Gazeteci Akif Beki, dövizin artmasına karşı devreye alınan kur korumalı TL mevduat hesabına ilişkin olarak "Madem TL’nin değerini korumak için ‘alternatif bir enstrüman’ geliştirilecekti, bu noktaya gelineceği baştan niye öngörülemedi? Hani 19 yıldır hazırlanılıyordu?" diye sordu.
"İktidar, ağzından bir kere laf çıktı diye faizi resmen geri yükseltmedi." diyen Beki yazısında şöyle dedi:
"Fiilen de yükseltmemiş mi oluyor şimdi?
Yeni çözümün altı faiz, üstü kur farkı.
İçinde faiz de var, yetmezse kur farkı garantisi de. Nas, nerede kaldı peki?
TL’yi dolara endeksleyerek TL görünümlü dolar mevduatını teşvik etmek amaçlanıyor. Kulağı tersten göstermek değil mi?
1966-78 arasında Türkiye’de benzeri denenmiş. Demirel’in “70 cente muhtaç hale geldik” demesiyle sonuçlanmış.
Kur farkını, Hazine nereden karşılayacak? Ya para basıp ya da vergi salarak. Her iki halde de bankada parası olanın neması, parası olmayana ödetilecek.
Halkı, düşük kura ezdirmemekten dönüldü. Ama yüksek kura ezdirmemek için alınan tedbirde de altta halk kalıyor. Faturası, yine fakir fukaraya patlayacak."