CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Atatürk Anıtı’na yapılan çirkin saldırıyla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu:
“Bunlar gündemi değiştirmeye yönelik olaylar. Vatandaşın mutfağında yangın var, birileri toplumun dikkatini başka bir yere çekmeye çalışıyor. Atatürk sadece bizim önderimiz değil, tüm mazlumların önderi. Bu bir akıl tutulması. Bunlar sağlıklı ruh yapısına sahip olan insanlar değil. Hiçbir vatandaşın yüreğinden Atatürk sevgisini çıkaramazlar.”
CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı sorusunun yönelttiği Kılıçdaroğlu’na “Aslında verdiğiniz tarife bakıyorum, bu tarife uyan isim Kemal Kılıçdaroğlu, sadece ismi söylenmiyor” yorumu üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
“Aslında yaptığım tanım sağduyulu insanların kabul edeceği bir tanım. Cumhurbaşkanının 84 milyonu kucaklaması, insanların inançlarına saygı duyması, günün 24 saati konuşmaması lazım. Cumhurbaşkanı devletin sigortasıdır. Siyasi partiler arasında çıkan tartışmaları çözer, TBMM’nin açılışını yapar ve o açılışta herkesi kucaklayan konuşmalar yapar. Ülkenin adaletle yönetilmesini sağlar, cumhurbaşkanı dediğiniz budur. Bu ben miyim bir başkası mı bilmem, ancak cumhurbaşkanı dediğiniz böyle olmalıdır.”
“ERDOĞAN KARŞIMA ÇIKAMAZ”
“Erdoğan karşıma çıkarsa reytingi çok iyi olur. İstediği soruyu bana sorabilir, benim ona soracağım 5-6 soru var ve dilerse önden verebilirim. İsterse cevaplarını prompterle hazırlasın. Ama karşıma çıkamaz.”
İMAMOĞLU’NUN MOBESE GÖRÜNTÜLERİ
“İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun balıkçıya giderken mobese kameralarıyla izlenip, restorandaki görüntülerinin sızdırılmasıyla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, “Ben zaten söylüyordum dinleniyoruz diye, mobese izlendiğimizi de gösterdi. Bu devletin, parti devletine dönüştüğünü gösteriyor. Bir kişinin şahsi egolarına teslim olmuş bir devlet yapısına dönüştüğünü görüyoruz. O yüzden bürokratlara çağrı yaptım.
Erdoğan İstanbul’u kaybettiğini bir türlü içine sindiremedi. Çünkü İstanbul’un rantından yararlanıyordu. AKP’nin büyük ölçüde İBB’den beslendiğini çok iyi biliyorduk. İstanbul’u Ekrem Bey’in kazanması onlar için hazmedilmesi zor bir durum oldu. Ekrem İmamoğlu kazanmanın ötesinde başarılı bir belediye başkanlığı performansı da sergiledi. Duran bütün metro yatırımlarının kaynağını bularak sözleşmelerini imzaladı. 10 ayrı yerde 10 ayrı metro inşaatını birden başlattı. Bunu da hazmedemediler. Yolsuzlukların da üzerine gitti. Bunun yanı sıra müthiş bir yolsuzluk dosyaları vardı. İçişleri Bakanı devreye girdi, “yolsuzluk dosyalarını bize verin” dedi ve aldı. Hasırın altında bekliyor dosyalar. Bu olay bir değil, iki değil, üç değil. Ekrem beyin üzerinde baskı kurmaya çalıştılar.”
“DOZERİN BAŞINDA MI DURACAKTI?”
“Her kar yağışından sonra kentte olağanüstü bir durum vardır. Katıldığı yemekten haberim vardı. Ekrem bey önemli kararlar alırken genel başkana haber verir. Kaldı ki Ekrem bey gidip dozerin başında mı duracaktı? Hayır, yönetecekti orayı. Binlerce kişi havaalanında sloganlar attı, Türkiye’nin itibarını sorguladı. THY’nin ne kadar yetersiz olduğunu gördü ama bunlar hiç konuşulmadı, Ekrem beyin yemeği konuşuldu.”
BAHÇELİ’NİN “İMAMOĞLU GÖREVDEN AFFINI İSTEMELİ” AÇIKLAMASI
“Neden affını istiyor beyefendi? Ekrem Bey’i siz mi göreve getirdiniz? Ekrem Bey’i göreve İstanbul halkı getirdi. Buyursunlar anket yapsınlar, İstanbul halkı Ekrem Bey’i seviyor. Ekrem Bey onların düşündüğünden çok daha fazla çalışıyor. ”
AKP DÖNEMİNDE İBB’DEN BORÇ ALAN İSİMLER
“Belediyeden para alıyorsunuz geri ödemiyorsunuz, Meclis’te yemin ediyorsunuz. Yeri gelince de dinden imandan bahsediyorlar. Sizde din iman var mı? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyorsunuz? Nasıl boğazınızdan aşağı iniyor ya?”
