Ağabeyinin ölüm haberini internetteki haberlerden öğrendiğini belirterek, "Okuduğumuzda şok olduk. Çok basit, çok saçma bir gözlük meselesi. Ağabeyim aldığı şeyin en iyisini alır. "Bakayım" diye eline almış olabilir; ama kesinlikle çalma gibi bir şeye inanmıyoruz. Daha önce birbirleriyle olan baskı gibi bir şey olduğunu düşünüyorum. Bu gözlük olayının da son nokta olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
'SORUŞTURMA SONUNDA GERÇEĞİ ÖĞRENECEĞİZ'
Gökkaya, soruşturma sonucuna göre gerçeğin öğrenilebileceğini belirterek, "Herkes çok sevdiğini, çok candan olduğunu, böyle bir şeye tenezzül etmeyeceğini söylüyor. Ama genel bir bilgimiz de yok aslında. Soruşturma sonrasında, raporlardan bütün bunlardan sonra gerçeği öğreneceğiz bizde" diye konuştu.
'SAYGIYLA HALLEDİLEBİLİRDİ'
İsmail Zeybek'in mesleğini sevdiğini ve mutlu olduğunu aktaran Gökkaya "Son zamanlarda farklı bir şey yoktu kendisinde. Konuştuğumuzda, "Çalışıyorum, işteyim" diyordu. Mutluydu Çeşme'de. İşini de seviyordu, mutluydu. Zaten hep polis olmak istiyordu. Çok barışıktı kendisiyle. Böyle bir suçlamayı da kabul edecek birisi değildi kendisi. Çok acı. 15 yaşındaki çocuklar yapmaz böyle bir şeyi. Bir komiserin bir polis memuruna ki onun yaşı çok küçükmüş, ağabeyim büyük; saygıyla, tatlılıkla halledilebilirdi; ama nasıl bir raddeye geldi anlayamadım diye konuştu.