Kılıçdaroğlu, "Devleti yönetenler yoksulluğu bitirmek değil, yoksulluğu yönetmek istediler. ‘Ben sana ekmek vereyim sen bana oy ver’… Biz yani CHP, sosyal devleti savunan, yani sosyal demokrat olan bir partinin genel başkanı olarak ifade edeyim. Biz yoksullara yardım yaparken onun kimliğine, inancına, yaşam tarzına bakmayacağız. Biz yoksulluğu idare etmek için değil, bu bereketli topraklarda yoksulluğu tarihe gömmek için iktidar olmak istiyoruz" dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, İstanbul'da Aile Destekleri Sigortası'nın Tanıtım Toplantısı'na katıldı. Tanıtım toplantısına, Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra eşi Selvi Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek Kaya İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, CHP genel başkan yardımcıları, Türkiye’nin her il ve ilçesinden CHP’li kadın kolları başkanları katıldı.
Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmada, Anayasa'dan maddeler sıraladı. Anayasa'ya göre, herkesin sosyal güvelik hakkına sahip olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, bunun yerine getirilmediğini ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Pazar atıklarından beslenen yüzbinler var. Atıkları toplayanların da ağırlıklı olarak kadın olduğunu hepimiz görüyoruz. Evde çocuğuna yemek yapmak için pazar artığını alıp, evine götüren kadınlar var. Bir başka ülkeden söz etmiyoruz, 21’inci yüzyılın Türkiye’sinden bahsediyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu, Aile Destekleri Sigortası'nı 15 soruya yanıt vererek açıkladı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
ANAYASA: Aile Destekleri Sigortası… Adı çok güzel, aileyi destekleyen bir sigorta dalı. Aileyi önceleyen bir sigorta dalı. Ailenin mutluluğunu ve ekonomik güvencesini sağlayan bir sigorta dalı. Peki, çıkmayan bir yasanın, çıkmayan, olmayan bir sigorta dalının öngördüğünü hepimiz acaba yeteri kadar kavrayabildik, öğrenebildik mi? Bunu hayata geçirmek için nelerin yapılması gerektiğini acaba hiç düşündük mü? Başta Anayasa ve yasalar olmak üzere onların yasaların öngördüğü düzenlemeleri yeteri kadar hayata geçirebildik mi?
ERKEĞİN DE KADININ DA ÜSTÜNLÜĞÜ YOK: Anayasa, madde 41. Başlığı, ‘Ailenin Korunması’. ‘Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.’ Erkeğin üstünlüğü yok. Kadının da üstünlüğü yok, eşler arasında eşitliğe dayanır. Ne imiş, ‘Türk toplumunun temelidir’ diyor. Ve devam ediyor, ‘Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlanmasının önemi ile uygulamasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.’ Kurabilir değil, kurar! Kurmak zorunda. Devlet dediğimiz aygıt, hükümetleri aracılığıyla kurmak zorunda. Bunun yapılması lazım. Anayasa’nın öngördüğü bu kural yerine geldi mi? Bu teşkilat kuruldu mu? Demek ki her birimiz tek tek, her bir kadın kardeşimiz, Anayasa’nın öngördüğü kuralın yerine getirilmesi için çaba harcayacak.
PAZAR ARTIKLARINDAN BESLENEN YÜZBİNLER VAR: Milyonlarca işsizimiz var. Belki sizlerin ailelerinde de çok sayıda işsiz var. Sizlerin ailelerinde olmasa bile komşularınızda vardır. Akrabalarınızda, yakınlarınızda vardır. Pazar atıklarından beslenen yüzbinler var. Atıkları toplayanların da ağırlıklı olarak kadın olduğunu hepimiz görüyoruz. Evde çocuğuna yemek yapmak için pazar artığını alıp, evine götüren kadınlar var. Bir başka ülkeden söz etmiyoruz, 21’inci yüzyılın Türkiye’sinden bahsediyoruz. Az önce söylediğim Anayasa’nın öngördüğü ilgili kurala acaba, o kadın, pazar artıklarını toplarken ne ölçüde Anayasa’ya uygun olarak hareket ediyordu? Ne ölçüde hükümetler o kadının sorunlarını çözmek için bir şeyler yapabiliyorlardı?