İYİ PARTİ’NİN “İTTİFAK YAPMAYA MECBUR DEĞİLİZ” AÇIKLAMASI
“Millet İttifakı’nda bir çatlak yok. Milletvekilleri elbette kendi görüşlerini söyler, biz saygı duyarız. Kimse kimseye mahkum ve mecbur değildir, bunu ortaya koymalıyız. İttifakı oluşturan bileşenler özgür iradeleriyle hareket eder. Kendi özgür irademizle ülkeye adaleti getirelim, parlamenter sisteme dönelim, hukukun üstünlüğünü sağlayalım amaçlarıyla bir araya geldik. Tüm partilerin kendi iç tüzüğü var ama ülkemizde bozulan dengeler var. Bütün bu dengeleri yeniden inşa edebilmemiz lazım, biz bu çıkışları demokrasi çerçevesinde değerlendiriyoruz. Önemli olan Genel Başkanların konuşmasıdır, milletvekillerinin değil. Biz Genel Başkanlar olarak gayet rahat konuşabiliyoruz bu da bizim açımızdan çok önemli. Millet İttifakı kendi içinde tutarlılığı olan görüş birliği sağlamış bir ittifak. Çok yakında altı lider bir araya geleceğiz.”
BÜROKRATLARA ÇAĞRI
“Bürokrasiden gerçekten belgeler, raporlar, onaylar yağıyor. Biz de ayrıca kontrol edip doğruluğuna bakıyoruz. Örneğin Ulaştırma Bakanı açıklama yaptığında 15 dakika sonra gerçek bilgiler bize ulaştı. Bürokratlar bilgileri ulaştırırken bakanın doğruyu söylemediğini beyan ettiler. Çünkü bu ülkede hala dürüst bürokratlar var, bunlar bir köşeye atılmış vaziyetteler. Çünkü Saray hükümeti düzgün çalışan bürokrat istemiyor, bu nedenle tasfiye edilmişler.”
“ARAP ÜLKELERİNDE DİLENCİ GİBİ GEZİYORLAR”
“Nebati zaten TÜİK’e açıklaması gereken rakamı ‘enflasyon 50’nin altında olmaz’ diyerek söyledi. Olağanüstü sıkıntılı bir dönem başladı. Zam pazarda değil zam artık evin bütün odalarında var. Kaç kişinin elektriği, doğalgazı ödeyemediği için kesildi açıklamalarını isterim. İki ay önce ne diyorlardı? ‘Dolar ne kadar yükselirse o kadar ihracatımız olacak, Türkiye cari açığını kapatacak’ diyorlardı. Şimdi ise dolar yükselmesin diye gittiler bütün Arap ülkelerinde dilenci gibi geziyorlar. Türkiye Cumhuriyeti bu hale düştü. Düne kadar manşet atıyordunuz o devletler için ‘şerefsiz’ diye, şimdi ayağına gidip yalvarıyorsunuz ‘bize para verin’ diye. Yönetemiyorsunuz kardeşim sandığı getirin.”
“SOKAĞA ÇIKMAK İÇİN TAHRİK EDECEKLER”
Ben sonbaharda seçim olacağını düşünüyüorum. Kara kıştan çıkarken bir seçimi tercih etmez Erdoğan. Tercih kendisine ait sonuçta bu sandık gelecek milletin önüne. Vatandaşa duyurum; sağduyulu olun, sokağa çıkmak için tahrik edeceklerdir.
Başkaları aday olmak istiyorsa buyursun gelsin. Millet herkese boyunun ölçüsünü versin. Bu tartışmalar artık geride kalmalı. Bir karabasandan Türkiye’nin kurtulması lazım. Bütün alanlar tahrip edildi. Duygular, adalet kurumu tahrip edildi.
SEÇİM BARAJI
Devlet Bahçeli siyasi partiler yasasındaki barajın düşmesini bekliyor, düşmezse baraj altı kalıyor. Bu yasanın çıkması bekleniyor ama Erdoğan bir türlü çıkarmıyor. İndirilmesi lazım çok basit bir şey değil mi? Biz 7’yi de yüksek buluyoruz. Normal gelişmiş ülkelerde kaçsa bizde de öyle olmalı. Yüksek baraj doğru değil. Milletin idaresine ortak olmaktır.
“Külliye’de oturur musunuz?” sorusu yöneltilen Kılıçdaroğlu, “Mümkün değil, orayı bir israf abidesi olarak görüyorum” dedi.