Chery’nin, yeni bir SUV markası JAECOO, insanları hayatın özüne dönmeye, dışarıya çıkmaya ve yeni bir yaşam biçimi seçmeye sevk etmeyi hedefliyor.
Rock In River Tasarım Felsefesi
Almanca’da “Avcı” anlamına gelen, hızı, çevikliği, vahşiliği ve tutkuyu simgeleyen “Jäger”den esinlenen bu marka, gelişmiş bir sürüş deneyimi sunarken hedeflerinden asla vazgeçmeyen, sakin ve odaklanmış bir ruha sahip karakterle yollarla buluşuyor.
Bu anlayışa göre daha da sert ama estetik açıdan gelişmiş bir hale dönüşen taşlar, JAECOO 7’nin ilham kaynağı oldu. Gelecek yıllarda lanse edeceği yeni modeller de “Rock In River” tasarım felsefesinin manevi özüne sadık kalarak şekillendirilecek. Sürekli olarak insan ve doğa arasında yeni bir bütünleşmeyi sağlayacak bu model, başlangıç noktasındaki harmoniyi barındıracak.
Gereksiz ayrıntılardan arındırılmış pürüzsüz ve yalın gövdeyi çevreleyen düz çizgilerle JAECOO 7, soğukkanlı karakterli ancak kesin bir güç duygusunu yansıtıyor. Öndeki güçlü görünüm hem dikey hem de yatay tasarım unsurlarını barındırıyor. Yukarıda konumlandırılan yatay tasarımlı farların ortasını, dikey çıtalara sahip heybetli ön ızgara dolduruyor. Tamponun yan bölümlerindeki büyük hava girişleri de güçlü görünümü destekliyor. Tüm tasarım bir bütün olarak teknolojiye vurgu yaparken doğanın canlılığını da simgeliyor.
Araçın karoseri, Leonardo da Vinci’nin altın oranındaki yüksek omuz çizgisiyle alttan oyulmuş durumda. Bu tasarım yaklaşımı, gövdeyi görsel olarak gergin göstererek daha ince ve zarif görünüm sağlıyor.
Pürüzsüz bir şekilde boyanan gövde, nehir suyunun etkisiyle parlayan doğal kayalar kadar akıcı ve dayanıklı bir görünüm ortaya koyuyor; ayrıca araç üretimindeki gelişmiş işçiliği de gözler önüne seriyor. Arka bölümü, aerodinamik açıdan işlevsel avantajlar barındırıyor. Kusursuz orantıları gösteren yatay arka aydınlatma grubu oldukça dengeli bir yapı ortaya koyuyor.