SİYASAL İKTİDAR TARAFINDAN NASIL ELLERİNDEN ALINDIĞINI ANLATACAKSINIZ: Yine Anayasa. Madde 49. ‘Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir’. Dikkat ediniz, çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir diyor. Ben işsizsem benim çalışma hakkım var. Ve ben çalışmayı bir ödev olarak yerine getirmek zorundayım. Anayasa’nın gayet açık ve net kuralıdır. Yüzbinlerce, milyonlarca işsizin olduğu yerde bu hakkı insanlar nasıl kullanacak ve bu ödevi nasıl yerine getirecek? Devam ediyor, ‘Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır.’ Alındı mı bu tedbirler, gereği yapıldı mı? Her bir kadın yoldaşım için söylüyorum, muhatabı olduğumuz kadın kardeşlerimize bu olayı anlattığınız kadın kardeşlerimize inanç ve kararlılıkla anlatacaksınız. Haklarını anlatacaksınız. Özgüven içinde anlatacaksınız ve sorunların nasıl çözüleceğini de anlatacaksınız. 20 yıldır ülkeyi yöneten bir siyasal partinin, ülkeyi hangi noktaya taşıdığını da anlatacaksınız. Anayasa’nın öngördüğü kurallardan nasıl sapıldığını da anlatacaksınız. Anayasa’nın tek tek her bir bireye verdiği hakkın nasıl siyasal iktidar tarafından ellerinden alındığını anlatacaksınız.
HERKES SOSYAL GÜVENLİK HAKKINA SAHİPTİR: Anayasa, madde 60. Sosyal Güvenlik Hakkı. ‘Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir.’ Bu coğrafyada nerede yaşarsa yaşasın, kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun, hiçbir ayrım yapmıyor Anayasa, herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir diyor. İyi de herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir, temel bir kural, ama milyonlarımız var sosyal güvenliği yok. Demek ki Anayasa’nın öngördüğü bu kuralı da yerine getirilmiş değil. ‘Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar.’ Hem gerekli tedbirleri alacak hem teşkilatı kuracak diyor.
9 SİGORTA: Şimdi bugüne kadar kurulmayan, uygulamaya konulmayan Aile Destekleri Sigortası’nı anlatacağım. Soru 1, Aile Destekleri Sigortası nedir? Önce bunu anlatacaksınız. 1952 yılında sosyal güvenlik sadece bizim değil, bütün dünyanın ortak sorunudur. Ve bütün dünya, sadece kendi ülkelerinde değil, ülkelerin kurduğu bu uluslararası kuruluşlarda çözüm üretmek istemiştir. Adı, Uluslararası Çalışma Örgütü. Uluslararası Çalışma Örgütü, 9 sigorta dalını bütün ülkelerin uygulamasını istemiştir. Emeklilik Sigortası, Yaşlılık Sigortası, Analık Sigortası, Hastalık Sigortası, İş Kazası ve Meslek Hastalığı Sigortası, İşsizlik Sigortası, Malullük Sigortası, Ölüm Sigortası. 8’ini saydım, 8’i Türkiye’de var. 9’uncu sigorta dalı, Aile Destekleri Sigortası. Aile Destekleri Sigortası yok. Yani aile desteklenmiyor aslında. Anayasa’nın ve yasaların öngördüğü kural ihlal ediliyor. Yerine getirilmiyor.
