Kılıçdaroğlu’ndan ‘HDP’ açıklaması

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın 4 partiden oluştuğunu belirterek, "HDP ayrı parti, biz ayrı partiyiz. HDP ile aynı parti olduk demedik. Biz zulmün, haksızlığın karşısında susmayız. Haksızlığın karşısında susan dilsiz şeytandır" dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Sinop'ta gerçekleştirilen Muhtarlar Buluşması'nda gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu'nun gündeminde HDP, işsizlik ve muhtarların sorunları vardı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, muhtarlardan gelen sorular üzerine Millet İttifakı'nın 4 partiden oluştuğunu belirtti, "HDP ayrı parti, biz ayrı partiyiz. HDP ile aynı parti olduk demedik" ifadesini kullandı.

"MUHTARIN YETKİLİ OLMASI LAZIM"

Kılıçdaroğlu şu mesajları verdi: "Türkiye'yi yönetecek olan kişiyi hep beraber seçiyoruz. Türkiye'yi yönetecek kişinin halkıyla karşı karşıya gelmesi lazım. Özgüveni olması lazım. Devlette 27 buçuk yıl hizmet ettim. Herkes beni SSK müdürü olarak tanıyor. Asıl Maliye Bakanlığı'nda görev yaptım. Bu iş kanun sorunu. Siyasi tercih sorunu. Devlette planlama olacak. Bir köyde planlama, alt yapı nasıl olmalı? Şehirde planlama oluyorsa köyde neden olmasın? Muhtarın yetkili olması lazım. Muhtar dinlenmezse sorun çözülmez. Sorunu yaşayan kim? Vatandaş derdini kime anlatıyor? Bunu yapmak için önce liyakate gerek var. Sonra devleti tanımaya, milletin sorununu çözmeye ihtiyaç var. Bana her zaman Kemal Abi diyebilirsin. Bay Kemal de diyebilirsin. Para yok diyorsun? 128 milyar dolar nereye gitti? Biliyor musun? Ben de bilmiyorum. Araştırmak isteyen Merkez Bankası Başkanı görevden alındı. Tüyü bitmemiş yetimin, hepimizin parası. Merkez Bankası devletin. Kim aldı? Herhalde muhtarlar almadı. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunmayanlar ülkenin kalkınmasına katkıda bulunamazlar. Her vatandaş için geçerli. Bunda anlaşamazsak ülkenin sorunlarına katkıda bulunamayız."

"ZULMÜN, HAKSIZLIĞIN KARŞISINDA SUSMAYIZ"

"Bizim bir ittifakımız var. 4 parti var. CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti. Yerel yönetimlerde bir ittifak olmadı. HDP ayrı parti biz ayrı partiyiz. HDP ile aynı parti olduk demedik. Biz zulmün karşısında, haksızlığın karşısında susmayız. Haksızlığın karşısında susan dilsiz şeytandır. Seçimlerde zorla istifa ettirilen Melih Gökçek'in hakkını ben savundum. Bursa, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanları AK Partili'ydi. Millet seçtiyse milletin hakkına saygı duyarız. Siyaset kimlik üzerinden yapılmaz. Türkiye'de siyaset yanlış zemin üzerinden yapılıyor. Ayrımlar olmaz. CHP'nin bir ölçüsü var: Bayrağıyla ve vatanı ile sorunu olmayan herkesin başımızın üstünde yeri var. HDP'li başkanvekili var. Oturuyor kürsüye. Meclis'i yönetiyor. Dolayısıyla küçük şeylerden, ortak şeylerden, hepimizi kıracak şeylerden, kimlik üzerinde siyaset yapmayalım. O bir toplumu bölmek için yaratılan şeydir. Bunu yaptığımız zaman birliği bütünlüğü sağlamış oluruz."

"ELEKTRİKSİZ, İNTERNETSİZ KÖYLER..."

