Marmara Denizi kıyısında bulunan Trilye, tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve huzurlu yaşam koşullarıyla öne çıkan bir yerleşim alanıdır. Bizans ve Osmanlı dönemlerine dayanan tarihi mirası, özellikle turistik ziyaretler açısından büyük ilgi çekmektedir.
TARİHİ M.Ö. 7. YÜZYILA KADAR UZANIYOR
Trilye’nin tarihi, M.S. 5. yüzyıla kadar uzanmakta ve bölge, Bizans İmparatorluğu döneminde önemli bir yerleşim merkezi haline gelmiştir. O dönemde Rum Ortodoks yerleşim yeri olarak bilinen Trilye, Hristiyanlık açısından da büyük bir öneme sahipti.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde de önemini koruyan Trilye, Bizans ve Osmanlı mimarisine ait birçok tarihi yapıyı barındırmaktadır. Bölgenin adının, üç papaz anlamına gelen "Triglía"dan türediği düşünülmektedir.
Marmara Denizi kıyısındaki konumu sayesinde Trilye, özellikle yaz aylarında sahilleriyle dikkat çekmektedir. Temiz ve sakin plajlarıyla deniz tatili yapmak isteyen ziyaretçiler için tercih edilen bir yerdir. Ayrıca Trilye, doğa yürüyüşleri ve bisiklet gibi açık hava etkinlikleri için de uygun alanlar sunmaktadır.
OSMANLI MİMARİSİNİN İZLERİ
Trilye, hem Bizans hem de Osmanlı dönemine ait tarihi yapılarıyla ilgi uyandırmaktadır. Taş Mektep, Kemerli Kilise ve Rumlardan kalan tarihi evler, bölgenin zengin tarihine dair önemli yapılar arasındadır. Tarihi yapılar ve dar sokaklar, Trilye’yi hem kültürel hem de turistik açıdan çekici kılmaktadır.