RAHMETLİ ECEVİT BAŞBAKANKEN İŞSİZLİK SİGORTASINI ÇIKARDI: 1971, tam 50 yıl önce, 29 Temmuz 1971 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nde TBMM, 9 sigorta dalını hayata geçireceğine dair kanun çıkardı. Bu uluslararası sözleşmeyi onayladı. Hangi yıldayız, 2021 bitmek üzere. Bu sigorta dalı uygulanmıyor. Bir önce İşsizlik Sigortası yine, rahmetli Ecevit’in başbakanlığı döneminde çıktı. 8’inci sigorta dalı, rahmetli Ecevit, başbakanken İşsizlik Sigortası’nı çıkardı.
DOĞUMDAN ÖLÜME SOSYAL GÜVENCE
Soru 1: 9 sigorta dalı bir arada olursa ne olacak? Özelliği ne bunun? Bu Uluslararası Çalışma Örgütü’nün öngördüğü 102 sayılı Sözleşme’nin özelliği ne? Özelliği şu, kişinin doğumundan ölümüne kadar tüm yaşamını sosyal güvence altına almak demek.
GELİRİ, ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA OLAN HERKESİ KAPSIYOR
Soru 2: Aile Destekleri Sigortası kimleri kapsamaktadır? Rahatlıkla yanıt vereceksiniz, Aile Destekleri Sigortası, asgari ücretin altında geliri olan veya hiç geliri olmayan bütün aileleri kapsayacaktır. Dolasıyla Aile Destekleri Sigortası, sosyal güvenlik anlamında bütün ailelerin güvencesi olacaktır.
AİLEYE GÖRE ASGARİ ÜCRETİN 2-3 KATI DA OLABİLİR
Soru 3: Aile Destekleri Sigortası, yoksul ailelere sadece asgari ücret tutarında mı destek verecek? Hayır, her bir ailenin durumu, pozisyonu özel olarak incelenecek. Ailede engelli, yaşlı, okula giden kaç çocuk var. Bunlar hangi düzeyde eğitim alıyorlar. Ona göre belirlenecek. Bazı ailelere asgari ücret düzeyinde verilecek, bazı ailelere belki asgari ücretin iki, üç katı yardım yapılacak. Dolasıyla asgari ücret tutarında yardım yapılacak değil, ailenin durumuna göre en az asgari ücret olmak üzere ailelere destek yapılacak. Örneğin, ailede engelli çocuk veya bir yaşlı var ve anne o yaşlıya bakmak zorunda. Aile Destekleri Sigortası, o kadının sosyal güvenliğini sağlayacak ve o kadının sosyal güvenlik primleri devlet tarafından ödenecek. Ve o kadın evde çocuğuna bakarken emeklilik hakkı da kazanacak.
AİLEDEKİ İŞSİZLERE ÖNCELİK
Soru 4: Devlet kamuya eleman alırken Aile Destekleri Sigortası’ndan yaralanan ailelere pozitif ayrımcılık yapacak mı? Öyle ya, biz senin sosyal güvenliğini sağlıyoruz, çok güzel, asgari ücret veriyoruz, engelli var, ayrıca veriyoruz, ama ömür boyu bu insanlar devlete el avuç mu açacak? Aile Destekleri Sigortası yasası çıktığı zaman, bu ailenin çocuklarına varsa ailede işsiz bunlara öncelik hakkı tanınacak. Önce bu fakir fukara ailelerin çocuklarına sahip çıkacağız.
"HER AİLEDE ASGARİ BİR SİGORTALI OLACAK. ANA HEDEFİMİZ BU"
Her ailede asgari bir sigortalı olacak. Sigortasız hiçbir aile olmayacak. Ana hedefimiz bu. Sürekli yardım almak değil, çalışmak, alın teri dökmek, üretmek, kazanmak, eve huzur içinde dönmek… Ana hedefimiz bu. Ama bunu sağlayamıyorsanız sosyal devlet olarak, Aile Destekleri Sigortası’ndan yardım yapmaya devam edeceksiniz.