"En yoksul kesim orman köylüsüdür. Orman Genel Müdürlüğü çalıştırıyor. Sigortasını yatıracaksın, parasını verecek. Geçen sene ödenen paradan daha düşük gelir alıyor. Bunları dile getiren tek kişi benim. Burada aldığımız sorunların hepisini genel kurulda tartışma konusu yapacağız. Hiç endişeniz olmasın. Bizim dışımızda da canlılar var. Sadece insanoğlu yok ki. Arılar olmasa insanlığın nesli tükenecek. Bizden sonraki çocuklarımıza da güzel bir dünya bırakmak zorundayız. Ağaç bırakmak zorundayız. Kurdun kuşun da hakkı var. Haddinden fazla yakalarsanız deniz size balık da vermez. O nedenle adalet kavramı değerlidir. Türk Telekom, rahmetli Turgut Özal'ın en önemli yatırımlarından. Hariri ailesine sattılar. Hariri ailesi 6 buçuk milyar doları Türk bankalarından kredi aldı. Türk Telekom'u aldı. Kabloları sattı, malları sattı. Bankalara ödemeye gelince ben ödemiyorum. İnternet alt yapısını yapacaktı, yapmadı. Köylerde alt yapı yok, internet yok. Ektiğinin karşılığını alamıyor. Zarar ediyor. Gençler köyde durmuyor. Devleti yönetenlerin gençler köyde nasıl kalır sorması lazım. Eleştiriyoruz eleştirilmesi gereken konuyu. Nasıl çözüleceğini de anlatıyoruz."

"KİMSE KORKUDAN DAVA AÇMIYOR"

"10 milyon 750 bin işsizimiz var. Ne olacak? Ben düşüneceğim sizler de düşüneceksiniz. Sadık Bey arayın dediniz. Herkesi arayacağız. Çiftçimiz kan ağlıyor. Bunların tamamını biliyoruz. Cebine atar, kalan kısmını yandaşlara verirse bu sorun çözülmez. 2006 yılında Meclis'ten bir kanun geçti. Onun 21. maddesi var. Devlet gayri safi milli hasılanın en az yüzde birini çiftçiye vermek zorundadır. Kanun emrediyor. Ama devleti yönetenler diyor ki ben kanuna uymam. Vermiyor o parayı. Kimse korkudan dava açamıyor. 'Ya beni de bir sabah tutuklarlarsa...' Kanunun verdiği hakkı bile insanlar korkularından isteyemiyor. 21. yüzyılda bir evde elektrik olmaması ne demek? Ortaçağda mı yaşıyoruz? Elektrik olacak ki; buzdolabı, internet, çamaşır makinesi olsun. Elektrik su gibi insan hakkıdır."

"MUHTARLAR BİRLİĞİ KURULMALI"

"Doğruları söylemeye devam edeceğiz. Muhtarları güçlü kıldığınız zaman vatandaşlar en rahat muhtarlara ulaşır. Muhtarlara bütçe vereceksiniz. Elektrik, doğlagaz parası ödüyor. Neyle ödüyor? Sizi de halk seçti. Niye sizin de bütçeniz olmasın? Bütçeyi istediğiniz gibi harcamayacaksınız. Kuralları olacak. 27 yılımı devlette bütçe nasıl yapılır ona harcadım. Muhtarın niye birleşik pusulası yok. Seçim, birleşik oy pusulası sizin de hakkınız değil mi? Maliyeti yok. Hakkın teslim edilmesi gerekin diyen kim. Bu kardeşiniz: Bay Kemal. Hakkın, hukukun savunulması lazım. Nasıl kamu görevi yapmıyorsunuz diye kanun yapmayabilir? Benim mahallemle ilgili belediye Meclis'i karar alıyor ama benim yok. Muhtarı da o mahallede yaşayan vatandaş seçiyor. 82 değişik kanunda 304 maddede muhtar adı geçer. Derli toplu bir kanun var mı yok. Tamamlayacağız ve o kanun teklifini sunacağız. Bizim belediyelerimizin büyük bir kısmında belediyeden muhtara yardımcı bir personel zaten veriyorlar. Muhtarlar Birliği kurulmalı. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Akılla, mantıkla, bilgi ile birikim ile çözülür. Sorunların yüzde 90'ı 5 yıl, 4 yıl içinde çözülebilir. Türkiye'nin parası var. Beşli çete milyar dolarla kazanıyor. Ya işçiler, emekliler, asgari ücretliler... Bizim siyasi tercihimiz halktan yana beşli çeteden yana değil. Önce Allah'a sonra da bu kardeşinize inanacaksınız. En ufak bir endişeniz olmasın."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.