Gülay Mübarek, kendisini 4 yıl boyunca taciz eden ve ceza almasına rağmen serbest bırakılan Erdoğan Küpeli'nin Tuğba Keleş'i öldürmesine ilişkin konuştu. Mübarek, "İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı Tuğba bugün aramızda olacaktı" dedi.
Adana'da kasiyer olarak çalışan Tuğba Keleş’i öldüren Erdoğan Küpeli’nin, 4 yıl boyunca taciz ve tehdit ettiği 29 yaşında Gülay Mübarek, önemli açıklamalar yaptı. Kendisini dört yıl boyunca tehdit ve taciz eden Erdoğan Küpeli’nin dört yıllık bir dava sürecinin ardından 8 yıl 6 ay ceza aldığını ancak davada tutuklama kararı çıkmadığını söyleyen Mübarek, dosyanın bir yıldır istinaf mahkemesinde ve halen orada cezası onanmadığı için serbestçe dolaşabildiğini söyledi.
'TUTUKLANSAYDI, TUĞBA ARAMIZDA OLACAKTI'
Küpeli’nin bu cezasızlığın verdiği cesaretle bugün sabah saatlerinde teklifini reddettiği için Tuğba Keleş’i katlettiğini söyleyen Mübarek, "Tutuklansaydı, İstanbul sözleşmesi uygulansaydı, kadına şiddet haberlerine sırtını dönmeseydi yetkililer ve ilgililer Tuğba bugün aramızda olacaktı. Benim başıma bunlar gelmeyecekti. Ben 4 yıl boyunca bununla mücadele etmek zorunda kalmayacaktım." dedi. Aynı suçu defalarca kez işleyen bir erkeğin cezasızlıktan güç aldığını söyleyen Mübarek konuşmasının devamında şunları söyledi: "Bugün Tuğba’yı katleden sadece Erdoğan Küpeli değil, katil tek bir kişi değil. Bir kadın gelip sizden yardım istediği zaman, şikayetçi olduğu zaman ne dediğini önemseyin. Sizin önemsememeniz bir kadının hayatına mal olabiliyor, bugün Tuğba’da olduğu gibi. Tuğba bir ay önce kaçırılmış Erdoğan kö..ği tarafından. Polis yakalamış ama aynı şekilde serbest bırakılmış. Hakkında verilmiş hapis cezası olan bir insan ikinci defa farklı bir kadına aynı şekilde yaklaştığı zaman nasıl tekrar tutuklanmıyor? Nasıl serbest bırakılıyor ? Ben halen anlamış değilim. Neden hukuk uygulanmıyor, neden İstanbul Sözleşmesi uygulanmıyor? İstanbul sözleşmesi uygulansaydı ben bugün bu durumda olmayacaktım, Tuğba aramızda olacaktı. Erdoğan ve onun gibiler dışarıda tonla. Tuğba Keleş olayında gördük ki, kadınlar korkuyor sesini çıkaramıyor ve ben sesimi duyurduğum ve ulaşabildiğim her kadının sesine biraz daha ses katmak için aylardır, yıllardır kendi hayatımdan ödün vererek uğraşıyorum, mücadele ediyorum. Kendimi, o kadınların yerine koyuyorum ki halen ben de onlardan biriyim zaten. Herkese ses olmaya çalışıyorum ama aynı suçtan ceza alan bir erkek cezasızlığın verdiği cesaretle tekrar gözünü kırpmadan, hiç düşünmeden, korkmadan, büyük bir cesaretle, hemen teklifini ret eden bir kadını katledebiliyor. Bizim oturup bunu sorgulamamız lazım. Bu cezasızlıklar neden, ceza verildiği halde, tutuklama kararı neden verilmiyor?"