BİR AİLENİN FAKİR OLDUĞUNU KİMSE BİLMEYECEK
Soru 5: Aile Destekleri Sigortası’nı hangi kurum uygulayacak? Yeni bir kurum kuracağız. Aile Destekleri Sigortası Kurumu. Sadece ailelere bakacak. Bütün yardımları tek elde toplayacağız, israfı önleyeceğiz. Uygulamadaki keyfiliğe tamamen son vereceğiz. İnsan onuruna yaraşır bir şekilde Aile Destekleri Sigortası’nı hayata geçireceğiz. Yani kendini bilmez politikacıların, insanların fakirleri sıraya dizip, onlara yardım yapıp televizyon kanallarının çekip kendi vicdanını rahatlatan uygulamalara son vereceğiz. İnancımızda da felsefemizde de temel bir kural var. Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Bir ailenin fakir olduğunu kimse bilmeyecek.
Soru 6: Ailenin mali durumunu ve sosyal statüsünü kim belirleyecek? Öyle ya, dedik, yoksul ailelere verilecek. Fakir olup olmadığını kim belirleyecek? Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sosyal hizmet uzmanları ve sosyologlar belirleyecek. Her bir aile ile temasa geçecekler, statüsünü belirleyecekler, evde engelli var mı, yaşlı var mı, okula giden çocuklar var mı? Bütün bunlar belirlenecek.
ENGELLİ, EVDE BAKIM, YAŞLILIK MAAŞLARI KESİLMEYECEK İYİLEŞTİRİLECEK
Soru 7: Aile Destekleri Sigortası çıktığı zaman engelli, evde bakım ve yaşlılık maaşı alanların aylıkları kesilecek mi? Bugün yardım alanlar var. Hiçbir aylık kesilmeyecek, tam tersine iyileştirilecek. Ne diyorlardı, yerel seçimlerde, sakın ha CHP’ye oy vermeyin, verirseniz yardımlarınız kesilir. Hiçbir şey olmadı. Tam tersine onların yaptığı sosyal yardımlardan iki, üç kat daha fazla sosyal yardım yaptık. Ve kimsenin de haberi olmadı.
ÇOCUK ÜCRET ÖDEMEDEN KREŞE BIRAKILACAK
Soru 8: Aile Destekleri Sigortası kapsamındaki ailelerin çocuklarının eğitim harcamaları karşılanacak mı? Evet, çocuğun bütün eğitim harcamaları karşılanacak. Çocuk, kreşe gittiği andan itibaren kreşe aile ücret ödemeden kreşe rahatlıkla bırakabilecek. İlkokul, ortaokul, lise veya üniversite… Burs verilecek çocuklara, yurtta kalacaksa yurt verilecek ve ücretsiz olacak bu yurtlar.
MEVSİMLİK İŞÇİLERİN BARINMALARI VE ÇOCUKLARININ EĞİTİMİ NASIL OLACAK?
Soru 9: Mevsimlik işçilerin barınmaları ve çocuklarının eğitimi nasıl olacak? Çoğumuzun aklına bile gelmez. Binlerce mevsimlik işçi var. Bunlar bazen Anadolu’ya, fındık toplamaya, bazen fıstık, zeytin, pamuk toplamaya giderler. Aile boyu, çocuklarıyla giderler. Devleti yönetenler şunu düşündü mü acaba, yıllar yılı bu aileler gidiyorlar, bunlar nerede kalıyorlar? Bunları tuvaleti, banyosu var mı? Ya bunlar insan değil mi? Sen bakıyor musun bunlara? İnsani koşulların tamamını hayata geçireceğiz.
YOKSUL OLUP TEK BAŞINA YAŞAYAN KİŞİ
Soru 10: Yoksul olup tek başına yaşayan kişi de Aile Destekleri Sigortası’ndan yararlanacak mı? Evet. Hiç kimse aç ve açıkta kalmayacak. Herkesin gelir güvencesi olacak. Buna bazı iktisatçılar, temel vatandaşlık geliri diyorlar. Adına ne denirse densin. Bizim hedefimiz bu topraklarda hiç kimsenin gelirsiz, aç ve açıkta kalmamasıdır.
