olası büyük deprem tehlikesi hakkında yer bilimcilerden uyarılar peş peşe gelmeye devam ediyor. Deprem uzmanları, megakent İstanbul'da 7 ve üzeri büyüklüğünde bir deprem beklentisini vurgularken, şehrin güvenli ve riskli ilçeleri de gündemde.

Yer bilimciler, İstanbul'daki olası büyük depreme ilişkin uyarılarını sürdürüyor. Türkiye'nin deprem risk haritasıyla ilgili peş peşe gelen açıklamalar arasında, Prof. Dr. Naci Görür’den de yeni ikazlar geldi. Görür, Marmara Fayı'nın deprem üretme periyodunun dolduğunu ve bu fay hattının kırılması gerektiğini vurguladı. İstanbul'un deprem riskini azaltmak için şehir genelinde hazırlıkların yapılması gerektiğini belirtti.

ÇEKMEKÖY'ÜN GÜVENLIĞI ÖNE ÇIKIYOR

Prof. Dr. Görür, Çekmeköy'ün zemin yapısının İstanbul'daki diğer ilçelere göre daha güvenli olduğunu ifade etti. Bu bölgenin, depremler sırasında yapısal hasarı azaltabilecek bir zemin yapısına sahip olduğunu belirten Görür, Çekmeköy'ün deprem güvenliği açısından önemli bir avantaj sağladığını söyledi.

İSTANBUL'UN HAZIRLIK DURUMU

Görür, olası İstanbul depremi öncesinde belediyelerin ve devletin gerçekleştirmesi gereken hazırlıkların önemine dikkat çekti. Yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların deprem öncesi hazırlıklarını güçlendirmesi gerektiğini belirten Görür, altyapı sorunları, ulaşım zorlukları ve ekonomik sıkıntılar gibi konulara da değindi. Bu tür sorunların etkilerini en aza indirmek için önceden planlama ve hazırlık yapılmasının şart olduğunu ifade etti.

6 ŞUBAT DEPREMLERI VE GEÇMIŞ DENEYIMLER

Prof. Dr. Görür, 6 Şubat'ta yaşanan depremlerin büyük bir felaket olduğunu kabul etmekle birlikte, asrın felaketi olduğu görüşüne katılmadığını belirtti. Geçmişte daha büyük depremler yaşandığını ve bu büyük depremlere karşı hazırlıksız olunduğunda büyük insan kaybı ve yıkım yaşandığını vurguladı.

MARMARA FAYI’NIN DURUMU

Görür, Marmara Fayı'nın normal deprem üretme periyodunun dolduğunu ve bu fay hattının kırılmasının gerektiğini açıkladı. 1999'daki Kocaeli depremi ve 1912'deki Tekirdağ Şarköy depremleri arasındaki uzun süren sismik boşluğun da bu durumu doğruladığını söyledi. İstanbul'un bu deprem riskine karşı hazırlanması gerektiğini ve bunun yalnızca hükümetle değil, tüm toplumla birlikte yapılması gereken bir hazırlık süreci olduğunu belirtti.

Görür, İstanbul’un depreme hazırlık sürecinde yapılması gerekenleri vurgulayarak, toplumsal iş birliği ve hazırlıkların önemini yineledi.

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.