Soru 11: Aile Destekleri Sigortası kapsamında ‘Yeni Başlangıçlar Fonu’ nedir? Aile Destekleri Sigortası, aileyi temel alan bir sigorta dalıdır. Her aile gelir güvencesi veren bir sigorta dalıdır. Aile Destekleri Sigortası’nın temel hedefi, ailedeki mutluluğu, huzuru devam ettirmektir. Mutfağındaki bereketi devam ettirmek demektir. Özü budur.
“YOKSULLUĞU TARİHE GÖMMEK İÇİN İKTİDAR OLMAK İSTİYORUZ”
Soru 12: 1971’de uygulanması taahhüt edilen Aile Destekleri Sigortası bugüne kadar niçin uygulanmadı, neden kanun çıkmadı? Devleti yönetenler yoksulluğu bitirmek değil, yoksulluğu yönetmek istediler. Ben sana ekmek vereyim sen bana oy ver. Ben sana patates vereyim sen bana oy ver. Ben sana makarna vereyim sen bana oy ver. Biz yani CHP, sosyal devleti savunan, yani sosyal demokrat olan bir partinin genel başkanı olarak ifade edeyim. Biz yoksullara yardım yaparken onun kimliğine, inancına, yaşam tarzına bakmayacağız. O insanın sorunu var ve biz o sorunu çözmeye talibiz ve çözeceğiz. Biz yoksulluğu idare etmek için değil, bu bereketli topraklarda yoksulluğu tarihe gömmek için iktidar olmak istiyoruz.
BU AİLELERDEN HİÇBİR HARCAMA VEYA PRİM ALINMAYACAK
Soru 13: Aile Destekleri Sigortası kapsamında aileler sigorta primi ödeyecek mi? Hayır efendim, zaten aile gelire muhtaç. Bu ailelerden hiçbir harcama veya prim alınmayacak. Tam tersine ailelerin ihtiyacına, pozisyona göre destek verilecek. Harcamaların tamamı devletin bütçesinden olacak.
‘BEŞLİ ÇETE’YE GELİNCE PARA VAR, FAKİR FUKARAYA GELİNCE PARA YOK
Soru 14: Aile Destekleri Sigortası harcamalarını karşılayacak kaynak var mı? ‘Beşli Çete’ye gelince para var, fakir fukaraya gelince para yok. Biz sosyal devleti savunuyoruz. Sosyal devlet, fakirin fukaranın yanında olan devlet demektir. Bütün dünyadaki tanımı da budur. Biz sosyal demokratız. Huzurdan, bereketten, üretimden yanayız.
Soru 15: Vatandaş yoksulluğunun giderilmesini devletten isteyebilir mi? Önemli bir soru. Sözlerimin başında Anayasa’dan bahsettim. Herkesin sosyal güvenlik hakkına sahip olduğunu, çalışmak herkesin hakkı ve görevidir dedim. Vatandaşın tebaa olarak kabul edildiği bir yönetimde vatandaş bu hakkı talep edemez. Ama vatandaşlık hukuku içerisinde, yoksulsa benim yoksulluğumu gider deme hakkı vardır. Bu hakkı unutmayın.
"CUMHURİYET, BİLHASSA KİMSESİZLERİN KİMSESİDİR"
Cumhuriyeti kuranlar gerçekten büyük insanlar. Cumhuriyeti kuranlar savaş meydanlarından geldiler. 1921 yılında yani Cumhuriyeti kurmadan önce Çocuk Esirgeme Kurumu’nu kurdular. Binlerce evladımız babasızdı. Şehit çocuklarıydı bunlar. Ve Gazi Mustafa Kemal, Cumhuriyeti kurarken ‘Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir’ demiştir.